Selamun Aleyküm,
nasılsınız bakalım? ne var ne yok?
günün üçüncü ve son bölümünü de bırakıp kaçıyorum. hepinize iyi okumalar..
×
Ortamın gerginliğini dağıtmak amacıyla "Hava da çok güzelmiş." dedim gülümseyerek.
"Aynen öyle. Evlere çıkış vakti geldiğinde parkta oturma günü yapalım."
"Deli misin? Yapmazsak olur mu?"
"Olmaz tabi ki." diye kısık olmayan bir sesle konuştu Neşe.
"Neşe şu sesini kısık tutmayı öğrenemedin. Tüm yurt ahalisi duydu seni."
Karşıdan bize doğru gelen Faruk abi sinirle söylendi.
Böyle bir şey beklemeyen Neşe korkuyla karışık abisine seslendi.
"Abi?"
"Neşe?" tek kaşını kaldırmış bize bakan Faruk abi, gayet sinirli gözüküyordu.
"Ecrin?" diyerek topu bana attı Neşe.
"Faruk abi?"
"Ecrin?"
Bu konuşmaya normal zamanda olsa oturur gülerdim ama Faruk abinin biraz fazla ciddiyeti şuan gülmeye müsait bir ortam oluşturmuyordu.
"Ya tuhaf mısınız nesiniz?" diye konuşan Selim'e ters bir bakış attım.
"Selim bozmasana kardeşim! Çok komiklerdi."
"Mehmet hacivatla karagöz müyüz biz?" diyerek arkadan gelen Mehmet'e döndü Faruk abi.
"Neşe ve sen öylesiniz de şu arkadaşı bilemeyeceğim." diyerek bana laf atan Mehmet'e "Bilmene gerek olsa bilirdin zaten Mehmet." dedim sinirle.
"Pardon apla! Kızdırmak istemedim."
Mehmet'e göz devirip "Faruk abi görüşürüz. Neşe sende sonra konuşursun abinle." diyerek Neşe'yi kolundan tutup erkek yurduna doğru çekiştirmeye başladım.
Erkek öğrencilerle yurdu ortak kullandığımız gibi bahçeyi de ortak kullanıyorduk. Bu durumda bu tür saçma diyologlara yol açıyordu.
"Ağır Abla orası bizim yurt. Haberin yoksa yani."
Arkamı dönmeden ilerlemeye devam ettim. Ne değişik bir akşam diye düşünmeyi de ihmal etmedim.
"Sen bakma Mehmet'e. O hep böyle işin sözde komik tarafında."
"Aman Neşe, biliyorum."
Elimde titreyen telefonumla göz devirdim. Düşündüğüm kişinin olmamasını umarak telefonun ekranını açtım.
Gönderen : 05××
o konuştuğun kişiler kimdi
Yine aynı numaraydı ve uygulama yetmezmiş gibi şimdi de normalden mesaj atmıştı. İkinci defa...
Gönderen : siz
Kim oldukları seni ilgilendirmez ayrıca sana, bana mesaj yazmaman gerektiğini söylemiştim.
Gönderen : 05××
evet hatta engelledin
Gönderen : siz
Ve buna rağmen hala yazıyorsun.
Lütfen yazma artık.
05×× 'yı engellediniz.
"Hala yazıyor ya."
"Engellememiş miydin sen?"
"Evet ama yine normalden mesaj attı. Buradan engellememiştim az önce."
"Anladım."
"Hayır bir de gelmiş konuştuğun kişiler kimdi diyor."
"'sanane lan korkak!' deseydin."
"Aman aman kalsın."
"Desen çok güzel olurdu ama."
"Neşe, aklıma gelmedi."
Neşe'yle konuşmamızın ardından erkek yurdundaki nöbetçi öğretmene seslenip yurda geri döndük.
Ara öğünlerimizi alıp yukarı çıkıyorduk ki Aliye Hoca ve Özlem Hoca aralarında konuşmalarında bizden bahsedilince durup dinlemeye başladı Neşe.
"Şşt. Sessiz ol." diye fısıldanıp beni kolonun arkasına çekti.
"Yok hocam, Faruk Neşe'nin abisi."
"Öyle mi? Bende kızmıştım bu saatte erkeklerle konuştuklarını görünce."
"Zaten fark ettiyseniz Faruk'un arkadaşları gelince yanlarından ayrıldılar."
Aliye Hoca'nın sessiz kalmasıyla "Abimle konuşurken görmüş hocalar bizi." diye kulağıma doğru fısıldadı Neşe.
"Bir şey olmaz. Abin olduğunu biliyorlar."
"Çok şükür yoksa Aliye Hoca'nın iki saat boyunca bize kızmasına maruz kalacaktık."
"Hocaları anlıyorum ama biz zaten erkeklerle konuşmanın doğru olmadığını biliyoruz ve konuşmuyoruz. Onların konuşması da sadece bize özgü olunca hoş olmuyor. Bazen abartıyorlar."
Fısıldayarak konuşuyorduk hocalar bizi duymasın diye.
"Neyse hadi çıkalım artık yukarı." dedikten sonra önce ben, sonra da Neşe merdivenlere doğru ilerledik.
"Afiyet olsun kızlar."
"Sağolun hocam."
"Sağolun."
Özlem Hoca ve Aliye Hoca'yla aramızda geçen kısa diyologtan sonra seri adımlarla merdivenlerden çıkmaya başladık. Son basamağa geldiğimizde dinlenmek adına yere eğildim.
"Yoruldum be!"
"Paslanmışsın. Ben gayet mükemmelim." diye gülerek odaya doğru ilerleyen Neşe'nin ardından bende adımlarımı odaya yönlendirdim. Kısa bir süre sonra odamda pijamalarımla oturmuş saçlarımı örüyordum.
"Ecrin ben de bu pijamamı giyiyim mi?"
"Giysene, çok güzel olur."
Neşe de benim pijamamın ikiz kardeşini giyip "İkiz gibi olduk." dedi.
"Evet, hadi gel senin saçını da öreyim."
"Balıksırtı ör, hemde ikili."
"Hemen efendim."
Bir tarafını örmüş, diğer tarafının yarısındayken telefonuma bildirim gelmişti.
"Bugün de bildirimden geçilmiyor telefonum."
"Hayranın var ya ondandır."
Saçını hafiften çekince "Şakaydı." deyip geri adım attı Neşe.
"E o zaman geleneksel cümlemizi söyleyelim."
Neşe'ye bakıp konuşmaya devam ettim.
"Bakalım kimmiş?"
Aynı anda söylediğimiz cümleyle gülümseyip mesajlara baktım.
1 sohbetten 4 mesaj.
Cennet Anahtarı'm : birbirine helal olmayan bir kadın ve bir erkeğin arkadaşlık etmesi doğru değildir.
Cennet Anahtarı'm : birbirine helal olmayan bir kadın ve bir erkeğin konuşması da doğru değildir.
Cennet Anahtarı'm : Rabbim bizi doğrudan ayırmasın, yanlışa da bulaştırmasın...
Cennet Anahtarı'm : hayırlı geceler güzel kızım.
× üçüncü bölüm sonu ×
bir bölümün daha sonuna geldik..
yeni bölümde görüşmek üzere, kendinize iyi bakın. hoş kalın <3
9️⃣.7️⃣.2️⃣2️⃣ (: