otuz dört

1.5K 144 202
                                    


Umarım bölümü beğenirsiniz. İyi okumalar!

Boy aynamın önünde durmuş, giydiklerimin yakışıp yakışmadığını anlamaya çalışıyordum. ''Alt tarafı konsere gidiyoruz, ne giydiğin o kadar önemli mi?'' Bakışlarım yatağımda yüz üstü uzanan, Chaeyoung ile kesiştiğinde somurttum.

''Konser için güzel gözükmeye çalışmıyorum.'' Yanaklarımın ısındığını hissedebiliyordum. Lisa ''Taehyung'a güzel gözükmek istiyor, ne giydiğinden sanane be!'' diye çemkirdiğinde ona sevimlice gülümsedim.

Üzerimde siyah, krem rengi çizgileri olan kazak elbisem vardı. Boyu çok kısa değildi, konserde çığlık çığlığa zıplayacağım için boyutuna dikkat etmiştim. Hafif bir makyaj yaparsam hazırdım.

Bay Kim ile konuşmamın üzerinden iki gün geçmişti ve o iki günde okulda ölü gibi gezmek zorunda kalmıştım. Yani Lisa ölü gibi gezdiğimi söylemişti. Taehyung'a bir şey belli etmemeye çalışmıştım ve bu zamana kadar bir şey sormadığına göre iyi rol yaptığımı düşünüyordum.

Bay Kim beni arayacağını söyledikten sonra yanından ayrılmıştım. Jimin'in evine nasıl girebilirdim ki? Aramız berbattı ve beni evine alacağını sanmıyordum. Bay Kim'in nasıl bir planı vardı, hiçbir fikrim yoktu. Okuldayken gözümü telefonumdan ayıramamıştım, Bay Kim arar diye ama aramamıştı. Bugün de arayacağını düşünmüyordum çünkü konserin olduğunu biliyordu, biletleri o ayarlamıştı.

Chaeyoung ''Jackson'a sövebilir miyim? Bence sövebilirim, nasıl konser bileti bulabildi ya o!'' diye homurdandığında Lisa ile aynı anda kahkaha atmıştık. Jackson bilet bulmuştu ve konsere o da geliyordu. Bizim biletlerimiz olduğu için geri kalan 3 biletten birini Chaeyoung almıştı. Diğer iki bilet ile ne yaptığı konusunda hiçbir fikrim yoktu.

Lisa telefonuna bir bakış attıktan sonra ''Jackson gelmiş. Ben gideyim, sizinle konser alanında buluşuruz.'' dediğinde kafamı onaylarcasına salladım. İkimize öpücük atıp, odadan çıktığında kafamı somurtan Chaeyoung'a çevirdim.

Benim aksime o çok spordu. Saçını yukarıdan bir at kuyruğu yapmış, üzerinde de gri bir eşofman takımı giymişti. Jakcson'ın bilet bulamayacağından çok emin konuşmuş ve konsere gelmek zorunda kalmıştı. Gelmek istemiyorsa gelmemesini söylesekte, sırf bizim dalga geçeceğimizi bildiğinden geliyordu.

Saçlarım ile oynarken Chaeyoung'un güldüğünü duyduğumda ona baktım. Bakışları saçlarımdayken ''Taehyung'un okulda seni tanıyamaması geldi aklıma.'' diyerek kıkırdadığında somurttum.

Saçımı boyattığımı Taehyung'a söylememiştim ve okulda karşılaştığımızda sürpriz olmasını istemiştim. Kafeteryanın önünde Lisa, ben ve alt sınıflardan bir kız sohbet ederken, Taehyung bir anda kollarını kıza sarmış ve ''Günaydın'' demişti. Bakışları benim ile kesiştiğinde gözlerini kocaman açarak kızdan ayrılmıştı.

Kızın saçları dikkat ettiğimde, benim önceki saçlarıma benziyordu ve boylarımız birbirine yakın olduğundan dolayı Taehyung'un arkadan onu ben sanması normaldi. Normal olmayan şey kızın Taehyung'u gördüğünde tekrardan sarılmak için uzanmasıydı. Taehyung sok olmuş bir şekilde bana bakakaldığı için kızın sarılmasına engel bile olmamıştı.

Kızı zar zor Taehyung'tan ayırmış ve yanımızdan kovmuştum. Chaeyoung o olay yaşanırken yanımızda değildi ama Lisa'nın anlattığını biliyordum. Taehyung ile dalga geçemeyecekleri için benimle dalga geçiyorlardı. Taehyung'un kızı ben sanarak sarıldığı için, utandığını biliyordum. Çok fazla kez benden özür dilemişti ama özür dilenecek bir şey yoktu. Kız soru sormak için yanımıza gelmişti ama soru hariç, her konu hakkında konuşmuştu.

read in love, vsooOù les histoires vivent. Découvrez maintenant