My Husband ||Chanyeol||

By Bbaekkie04

104K 3.7K 7.5K

Gergindim. Bu sanırım katıldığım otuz sekizinci evlilik görüşmesiydi. Ya da otuz dokuz? Kırk olma ihtimali de... More

◽Minnacık Tanıtım ◽
Bölüm 1㊚
Bölüm 2㊚
Bölüm 3㊚
Bölüm 4㊚
Bölüm 5㊚
Bölüm 6㊚
Bölüm 7㊚
Bölüm 8㊚
Bölüm 9㊚
Bölüm 10㊚
Bölüm 11㊚
Bölüm 12㊚
Bölüm 13 ㊚
Bölüm 14 ㊚
Bölüm 16㊚
Bölüm 17㊚
Bölüm 18㊚
Bölüm 19㊚

Bölüm 15 ㊚

1.6K 112 87
By Bbaekkie04

Merhaba, aylar oldu farkındayım, lütfen bana kızmayın. Her zaman aklımda bu hikaye ama vizelerimden dolayı bir türlü fırsat bulamadım. Okuyucuları merak edip yeni bölüm sorunca bulduğum aralıkta tamamlamaya çalışıyorum.

Cumartesi-pazar günü sınava gireceğim ve moral olsun diye mini bir bölüm yayınladım. Hemde 30K olmuşuz bu sebeple ufak bir süpriz... Sonraki bölümün ne zaman geleceği hakkında size kesin bir tarih vermem mümkün değil ama gelme hızını sizin oy ve yorumlarınıza bağlı şekillendireceğim. Mutlaka bu sebeple bolca oy ve yorum yazmalısınız ki bende çabucak yazmaya çalışayım. Bir sonraki bölümde olayların patlak vereceğini söylememe gerek yok sanırım ;) ;)

Shi Ra arabasının yan tarafından gelen darbe nedeniyle hafifçe sarsılsa da kemerin taktığı için şükran duydu. Yine de kemerin geçtiği göğüs bölgesinde bir baskı hissediyordu. Karşıdaki arabanın önünden çıkan dumanları görünce tedirgin bir şekilde eşyalarını toparladı ve arabasının kapısını açıp dışarı fırladı.

Hala göğsünün olduğu bölge acıyordu, göz gezdirdiğinde dekoltesinden aşağı inen bir kızıllık olduğunu görüp hayretle iç çekti, kemer tahriş etmiş olabilirdi.

Kendini boş verip karşısındaki arabanın sürücüsüne bakmaya çalıştı ama çevrelerinde toplanmaya başlanan insanlar buna izin vermiyorlardı. Koluna girmeye çalışan iki kişi sürekli "Sakin ol."deyip duruyordu ama Shi Ra zaten sakindi! Lanet olsun, bu insanlar onu anlamıyorlardı.

Telefonunu almak için çantasına uzandığında elinin titrediğini fark etti, tamam, belki fazlaca sakin değildi. Telefonuna ulaştığında ilk işi yardımcısını aramak oldu, Chanyeol'u ya da babasını arayıp telaşa mahal veremezdi. Kız hemen bulunduğu yere geleceğini söyleyince nerede olduğunu tarif etti ve telefonu kapattı, kulakları uğulduyordu.

Hızlıca yerinden kalkıp sanki dizi izler gibi çevrelerine toplaşan insanlara baktı.

"Yah!"diye bağırdı, o an alnından gelen kanı fark etmediği için insanların dehşet içindeki bakışlarına anlam verememişti.

"Ne yapıyorsunuz siz? Ambulansı aramak aklınıza gelmiyor mu sahiden?" Hızlıca diğer arabaya yanaştı ve camına vurarak dikkat çekmeye çalıştı, cevap alamıyordu. En sonunda onu omzundan dürten birine tepki verdi Shi Ra, kaşlarını çatarak arkasına döndü.

"Ne?!"diye bağırdı.

Karşısındaki genç adam gözlüklerini oynattıktan sonra "Diğer araba sizindi, değil mi?"diye sordu.

Shi Ra şaşkın ve meraklı, hem de tedirgin bir şekilde "Evet, neden?"diye sordu, adamın gözlerine yerleşen telaş ifadesi onu korkutmuştu.

"Susuyor musunuz?"diye sordu adam, Shi Ra ağzının kupkuru kesildiğinin farkındaydı. İç sesi içindeki korkuyu büyütüyordu.

"Bunları neden soruyorsunuz?"diyerek uzaklaşmaya çabaladı. Adam onun bu panik hallerine karşı kaşlarını çatmıştı.

"Sizi korkutmak istemem ama iç kanama geçiriyor olabilirsiniz."dediğinde gözlerini şok olarak açtı.

"Bunu nereden bilebilirsiniz?"diye sordu.

Adam gözlüğünü bir kere daha oynattıktan sonra "Ben tıp öğrencisiyim."dedi. Shi Ra'dan çevredeki insanlara dönüp "Lütfen bize boş alan sağlayın!"diye bağırdı. İnsanların uğultuları Shi Ra'yı rahatsız ediyordu.

Ellerini istemsiz olarak kulaklarına götürdüğünde adam ona bir şeyler söylemeye devam ediyordu.

"Kulaklarınız uğulduyor değil mi?"diye sordu, Shi Ra başını sallamakla yetindi.

"Üstünüz biraz kirlenecek ama..."dedikten sonra Shi Ra'yı tüm direnmelerine rağmen yere yatırdı, başını dizlerine alamazdı çünkü beynine kan gitmesi için başının alçakta kalması gerekiyordu.

Kızı yana çevirdikten sonra "Ambulans çağırdınız mı?"diye sordu, içlerinden biri onu onaylamıştı. O orada ilk müdahaleyi yaparken arkadaşı da arabadaki yaralıyla ilgileniyordu.

...

Shi Ra gözlerini açtığında şaşkınlıkla iç geçirdi ve yutkunmaya çalıştı, boğazında bir ağrı vardı. Kafasını yana çevirdiğinde yardımcısının başında beklediğini gördü.

"Babamın haberi var mı?"diye sordu. Endişeden kendini tüketmiş gibi görünen kız "Şimdi yolda efendim."demekle yetindi. Shi Ra doğrulmaya çalışarak "Bir şey dedi mi?"diye sordu ama yardımcısı kalkmasını engellemişti.

"Efendim, doktorlar kesinlikle kalkmamanız gerektiğini söylediler."dedikten sonra çekingen bir şekilde eski konumunu aldı. Shi Ra sıkılganca iç geçirdikten sonra "Peki."dedi ve sustu. Bir süre sonra aklına gelen fikir onu tedirgin etmişti."Ya. Chanyeol kaza geçirdiğimi öğrenirse?" Yutkundu ve "Muhtemelen kafayı yerdi."diyerek kendi sorusuna cevap verdi.

"Telefonumu verir misin?" Yardımcısı hızlıca kafasını sallayıp telefonunu kıza uzattı ve geri çekildi.

"Sağ ol."

Shi Ra her ne kadar Chanyeol'u arayıp tedirgin etmek istemese de onun da haberinin olmasını istiyordu. Aslında derinde bir yerde şımartılmak istediğini itiraf etti kendine, Chanyeol onun için endişelensin, kafayı üşütsün istiyordu.

Gülümsedi ve Chanyeol'un telefonunu açmasını bekledi. Chanyeol "Alo?"dediğinde yüzünü ekşitti.

"Chanyeol..."dize mızırdandı, bu sırada yardımcısına odayı terk etmesi için öldürücü bir bakış atmıştı.

"Efendim tatlım? Sesin kötü geliyor."dedi Chanyeol, bu sırada sırtını esnetiyordu.

"Chanyeol. Hastanedeyim."dedi Shi Ra pat diye. Chanyeol ilk başta kızın ne dediğini anlamadığı için "Ne demek o?"dedi ve elini yüzünde gezdirdi.

"Kaza yaptım. Hastanedeyim. İç kanama geçirmişim." diyerek adamın biraz daha endişelenmesine neden oldu. Elbette Chanyeol'un daha önceden neler yaşadığını bilmediği için bu kadar rahat atıp tutabiliyordu.

"Hangi hastane?"dedi Chanyeol dehşetle, ne düşüneceğini bilmiyordu. Hastane adını hayal meyal duyunca hızlıca evden çıktı ve arabasına atladı.

"Tanrım, bir kişiyi daha kaybedemem, yalvarırım..." Yol boyunca sürekli aynı cümleyi tekrarlamıştı.

Hastaneye geldiğinde deli gibi etrafa bakınmıştı, neredeydi bu danışma? Koridorlarda dolandıktan sonra -sonunda- bulabildiği danışmanın tezgâhına yaslanıp

"Han Shi Ra.."diyebildi nefes nefese. Kadın onun bu halinden telaşlansa da hızlıca ismi girdi.

"İki yüz seksen beş numaralı oda..."diye cevap verdi, Chanyeol numarayı duyar duymaz harekete geçmişti. Hızlıca kapının önüne geldiğinde durdu ve tedbiri elden bırakmamak adına kendine çeki düzen verdi.

Kapıyı tıklatıp araladıktan sonra içer kafasını uzattı ve yatakta babasıyla konuşan Shi Ra'yı görünce derin bir "Oh!"çekti. Shi Ra onun geldiğini fark edince kapıya doğru gülümsedi.

"Chanyeol, hoş geldin."dedi, babası yanında olduğu için tedbirli davranıyordu. Chanyeol anladığını belli eder şekilde kafasını salladı.

"İyi misin?"diye sordu, sesinin endişeli tınısını saklamaya gerek görmemişti. Shi Ra güldü.

"Sanırım bedenim tatil yapmaya çok meraklı. Sürekli bir sorun çıkarıyor."dedi ve kafasını iki yana salladı, canı acımıştı.

Shi Ra'nın babası yavaşça ayağa kalktı ve "Chanyeol, konuşabilir miyiz?"diye sordu. Chanyeol konunun ne olduğunu bilmese de tedirgin olmuştu.

"Peki, efendim."dedi ve arkalarından merakla bakan Shi Ra'ya hafif bir tebessüm gönderdikten sonra dışarı çıktı.

Shi Ra'nın babası gayet sakin görünüyordu. Chanyeol'a gülümsedikten sonra "Shi Ra bu aralar çok hareketli günler geçiriyor."dedi.

Chanyeol'dan bir onaylama bekledi. Chanyeol kafasını sallamakla yetinmişti.

"Aslında bunu kesinlikle istemezdim ama... Onun yalnız durmasına da gönlüm razı olmuyor." Chanyeol konunun nereye gideceğini merakla bekliyordu.

"Bilirsin belki, babanla iyi anlaşırız. Bu nedenle de sana güvenirim." Elini Chanyeol'un omzuna yerleştirmiş ve sıkmıştı.

Chanyeol daha fazla dayanamayarak "Bir sorun mu var efendim?"dedi ve duyacağı her kötü şeye karşı kendini hazırladı. Shi Ra'nın babası gülümsedi.

"Hayır. Sorun yok. Sadece senden bir ricam var." Chanyeol dikkat kesilmişti.

"Acaba, Shi Ra ile iki haftalığına tatile çıkabilir misiniz?" Chanyeol duyduklarına inanamamış gibi karşısındaki adama bakıyordu.

"E...Efendim?"diye kekeledi. Adam gülümseyerek "Shi Ra şu sıralar kendini fazla zorluyor. Bence biraz sakinleşmesi lazım... Hem, siz de iyi anlaşıyorsunuz değil mi?" Chanyeol istemsizce onayladı, gülmek istiyordu.

Kafasını olumlu anlamda sallayıp "İkimize de bir tatil iyi gelecek."dedi. Adam güldü ve "Gitmek istediğiniz bir yer var mı?"diye sordu, Chanyeol kıza sormadan fikrini beyan etmek istememişti. Kafasını iki yana salladığında adam "Bence Jeju gayet ideal."dedi, anlaşılan bunlar önceden planlanmış işlerdi. Chanyeol işin derinine inmeyip sadece kaymağını yemek istediğinden "Jeju güzel fikir."dedi ve adamın gülümsemesine karşılık verdi.

...

Shi Ra odanın içinde sıkıntıdan patlamak üzereydi. Acaba Chanyeol'a o şekilde haber vermekle hata mı yapmıştı? Fazla ağır olmuştu sanki... Acaba Baekhyun ile yemeğe çıktığını söylemeli miydi? Ama Shi Ra bu yemeği öyle önemli bir şey olarak görmüyordu, bu yüzden üstünde durmadı. Kapının hafifçe açıldığını görünce heyecanla kafasını ileri uzattı ve içeri giren Chanyeol'a gülümsedi.

Chanyeol kapıyı arından kapattığında gözlerindeki sevinc meraka dönüşmüştü.

"Babam yok mu?" Chanyeol kafasını iki yana sallayıp "Halletmesi gereken işleri varmış."dedi ve gülümsedi, Shi Ra da anında ona karşılık vermişti.

"İyi misin?"diye sordu Chanyeol, Shi Ra kafasını olumlu anlamda sallayıp "Senin yüzünü görünce daha iyi oldum."dedi ve kolunu uzattı. Chanyeol hızlıca kızın yanına gidip onu çok sarsmadan sımsıkı sarıldı ve "Endişeden ölüyorum sandım!"diye itiraf etti. Shi Ra pişman olmuştu.

Hafifçe geri çekilip "Seni bu kadar endişelendirdiğim için özür dilerim."dedi ve adamın yüzünü okşadı. Chanyeol kafasını olumsuz anlamda sallayıp "Önemi yok."diye fısıldadı ve dudaklarını kızın dudaklarına kapattı. Shi Ra adamı biraz daha kendine çekerken bu tanıdık histen asla bıkmayacağını düşünmüştü, sanki Chanyeol şimdiye kadar öpüştüğü tek erkek gibiydi.

Elini adamın saçlarında dolaştırırken hafifçe inledi, bu acıdan gelen bir inleme değildi. Ama Chanyeol bunu yanlış anlayıp hızlıca geri çekildi.

"Özür dilerim, canını yakmak istememiştim."dedi. Shi Ra "Öyle değil..."demek istese de Chanyeol onu dinleyecek gibi durmuyordu. Yavaşça kıza gülümsedi.

"Tatile gidiyoruz."dedi, asıl haberi vermek anca aklına gelmişti.

"Tatil mi?"dedi Shi Ra, şaşkındı.

Continue Reading

You'll Also Like

betty By ︎ ︎

Fanfiction

2.4M 212K 33
OKUMAYIN for vanilla baby
255K 22.7K 28
Son sınıf öğrencisi Jungkook part time olarak girdiği kafede patronu Kim Taehyung'u çıldırtmayı seviyordu. Omega Jungkook Alfa Taehyung Hayrankurgu#1...
169K 7K 35
ʜᴇʀ şᴇʏ ꜱᴀʟᴀᴋ ᴋᴀʀᴅᴇşɪᴍɪɴ ʏᴀʟᴀɴıʏʟᴀ ʙᴀşʟᴀᴅı... ꜱɪᴢ: ᴅᴇʟɪᴋᴀɴʟıʏꜱᴀɴ ᴋᴏɴᴜᴍ ᴀᴛᴀʀꜱıɴ!
396K 32.9K 27
Melez Kaplan Taehyung, Melez Tavşan Jungkook ile sevgili olmak istiyordu Ha birde onu altında inletmeyi... [texting+düz yazı] #3 - taekook [13.08.202...