⚓️
Nilüfer, ismi gibi bataklıkta yetişen eşsiz bir çiçek. Yaşadığı hayat sebebiyle çoğumuzun anlayamayacağı kadar sevgiye muhtaç. Kalbi ise yaşadığı o bataklığa rağmen tertemiz.
Onun için hayat, bir gece vakti çalıştığı bardan çıkarken mahallelinin...
Bir önceki bölümde sanırım biraz kafalar karışmış... Bu yüzden bölümden önce minicik bir açıklama yapmak istiyorum.
Hikayenin esas oğlanı Ali Karan, Nilüfer'i ilk kez kapıda çarpıştıklarında gördü. Öncesinde okuduğunuz kişi (barda, Nilüfer'i kurtaran ve Nilüfer'in aracına bindiği kişi) hep Ali Karan'ın ikizi, Dağhan'dı.
Bunun yanı sıra karakterler olarak seçtiğim modeller var ama burada paylaşmak istemiyorum. Çünkü bazen bir kısımla zevklerimiz uyuşmuyor bazen de okurlar kendi zihninde bir karakter canlandırmak istiyorlar. Ama aranızda modelleri görmek isteyenler varsa karakterlerin parodi hesaplarını takip edebilir.
Son kısımdaki sorulara cevap vermeyi ve bölümü oylayıp yorum yapmayı unutmayın lütfen, keyifli okumalar.🌸
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
4. Bölüm "YALANLAR ve GÜNAHLAR"
⚓️
Her zaman yaşlı gözlerimin ardından baktığım dünyam, bir kez daha geçti dalgasını, ıslak kirpiklerimin ardındaki gözlerimle. Sanki zaman sadece benim için tutsak edilmiş gibi olduğum yerde, soluğumu tutmuş bir hâlde beklerken hayretle baktım etrafımdakilere.
Evin suskunluğa bürünen hâlini dağıtmak için harekete geçen kalbim, göğüs kafesimi döverek alt ritimden yavaşça üst ritimlere tırmanmaya başladı. Sakince yükselmeye başlayan seslere eşlik eden kulaklarımdaki uğuldamalar, âni bir hız ile zirveye tırmanarak kulağımın içinde bomba etkisi yaratan bir karmaşa ile sessizliği böldü.
Bulunduğum yere, ait olduğum dünyaya yabancı, anlamsız gözlerle etrafıma baktım durdum. Duyduğum her ses hâli hazırda zihnimin içinde bomba etkisi yaratırken ardımdan gelen tok adım seslerine eşlik eden o bariton sese yüzümü buruşturdum.
