S×12

6.8K 274 12
                                    

 Ellerini nereye koyacağını şaşırmasından, bacaklarındai titrmeden dolayı masanın da hareketlenmesinden içindeki heyeanı az çok anlayabiliyordum. Gülümsemem suratımdadevam ederken onun ifadesinden ed bir şeyler anlamak istiyordum. Ancak suratı ifadesizdi, vücudunun aksine.

        "B-ben sadece evi boşalttığımı, sana ihtiyacım olmadığını söylemek için gelmiştim ve s-sen karşıma geçmiş bunlar söylüyorsun. Bana k-karşı söylediğin onca şeyi nasıl unutmamı bekliyorsun? " Sözünü kesmek için ağzımı açtığımda kararlılığını belirterek konuşmaya devam etti. "Akan gözyaşlarımın kalbimin içindeki yarıklardan nasıl geçtiği hakkında en ufak bir fikrin dahi yok! Veya her gece aklımda onca şey olmasına rağmen senin en planda olman hakkında. Ve bir şey daha bilmiyorsun: Senden nefret ediyorum."

        Ona yaptıklarımından dolayı hem kendime hem de ona sinirlenmiştim. Ancak bunu ona belirtecek havada da değildim. Sonuçta ben Zayn'dim. Zayn Malik. Bacağımı hafifçe sıkarak şimdiki sinirimi geçiştirmeye çalıştım. "Bitti mi?"

        Şaşkınlığını dudaklarının hafifçe açılmasından anlayabiliyordum. Bu cevabı vermemi beklemiyor olmalıydı. "Bitti." dedi sinirle. "Güzel." diye hafif bir sesle yanıtladım. Cebimden masaya gerektiğinden fazla para bıraktıktan sonra cümleme ekleme yaptım: "Şimdi benimle geliyorsun.".

        Onu kolundan çekip sürüklerken kafedeki insanların garipser bakışlarına maruz kaldım. "İmdat!" diye bir çığlık attığında salak salak bakan insanlara tehdir vari bir bakış attım. "Yerinden kıpırdayanı doğduğuna pişman ederim." Tabiki bir iki gerizekalının kalkacağını biliyordum. Beni şaşırtmadılar.

        "Kızı bıraksan iyi edersin dostum." Silahımı ortaya çıkarmamla birlikte bir iki adım geri attıklarını fark etmiştim. "Hemen silahı indir." Hafif bir güşül ortaya bıraktım. "Silahı indirdiğimde kızı alabileceğini mi düşünüyorsun?" Onları korkutuyordum, bunu hissediyordum. Ancak inatçı olduklarını kabul etmeliydim.

        Masada oturan bir adamı kaldırdım, sertçe konuşmaya başladım. "Bu kızı kaçırırsan karın ölür." Silahı yavaşça karısına doğrulttum. "Tam-tamam. Elimden geleni yapıcağım." "Elinden gelenden fazlasını yapacaksın." Kenarda duran iki adamı süzdüm. Fazla yapılı değildiler. Kasları da fazla gelişmiş durmuyordu. Neylerine güvenerek bana karşı geliyorlardı ki?

        Adamlardan birinin üzerime doğru geldiğini gördüm. Tam anlamıyla dövüş bile izlememiş biriydi. Kolumu sağa doğru kaldırıp, onun gelmesine göre kendimi ayarladım. Hafif bir eğilmeyle birlikte adamın havada takla atışını büyük bir keyiyle izledim. Diğer adama baktığımda gelmeye niyetli gözükmüyordu. Ancak ben kızımı birine emanet edip, kendimi yorma zahmetine girmişsem bu dövüş olmak zorundaydı.

        "Oh, yazık!" Kafede duran rastgele bir bayana döndüm. "Annesi, korkmuş çocuğun." Sinirlendiğini görüyordum. Bu da dövüşün daha güzel geçeceğinin göstergesiydi. Adama doğru yavaş yavaş yürüdüm. O da bana doğru yürümeye başladı. En sonunda bir yumruğun abna doğru geldiğini fark ettim. Eğilerek yumruğun etkisiz kalmasını sağladım ve geri yukarı çıkarken hiç beklemediği bir yerden yumruğumu savurdum.

        Adam yere düşerken diğerinin kalkmaya yeltendiğini gördüm. "Sakın kalkmayın. Eğer ben çıkana kadar biriniz dahi hareket ederseniz neler olacağını tahmin edebilirsiniz, değil mi?" Emanet ettiğim adamdan kızımı alırken "Aferin." kelimesinin ağzımdan dökülmesine izin verdim.

        "Aşağılık pisliğin tekisin. Senle tanıştığım, seni ilk gördüğüm yere lanet olsun! Senden nefret ediyo-" Dudaklarımla dudaklarının üzerini kapattım. Dilimi devreye sokmadan kendimi geri çektim. "Bende senden, bebeğim."

        "Seni adi! Bunu nasıl yaparsın? Keşke ölsen." Kaşlarımı kaldırarak onu dinlediğimi ve devam etmesini söyledim. "Sen.. Sen.." "Ben? Dur tahmin ediyim. Ne kadar yakışıklısın veya ne kadar zeki? Tanrım, sana bayılıyorum Zayn." Sonda sesi inceltmeye çalışmıştım.

        "Tebrik ederim. Söyleyeceklerimin tam tersini söylemeyi başardın Zayn Malik." Onun şaşıracağı taraftan oynayacaktım. "Bir daha söyle." Sesimin tonunu yumuşak çıkarmaya dikkat ettim. "Ne?" Şaşırmıştı. İstediğimde buydu. "Adımı. Bir daha söyle."

        "Neden bahsediyorsun?" Onu sinir etme konusunda her zaman hazırdım. "Adımı söylerken dudaklarının girdiği şekil beni tahrik ediyor, güzelim." "Demek öyle? Şimdi dudaklarımı oku. Senden nefret ediyorum Zayn Malik."

       "Beni ölesiye sevdiğini hepimiz biliyoruz Gracy." Kısa süreli bir suskunluk oluştu. Bir cevap arıyordu besbelli. "Bir daha söyle." dedi en sonunda. Benim oyunumu oynamak istiyordu. Ancak buna izin vermezdim. Onu çekiştirmeyi bıraktım. Tuttuğum bileğinden onu yavaşça kendime doğru çektim ve vücudunu kendiminkine bastırdım. Yüzümü daha da yakınını getirirken yavaşça dudaklarımı kıpırdattım.

        "Seni seviyorum Gracy."

        Bu bölümü yaklaşık 50 kez açtım ve nasıl devam ettirebilirim diye düşündüm. Sonunda bu çıktı. Diğer bölümde neler olacağı hakkında tahminlerinizi istiyorum, lütfen yorum yapın :* Vote ları unutmayın xx <3

        Dipnot: Doğum günün kutlu olsun Harry! :) <3

        Yerin dibi not: Sorun çıktığı için bölümü bi daha yayınladım bebişler :):*

Sadist ×Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin