Eva; Gelecek Umuttur

By GlsmOzdmr

593K 34.1K 3.6K

29 Ocak 2015-28 Mayıs 2016 Amerika, Avusturalya, Türkiye, İngiltere,Filistin, Suriye.... Ülkelerin değişmesi... More

1. Bölüm
2. Bölüm
3. Bölüm
4.Bölüm
5. Bölüm
6. Bölüm
7. Bölüm
8. Bölüm
9. Bölüm
10. Bölüm
11. Bölüm
12. Bölüm
13. Bölüm
14. Bölüm
15. Bölüm
16. Bölüm
17. Bölüm
18. Bölüm
19. Bölüm
20. Bölüm
21. Bölüm
22. Bölüm
23. Bölüm
25. Bölüm
26. Bölüm
27. Bölüm
28. Bölüm
29. Bölüm
30. Bölüm
31. Bölüm
32. Bölüm
33. Bölüm
34. Bölüm
35. Bölüm
36. Bölüm
37. Bölüm
38. Bölüm
39. Bölüm
40. Bölüm
41. Bölüm
42. Bölüm
43. Bölüm
44. Bölüm
45. Bölüm
46. Bölüm
47. Bölüm
48. Bölüm
49. Bölüm
50. Bölüm
51. Bölüm
52. Bölüm
53. Bölüm
54. Bölüm
55. Bölüm
56. Bölüm -Final-
Veda Konuşması
Eva Severlere Yeni Hikaye

24. Bölüm

8K 544 43
By GlsmOzdmr

İyi okumalar...

Athan;

''Lou.''hızla Richie'yi itip Lou'ya sarıldım. ''Hayatımı kurtardın.'' aslında öyle olmamıştı, olmuyordu da. Richie'nin vakit kazanması lazımdı. Ben o vakti sağlıyordum. Birinin sosyal yaşantısını kurtarıyordum. Lou yavaşça beni geri itti. Suratındaki şaşkın ifade gitmemişti. Ban baktı. Şok mu geçiriyordu.

''evet, sanırım, olabilir.''ağzının içinde gevelediği cümlelerin sadece bu kadarını anlamıştım. Omzuna yavaşça dokundum. Tepki vermedi.

''Lou, iyi misin?'' En sonunda Richie konuşmaya karar vermişti. Bahanesi hazırdı. Öyle umuyordum.

''Evet, sanırım, olabilir.'' dediğinde Richie ile aynı anda birbirimize baktık. Kesinlikle şok geçiriyordu.

''Selam, neden burada dikiliyorsunuz?'' William tam zamanında teşrif etmişti. Onun Lou'ya asıldığı bir geçmişi vardı. Gerçi o herkese asılırdı. Bu yüzden Lou için bu eğlenceli bile oluyordu. ''NE oldu Lou'ya aşkını mı itiraf ettin.'' İşte bu şaka cümlesi herkesin -Lou dahil- William'a dönmesine neden oldu. William hepimizin suratını inceleyince, suratındaki sırıtış silindi, cebinden ellerini  çıkardı. ''Hassiktir.'' dediğinde gözlerimi kapattım. İşler birbirine giriyordu. Birinin birine aşık olması dünyanın en normal olayıydı. Bu durum...

''Richie...'' Lou en sonunda saçma kelimeler dışında ağzından başka kelime çıkarmıştı. Üç erkekte ona döndük. İnce boynundan yutkunduğunu belli edercesini hareketlenme oldu. Gergince alt dudağını ısırdı. Siyah saçlarını -Lou çok bakımlı biri değildi. Çoğu erkek için çekiciydi fakat o bir beyin cerrahıydı, bakım için vakit ayırması zordu veya istemiyordu. Saçındaki birkaç tel beyazı kapatmak için çaba göstermemişti, göstermiyordu da - geriye attı. ''Benim bir tane kötü sonuçlanmış bir evliliğim ve o evliliğin en güzel sonucu olan kızım var. Sen... Richie evet hoş birisin ama yanlış zamanda tanıştık, üzgünüm.'' sert kızımızın gözlerimi dolmuştu... Lou hızla arkasını dönüp gidecekken durdu. Elindeki dosyaları uzattı. ''Bunları imzalaman gerekiyor. Başhekime bırakırsın.'' dedikten sonra dönüp hızla uzaklaştı. 

''Ben hiç evlenmedim, baba olmadım. Bu yüzden mi!?'' Rİchie mırıldanmıştı ama sesi öfkeliydi. Evet bu mantıksız bir gerekçeydi. Richie sapık değildi. Lou'nun yaşına uygundu. Bir çocukla anlaşabilecek biriydi. 

''Dostum tavsiye ister misin?'' William'ın sorusuyla koluna vurdum. ''Bu canımı acıttı.''

''Bara gidelim unutalım tavsiyelerini kendine sakla.'' diye fısıldadım. Aşık bir adama en son verilecek tavsiye bu olurdu. Biz erkekler kadınlardan farklıydık. Gereksiz egoyla ve biolojik olarak kontrol etmekte zorluk çektiğimiz donanımlarla doluyduk. O yüzden bir kadını beğendiğimiz de bunu belli etmek içgüdüsel geliyordu. Kadınlar ise gözlemlemeyi ve rezil olmamayı bilen zeki canlılardı. Tabi iki tür içinde istisnalar vardı. Fakat yedi milyar için kanun buydu. William'ın cerrah adayı olması biolojik yönden kendini kontrol edememesiyle alakası yoktu.

''Evet, biliyorum bugüne kadar aşk adamı profili çizememiş olabilirim. Bildiğim bir şey varsa kadınlardır... ''dediğinde kaşlarımı çattım. Bir kadın diğerini unutturur derse yumruk atacaktım. ''O kötü bir evlilik yaşamış, o kadar kötü ki yaşadığı şehri değiştirmiş. Dostum sence bir daha aşk zırvalıklarını dinler mi? İnandırman gerekecek. Sana iki haberim var. Kötü ve iyi. İyi olan, zor kısmı atlattın. Aşık olduğunu söyledin. Kötü haber ise en zor kısma geçtin. İnandırmaya.'' 

''Bir fikrim var.'' İşte bu beklemediğim bir tepkiydi. Richie elindeki dosyaları bana verip koşarak gitti. Gitti. Sadece fikri olduğunu söyledi ve gitti. 

''Sen bu kadar şeyi nereden biliyorsun.'' İkimizde koridorda durmuş çoktan gitmiş Richie'nin arkasından bakıyorduk. Ben şaşkın, William ise kendinden emin şekilde sırıtıyordu.

''Bu kadar çok kadınla takılmak istiyorsan onları anlaman gerekecek.'' derken ona döndüm. Duruşu Einstein tavırlarındaydı. Atomu parçalamış bir insanın tavrını takınmak enteresandı çünkü kendisi daha basit bir bademcik ameliyatına dahi tek başına giremezdi. Şuan onun bu tavrına ihtiyacım vardı.

''William...'' dediğimde bana döndü. Ben de ona baktım. Sırıttım. ''Yardımına ihtiyacım var.''

-

''Hayatımın en ilginç gününü yaşıyorum.'' William bugün herkesin şok olduğu gibi şoktaydı. ''Senin bir kızın etkilemen için yardım edeceğiz.''

''Evet.''derken omuz silktim bu tuhaf bir şey değildi. 

''Bu kişi Ashle Greats zaten sana aşık yada takıntılı.''Dediğinde durdum. O da durup bana döndü.

''Bir şeylerin güzel olmasına engel değil. O bana takıntılı diye ona sürprizler yaparak daha çok mutlu etmeme ne engel?''

''Pekala ben tavlanacak kız arıyorum sen ise dostum...'' uzanıp omzumu silkeledi. ''Seni mahvedecek birini. O yüzden sana yardım edeceğim. Zevkli olacak hem de çok. Yapman gereken onu düşündüğünü belli etmen.''

''Nasıl? Çiçek olur mu?'' dediğimde derin bir nefes aldı. Ne! anlamında ellerimi iki yana açtım.

''Bugüne kadar hiçbir kızla sex yapmamış olmana şaşırmıyorum artık.''

''William bu konuya tekrar girmek istemiyorum. Sonunda seni yumruklamak istiyorum.'' diye mırıldandığım da bir adım geri çıktı. 

''Şaka!''

''Yumruklarım değil.''

''Bir daha yok. Hadi Ashle'ye odaklanalım. Hasta ve aramızda kalsın Richie konuşurken duydum...''

''Yani dinledin.'' dedim. Sözünü kesmiştim ama pişman değildim.

''Duymak dinlemekten önceki adımdır. O yüzden duy beni Athan!'' diye bağırınca tüm koridor bize baktı. Hemşireler, doktorlar, hastalar ve hasta yakınları. Koridorun ortasında dikilmemiz bizi görmelerini kolaylaştırıyordu. William'ı kolundan tutup kenara çektim. 

''Planın Ashle'yi etkilemeye çalıştığımı tüm hastaneye duyurmaksa anons et.''

''Saçmalama! Lise yıllarını geçtik. Hem lise de inek bir öğrenciydim.Lise yıllarımı sevmem.''

''Ben Liseden çok sanat akademisini severdim. Resim çizmek...'' William birden burnumu tutup sıkınca konuşamadım.

''Dİkkatini bana ver. Bu kız cerrahi katında yatıyor. Taburcu olacak, sen ona güzel bir parti vereceksin.'' 

''Ne!'' diye refleks bir tepki verdim. ''En son parti verdiğimde dövme yaptırdığım zamanlardı ve en son dövmemi altı yıl önce yaptırdım.''

''Hastaneden çıkan insana striptizci çağır demiyorum. Arkadaşlarla şampanya patlatılan bir parti.''

''İstersen bir kadehte içeyim.''

''Öyle bir şey yapabiliyor musun?'' William hevesle sorduğunda bıkkınlıkla nefesimi verdim. Müslüman olduğumu asla kabullenmeyecekti. 

''Kızma, bu küçük ama en etkili yöntemlerden biri, onu herkes kadar düşünüyorsun ama herkesten farklı olarak sorumluluk alıyorsun onun için ve...'' William'ın sözleri omzunun üzerinden dikkatimi çeken biri yüzünden duyulmaz hale geldi. Uzun boy, topuklu ayakkabı ve onun üstünde yürüyüş, efsane bir stil, özgüven, kibir, zenginlik ve kızıllık. 

''Rosalinda.'' diye mırıldandım.

''Ne söyledin?'' 

''Sonra, sonra.'' derken hızla William'ın yanından geçtim. Rosalinda doktorun odasından çıkmıştı. Çıktığı odanın tam önünde durdum. 

''Louisa Trew' 

Yazan tabelaya baktım. Beyin cerrahından çıkmıştı. Ne işi vardı onun burada. Arkamı döndüm koridorun ortasındaki kadına seslendim.

''Rosalinda!'' durmadı. ''Rosalinda Greenwood!'' diye tekrar bağırdım. İşte o an Rosalinda olduğuna emin oldum. Adımları hızlanmıştı. Koridoru döndüğünde koşmaya başladım. Onun burada ne işi vardı? Buraya geldiğinde bana uğramadan gitmezdi. Tabi bir şey saklamıyorsa ki o bu hastaneye hiç gelmemişti. Köşeyi döndüğümde Rosalinda ve yanında takım elbiseli biri asansörün gelmesini bekliyordu. Yakalamıştım. O asansör asla boş gelmezdi. Sakince ona doğru yürümeye başladım ''Rosalinda saklambaç mı oynamaya karar verdin?'' diye bağırdım. O sırada asansör geldi. ''O asansör asla boş gelm...'' cümlem yarım gelmişti çünkü asansör boştu. İçindeki siyah takım elbiseli adamı saymazsak. Rosalinde asansöre bindi ve koşmaya başladım. Ne kadar aptaldım. Bunu düşünmem lazımdı. O bana dönmedi. Asansör kapanırken sadece sırtını gördüm. Düğmelere ne kadar sert ve hızlı bassam dahi geç kalmıştım. 

''Ah!'' sinirle asansör kapısına vurdum. Ne işi vardı onun burada!? Lou'dan asla bilgi alamazdım. Hasta gizliliği ve ben genel cerrahideydim. Geçen yıl alanımı değiştirdiğimde çok kızmıştı. Rosalinda'dan öğrenmem gerekecekti. O da imkansızdı. Düşüncelerimi acil çağrısı bozdu. Bu konuyu sonraya bırakmam gerekiyordu.


Diğer hikayelerimi profilimde bulabilirsiniz.

İnstagram: Eva_Wattpad


Continue Reading

You'll Also Like

3.3M 119K 65
Berdel'e kurban gitmiştim. Hiç tanımadığım, bilmediğim bir adamla evlendiriliyordum. İkiz erkek kardeşim yerine ben hayatta kalmıştım, ben yaşamıştım...
1M 43.2K 41
0545* Sizi "MAFYA" adlı gruba ekledi #Romantizm kategorisinde 1.Sıra✨ #3Ay kategorisinde 1.Sıra✨ #Siyah kategorisinde 1.Sıra✨ #Esir kategorisinde 1.S...
192K 8.7K 62
Öylece trafiğe karışan aracın arkasından bakarken bacaklarımın beni taşımayacağını anlamıştım. Taşımasındı. Önemi yoktu. Kendimi dizlerimin üzerinde...
4.1M 263K 45
Aylardır izlediği yayıncıya olan hislerinin arttığını düşünen İzem, artık onun dikkatini çekmek ister. Dağhan'a ilk mesajı değildi ama bu sefer onun...