"Hadi ama çocuklar ! Çok uyudunuz,kalkın artık !"
Hem yatakta zıplayıp hem bağırırken bileğimin tutulmasıyla yatağa düştüm.
Scott ve Zach düşüşüme gülerken yatakta bağdaş kurdum.
"Bakın çocuklar bunları size söylemeyecektim ama mecbur bıraktınız.İki haberim var.1. olarak Scott telefonuna Clara'dan mesaj gelmişti.Tabi ki okudum.2. olarak ise kız arkadaşlarınız burada ve şuan- Ahhh ! Yavaş be !
İkisi de birden yataktan kalkınca yere yapıştım.
"Nerdeler ? Salonda mı ? Yoksa koridorda falan mı ?" diye ard arda soru sıralayınca ayağa kalkıp üzerimi düzelttim."Size inanmıyorum iki kız yüzünden beni sattınız ya !" diye sesimi yükselttiğimde ikisi de durdu.Bir süre bakışıp yanıma geldiklerinde yüzlerine bile bakmadım.Scott sol yanağımdan,Zach de diğer yanağımdan öptüğünde gülümsedim.
Zach "Böyle iyi mi kıskanç şey ?" dediğinde başımı salladım.Scott "Alex,bu tişört senin mi ?" deyip üzerime baktı.Bana biraz uzun gelen tişörte baktım ve dudaklarımı büzüp başımı iki yana salladım.Zach "Haa o zaman benim" dediğinde kaşlarımı kaldırdım."Sorun olmaz umarım.Melissa bu tişörtü ve şortumu koymuştu buraya.E bende formayla rahat edemedim" dediğimde başını salladı."Bence yakışmış"
Ardından üçümüz birlikte odadan çıktık.Aşağıya inerken onlara uyandıklarındaki tepkilerini anlatmış ve sürekli gülmüştük.Salona girdiğimizde görüş alanıma iki kız girdi.İkisi de hafif beyaz tenliydi.Ama birinin saçları sarı,diğerinin ki siyahtı.Lisa olduğunu düşündüğüm sarışın Zach'e sarıldı.Clara da Scott'a sarılınca kendimi fazlalık gibi hissettim.Ve arkamı dönüp salondan çıktım.Mutfağa geldiğimde Eva'yı patates kızartırken gördüm.
"Günaydın" dediğimde bana dönüp gülümsedi "Günaydın"
"Onlar Lisa ve Carter'dı değil mi ?" dediğimde başını salladı."Aslında yukarı geleceklerdi.Ama engel oldum.Bir de sizi sarılıp yatarken görseler çıldırırlardı." dediğinde tezgaha yaslandım.
"O kadar yakın mıydık ya ?" dediğimde tekrar başını salladı."En son baktığımda senin başın Scott'ın göğsünde,Zach'in kolu senin belindeydi."
Dudaklarımı büzüp başımı salladım."Evet,öyleydi."
"Kıyafetleri görmüşsün" dediğinde tekrar üzerime baktım.Şortumun nerden geldiğini bilmiyordum.Ayrıca tişörtün sade ve deniz mavisi olması benim için lütuftu.
"Evet de şortu ne ara aldın ?" deyip tekrar ona baktığımda "Kate" dedi."Kıyafet getirmesini söyledim ama sadece şort getirmiş"
Eva tekrar pateteslere dönerken ben de mutfaktan çıktım.Amacım tekrar odaya gidip uyumaktı ki salonun önünden geçerken Scott'ın radarına yakalandım.
"Alex buraya gelir misin ? Seni kızlarla tanıştırmak istiyorum !"
Scott'a içimden bir lanet savurup salona girdim.Kızların erkeklere resmen yapışmış olduğunu görünce gözlerimi devirdim.Gülümseyerek "Merhaba Clara,merhaba Lisa" deyip elimi uzattığımda Clara da gülümseyip elimi sıktı.Lisa ise elime dik dik baktı.Tekrar "Merhaba Lisa" dediğimde Lisa "Hıı" diye geçiştirdi.Sinirle Zach'e baktığımda boşver dercesine elini salladı.Derin bir nefes alıp Zach'in karşısına oturduğumda Lisa anında ayağa kalktı.
"1 dakika ya ! Bu tişört Zach'in mi ?!"
Refleks olarak üzerime baktım.Evet dercesine başımı salladığımda Lisa Zach'e döndü."Zach,bu kızın üstündeki tişört sana aldığım tişört değil,değil mi ?!"
Zach tişörte bakıp yutkunduğunda gözlerimi Scott'a çevirdim.Dudaklarını ısırıp başını iki yana sallayınca ayağa kalktım.Tam odadan çıkarken biri kolumdan çekti.Başımı yavaşça Lisa'ya çevirdim."Ne var Lisa ?"
Dişlerini sıkıp "Bu tişörtü neden giydin ?" dediğinde omuzlarımı silktim."Sanane"
Çenesi iyice kasılırken tekrarladı."Bu tişörtü neden giydin ?"
Bende inadına "Sa-na-ne" diye hecelediğimde kolumdaki elini iyice sıktı.Derin bir nefes alıp kulağına eğildim."Ya kolumu bırak ya da ben bıraktırmasını bilirim"
Elini tereddütle çekerken gülümsedim.Ama o gülümsememi silen şeyi fısıltıyla söyleyene kadar: "Seni sür-''
Hakaretini bitirmesine izin vermeden,elimi nasıl kaldırıp kıza tokat attığımı hiç bilmiyorum.
****
"Ya Zach beni neden dinlemiyorsun ?! Sonuçta haketti !"
Komidinden telefonumu alırken Zach hışımla bana döndü."Alex,hiçbir şey yokken kıza tokat attın !" Gözlerimi kırpıştırıp ona baktım.Sen ciddi misin ya !
"Zach kız bana sürtük demeye getirdi işi.Ne yapsaydım ?!"
Kaşlarını çatıp yüzüme baktı."Gerçekten sana o kelimeyi söyledi mi ?"
Tek kaşımı kaldırdım."Bilmiyor muydun ?" Başını iki yana salladığında alayla gülümsedim."Yani daha bir şey bilmeden mi bağırıyordun bana ?"
Konuşmak için ağzını açmıştı ki hızla odadan çıktım.Merdivenleri inerken Zach'in arkamdan geldiğini duymuştum.Kapıya ilerlerken Scott,Eva,Clara ve Lisa bana bakıyordu.Lisa'nın yüzündeki alaycı gülümseme diğerlerinin yüzündeki hüznü bastırıyordu.Bir tokat daha atmamak için kapı koluna uzandım.
Kendimi dışarı atıp eve ilerlemeye başladım.Olabildiğince hızlı yürümeme rağmen Zach koşup bileğimden tuttu." Alex,özür dilerim.Ben-" diye başladığında sözünü kestim"Önemi yok Zach.Zaten ben de olsam arkadaşımı dinlemeden,konuyu anlamadan ona bağırırdım."
Bileğimi hızla çekip eve ilerledim.Ama arkamdan baktığını hissediyordum
****
Eve gelip kendimi yatağa attım ve tüm günümü yatakta geçirdim.Her ne kadar gezmek dolaşmak istesem de yapmıyordum.Yani siz de en iyi arkadaşınız ile kavga etseniz sizin de keyfiniz bozulur.
Ben yatakla artık bütünleşmiş bir haldeyken kapı çaldı.Hava kararmış ve yıldızlar görünmeye başlamıştı.Çalar çalar gider düşüncesi ile yerimden kıpırdamadım.Gitmese de kalkmazdım.Sonuçta Kate yok ve ben hiç rahatımı bozamam.
Kapı hâlâ ısrarla çalarken yorganı başıma çektim.Bir süre durabilsem de sonunda nefes alamayıp yorganı başımdan çektim.Kapıdaki her kimse artık tıklamıyor,zile yükleniyordu.
O an üşengeçliğimi bir kenara bırakıp ayağa fırladım.Kapıdakini merak ettiğimden değil de onu dinleyip kovacağımdan kalktım.Merdivenlerden aşağı atlayıp kapı deliğinden baktım.
Ben Zach ve Scott'tır derken önümde Cody belirdi.Gerizekalı hâlâ zile basıyordu.Sinirle kapıyı açtım.
"Ne var ?"
Ani çıkışıma şaşırmış olacak ki biraz afalladı."Misafir böyle mi karşılanır ?" diye azarladığında baygınca baktım."Ne istiyorsun Cody ?"
Kaşlarını çatıp "Neyin var senin ?" dediğinde duruşumu dikleştirdim."İlk ben sordum"
Cevap vermeden önce bekledi.Bekledi.Hâlâ bekliyor.
"Şey,içeri davet etmeyecek misin ?"
Sıkıntıyla iç çekip içeriyi gösterdim.Gülümseyerek içeri girdi ve salona ilerledi."Güzel ev" dediğinde teşekkür ederim manasında başımı salladım.İkimizde koltukların birine oturduğumuzda gözlerimi ona diktim.Beyaz,salaş bir tişört,siyah dar paça pantolon giymişti.Bir de kendime baktım.Kot şortum ve deniz mavisi tişört.Zach'in tişörtü.
"Cody ne istiyorsun ?" diye sorarken gülümsedi."Arkadaşımı ziyarete gelmiş olamaz mıyım ?" Aynı anda başımı hızla iki yana salladım."Hayır.Olamaz yani" Başını sallayıp onayladı "Bence de"
Ben yine baygınca bakarak "Cody,mal mısın ?" dediğimde derin bir nefes alıp hızla "Seni merak ettim işte" dedi.Kaşlarımı kaldırıp "Sen beni mi merak ettin ?" dedim.Cevap vermeden bakışlarını kaçırdı.
Tam tekrar sormayı planlıyordum ki kapı çaldı.İlk başta ikimiz de yerimizden kıpırdamadık.Ama sonra elimle kapıyı gösterip "Kapıyı açsana,çok üşendim" dedim.İlk defa itiraz etmeden kalkınca şaşırmadan edemedim.Tam başımı koltuğa yaslamış ve gözlerimi kapatmıştım ki Cody "Summer,buraya gelir misin ?" diye seslendi.Yavaşça yerimden kalkıp "Çok saol ya.Kapıya gidecek olsaydım,aç diye seni göndermezdim.Üşeniyorum diyorum.Niye tek seferde anlamıyorsunuz ki ?" diye söylene söylene kapıya ilerledim.
İlk önce sadece salondan başımı uzatıp bakmak istesem de Cody görüş alanımı tamamen kapatmıştı.Oflayarak Cody'nin yanına ilerledim ve karşımda Zach'i görünce birden ciddileştim."Ne var ?"
Elini ensesine çıkarıp başını yana eğdi. "Konuşabilir miyiz ?"
Ciddiyetimi bozmadan "Hayır." dediğimde ofladı."Peki ben konuşsam,sen dinlesen ?" dediğinde ifadesizce suratına baktım."Bunu evet olarak alıyorum." deyip Cody'e baktı.Bakışlarından 'Git burdan' mesajını anlamamak zordu.Ama Cody ısrarla yanımda bekledi.
"Yalnız konuşma şansımız var mı ?" dediğinde Cody'e baktım.Onun da bana baktığını görünce başımı salladım.Zach'e tehlikeli bir bakış atıp tereddütle salona ilerledi.Bende dışarı çıkıp kapıyı kapattım."Çabuk ol Zach,işim var."
Ben anlatmasını beklerken "O sevgilin miydi ?" diye sordu.Umursamazca "Sanane." dediğimde sadece "Pekâlâ." dedi.
"Bak sana o kelimeyi dediğini bilmiyordum,duymadım işte.Sen de ona vurunca biraz sinirlendim tabi." deyip duraksadığında içeri girmek için hareketlendim.Bileğimden tuttuğunda gözlerimi ona diktim."Ben sadece özür dilemek istedim."
Derin bir nefes alıp "Benim kırıldığım nokta,daha hiçbir şey bilmeden bağırman." dediğimde o da derin nefes aldı.
"Alexandra,lütfen.Affet işte beni." deyip dudaklarını birbirine bastırdı.
Cevap vermek yerine ona sıkıca sarıldığımda derin bir nefes aldı.Kulağıma "Lisa'yla biraz tartıştık.Arkadaşımla düzgün konuşmasını söyledim.Bir özür geveledi,ardından da gitti." diye fısıldadığında başımı salladım.
Geri çekildiğimde gülümsedi ve yanağıma küçük bir buse kondurdu.
"Sonra görüşürüz."
Onu bu kadar çabuk affettiğim için kendime kızsamda el sallayıp kapıya ilerledim.Hâlâ orada durduğunu hissetsem de ona bakmadım ve içeri girdim.
Cody salondaydı ve koltuklardan birine kurulmuştu.Hatta televizyonu da açmış,izleyecek bir şey arıyordu.Bende bir başkasına oturup ona döndüm."Neyse konumuza dönelim.Sen beni mi merak ettin ?"
Bakışlarını televizyondan ayırmadan "Hıı" diye çekiştirince kalkıp televizyonun önüne geçtim."Summer çekilir misin ? Bir şey izliyorum." dediğinde başımı iki yana salladım."Neden beni merak ettin ki ?"
Bakışlarını,bakışlarıma sabitleyip ayağa kalktı."Hatırlarsan ayağını kırmış yada burkmuştun." dediğinde "Eee neden merak ettin ?" diye ısrar ettiğimde "Arkadaşımsın." dedi.Alayla gülümsedim."Değilim."
Bakışlarını kaçırıp tedirgince gülümsedi."Haklısın."
Omuzlarını düşürüp tekrar koltuğa oturunca bende yanına oturup ona döndüm."Söyle." Bana şaşırarak baktığında omuzlarımı silktim."Bana bakmıyorsun,sürekli bakışlarını kaçırıyorsun.Yani bir sorun var.Söyle."
Uzun bir süre bekledi.Hatta sonunda gözlerim istemsiz kapandı.Yavaşça koltukta uzanırken başımı Cody'nin dizine koydum.Birkaç dakika sonra saçımı okşamaya başladığında koltuğa daha fazla yayıldım.Bir saniye,geri al ! Cody saçımı mı okşuyor ?!
Gözlerimi huzursuzca araladığımda bir el gözlerime indi ve tekrar kapattı.Cody kulağıma "Sadece uyu.Rahatsız olduysan okşamayı bırakabilirim." diye fısıldadığında cevap vermedim.Ancak birkaç saniye sonra elini çekince gözümü açıp doğruldum.Koltuktaki elini tutup tekrar saçlarıma götürdüm ve tekrar başımı dizine koydum."Rahatsız olmadım.Devam et,lütfen"
Ben yavaşça uykuya dalarken saçlarımı ve yanağımı okşamaya başladı.
Ve bu,bana nedenini anlayamadığım bir huzur verdi.Huzur,mutluluk belki biraz da sevgi...