altı

2K 153 62
                                    

''Babacıım lütfen bugün okula beni sen bırak'' diye son kez babama yalvarıyordum.

İş yeri benim okulumun yolunda değildi ama ben onun kızıydım. Bana acımalıydı. ''Jisoo okuluna yürüyerek 10 dakikada gidebiliyorsun, neyin üşengeçliği bu?''dediğinde ona sevimli olduğunu düşündüğüm bakışlarımla bakıyordum.

En sonunda somurtarak mutfaktan çıktığımda arkamdan annem ile birlikte güldüklerini duymuştum ve bu daha çok somurtmama neden olmuştu.

Aslında daha fazla ısrar etseydim babamı ikna edeceğimi biliyordum ama geçen yolda Taehyung ile karşılaştığımdan dolayı bu seferde karşılaşabileceğimi düşünmüştüm. Telefonumu ceketimin cebinden çıkarıp kızlara mesaj attım.

                                                                             ARTIK KAVUŞAN ÜÇLÜ

                                                                        J: kızlar ben 10 dakikaya okuldayım

Chaeyoung: Lisa'ya mesaj iletilmediğine göre ya arabada ya da arabada

J: bu kızın internetini neden açık bırakmadığını anlamıyorum

J: sanki faturasını kendi ödüyor
                                                                  J: hem sen neredesin? okulda mı?

Chaeyoung: evet

Chaeyoung: üzümlü kekim Jimin bugün okula erken geleceğini söylemişti

J: lan ben desem hayatta gelmezsin

J: kırdın beni

Chaeyoung: şimdi düşündüm de

Chaeyoung: cidden siz deseniz hayatta erken kalkıp okula gelmem

J: Chae

J:bazen açık sözlü olmanı seviyorum

J: ama bugün açık sözlü olman benim işime yaramadı

J: okula geldiğimde bittin sen

Attığım son mesajdan sonra telefonu ceketimin cebine geri koydum. Etrafa göz gezdirdiğimde Taehyung'u görememiştim. Dudaklarımı büzerek yürümeye devam ettiğimde okula gelmiştim. Okulun içine girdiğimde çardakların olduğu tarafa doğru yürümeye başladım.

Chaeyoung bizi satmıştı ve sınıfa tek çıkmak istemediğim için Lisa'yı bekleyecektim. Okulun girişini görebileceğim bir çardak bulduğumda oturdum. Sırt çantamı masaya koyduğumda telefonumu cebimden çıkararak Lisa mesaj atmış mı diye baktım. Atmamıştı.

Kafamı telefonumdan kaldırdığımda ilk başta okula giren Seulgi ve Taehyung'u gördüm. Arkalarından ise Lisa ve dün Seulgi ile konuşurken yanımıza gelen çocuğu gördüm. Bu bahsettikleri Hoseok olmalıydı. Lisa onunla arkadaş olduğundan bahsetmemişti. Lisa etrafına baktığında beni gördü. El sallayarak onu yanıma çağırdığımda Hoseok'a bir şeyler söylemiş, yanıma doğru yürümeye başlamıştı.

Bakışlarımı Lisa'dan çekip Taehyung'a döndüm. Gülümseyerek Seulgi'ye bir şeyler anlatıyordu. Bu kadar güzel gülümseyebildiğini bilmiyordum. Ağzım açık gülümsemesini izliyordum ki Lisa'nın elini gözlerimin önünde sallamasıyla kendime geldim.

Karşıma oturduğunda merakla ona baktım. ''Konuştuğun kişi bahsettiğiniz Hoseok mu? '' dediğimde kafasını onaylar biçimde salladı.

''Onunla arkadaş olduğunu söylememiştin'' dediğimde dudaklarını büzdü. ''Arkadaş değiliz zaten.Sadece geçen denemede yapamadığı bir soruyu konuşuyorduk''dediğinde anladığımı belirtmek için kafamı salladım.

read in love, vsooWhere stories live. Discover now