Dildâr : 19

13.7K 1.1K 567
                                    

Selamlar !

Sonunda biz geldik !

Öncelikle bu bölümü hiiiç sevmedim ne komiklik varr ne espriklik var ne Yavuz varr...Hiç içime de sinmedi zaten... Şu sıralar ruh halimin yansıması gibi bir bölüm oldu karmaşık ve uyuşuk uyuşuk...Neyse bir sonraki bölümde görüşürüz (Not:Diğer bölüm komikleşiriz üzülmeyin)

Satır arası yorum yapmayı unutmayın hatta hedefimiz 700 yorum 700 oy olsun bence :D

Kalp kalp kalp

♡♡♡
--

Ben,onun göğsüne sinmiş korkudan titreyen bir kedi yavrusu gibi ona sokulurken Yavuz,saçlarımı büyük bir şefkatle okşuyordu.

Az da olsa durulduğumda hemen gitmesine izin vermemiş, "Biraz daha kalabilir misin?Lütfen," demiştim ihtiyaçla.Yeşil gözleri gözkapaklarıyla örtülüp tekrar açıldığında "Tamam," diye mırıldanmıştı.Sonra da kendiyle birlikte beni de fazla büyük olmayan yatağıma oturtmuştu.Kolunu omzumun üzerinden atarak göğsüne doğru çekmiş çenesini başımın tepesine koyarak bana sarılmıştı.Ben de kolumu karnının üzerinden beline sararak cevaplamıştım onu.

Şimdi ise sessizce birbirimize sarılıyorduk.Nefes seslerimizden başka yalnızca arada benim burun çekişim ve dışarıdan geçen arabaların sesi vardı karanlık odada.

Parmaklarının saç diplerime bastıra bastıra saçlarımı okşaması beni dinginleştirmişti, dinginleştiriyordu.

Bir süre daha sessizce böyle oturduğumuzda,iyice mayışmıştım,önce Yavuz'un gideceği gitti zihnimden sonra şu an Yavuz'a sarılıyor olduğum gerçeği...Uykudan başka bir şey düşünemez olmuştum.

Gözlerimi kapattığımda nefes alışverişlerim de düzene girmişti.Yavuz bir süre daha saçlarımı okşamaya devam etti.Hissediyor,tepki veremiyordum.Beni kendinden ayırıp yatağıma yatırdığında gitme demek istedim ama o da olmadı.

Eğildi,gözlerinin yüzümü incelediğinden emindim.Dudaklarıma çarpan nefesini daha yakından hissettiğimde soluklarının rotası alnıma çevrildi.Alnıma beni uyandırmaktan korkar gibi ufacık,belli belirsiz bir öpücük kondurup kalktı çöktüğü yerden.

Bilincim kaybolup uykuya iyice çekilmeden önce ise onun gitmeden önce sessizce mırıldandığı cümleleri ilişti kulağıma.

"Bazı gidişler sevdadandır.Sevda için gittiğim gibi sevdaya tekrar döneceğim.O zamana kadar kendine-sevdama- iyi bak Lale'm.Ben de diğer sevdama iyi bakmaya gidiyorum,"

---

Sabah gözlerimi birkaç hafta öncesinden -Yavuz'un gidişinden bahsediyorum-kat kat daha fazla olan bir mutsuzlukla açtım.Telefonumu elime alıp saate baktım.Daha erkendi.Ekranı kapatacakken Yavuz'dan gelen mesaj bildirimiyle duraksadım.Yattığım yerden doğrularak sırtımı yatak başlığına dayadım. Art arda birkaç tane mesaj atmıştı.Hepsi de birkaç saat öncesine aitti.İlk mesajı okudum önce.

"Günaydın!"

Başım Yavuz'un odasının penceresine çevrildi.Acaba gitmiş miydi?Uğurlamaya gitse miydim?Başımı telefonuma çevirip diğer mesajı okudum.

"Boşuna eve doğru bakma,gittim çünkü,"

Kaşlarım istemsizce çatıldı.Beni uyandırmadan,gidiyorum demeden nasıl gitmişti?Dün haber vermişti tamam ama bugün onu uğurlayabilirdim!Çatık kaşlarımla gözlerimi tekrar ekrana çevirdim.

"Evet sana haber vermediğim için kaşlarını çattın biliyorum.Ama senin dünkü halini tekrar görürsem gitmem daha da zorlaşırdı, anla beni.Seni seviyorum."

DİLDÂR (TAMAMLANDI)Where stories live. Discover now