"Yavuz,"
Uykulu sesiyle mırıldandı.
"Hı?"
"Şu sesleri gelen kurtlar bizi yemez değil mi?"
"Yemez Lale,"
Tereddütle sordum.
"Ya yerse?"
"Yemez,"
"Yemeye gelirse önce seni yediririm ona göre,"
Sesli bir nefes verdi.Sonra azarlarmış gibi bir sesle mırıldandı.
"Uyu Lale."
"Tamam ne kızıyorsun uyuyorum,"
Beş dakika boyunca yatakta bir oraya döndüm bir buraya döndüm.
Ama yok!
Uyuyamıyordum.
Köşedeki duvarda asılı duran saat de iyice sinirimi bozmuştu.
Tık tık tık!
Bu ne canım?
Diğer yana döndüm ve karşı çekyatta yatan Yavuz'a fısıltıyla seslendim.
"Yavuz,"
"Efendim Lale,"
"Şu tık tık sesleri seni de rahatsız etmiyor mu?"
"Etmiyor Lale,"
"Beni ediyor ama.Saatin pilini söksek mi?"
"Sökelim,"
"Söksene sen.Boyum uzanmaz benim,"
Yine öfkeli bir soluk verip kalktı yataktan.İçinden bana sövdüğüne yemin edebilirdim.
Ama n'apıyım canım?
Rahatsız ediyordu!
Saati aldı pillerini söküp attı köşeye.Tekrar yatağına yatmadan önce de dibime geldi.İşaret parmağını tehdit eder gibi yüzüme sallayıp "Uyu!" diye emir verdi. Ben de ona kaşlarımı çatıp arkamı döndüm.Bir beş dakika sonra dayanamayıp yine fısıldadım.
"Yavuz,"
İlk başta tepki vermedi. İkinci seslenişimde ise kaşlarını çatarak doğruldu yerinden.
"Niye uyumuyorsun kızım sen?"
"Şurdaki camiden gelen cız cız sesleri çok rahatsız edici uyuyamıyorum,"
"Napıyım imamı mı döveyim?"
"Dövme.Adam imam cehenneme falan gidersin maazallah,"
"Lale,eğer beş dakika içinde uyumazsan dışarı atarım seni ,kurtların kucağında uyursun,"
Yorganı korkuyla kafama kadar çekip gözlerimi sıkıca yumdum sonra da endişeyle bağırdım.
"Tamam tamam uyudum vallahi uyudum,"
Soluk verir gibi güldü.Daha sonra birkaç hışırtı geldi.Benim yattığımı görmesiyle o da yatmıştı.Bilincim kapanıp uykuya teslim olmadan önce ise onun uykulu mırıldanışını duydum.
"Şu sevimliliğin..."
VOUS LISEZ
DİLDÂR (TAMAMLANDI)
Roman d'amour"Kim çekti fotoğrafımı?" -- Dildâr:Birinin gönlünü almış, çalmış sevgili anlamına gelen farsça sözcük.
