🌿 8. BÖLÜM 🌿

Start from the beginning
                                    

" Neden annem? Neden yalan söylediniz? Ben bunları yaşayacak ne hakkettim?" dedi mırıltı halinde. Başını bir anlık göğsüne doğru eğdi. Sonra usulca başını kaldırdı ve annesinin kıpkırmızı olan gözlerinin içine bakarak, " Neden? " diye sordu, sesindeki kararlılıkla. Genç kız her bir sorusunu sorusunda hem ağlıyordu, hemde kalbini bile bile parçalıyordu. Annesinin bakışlarında da, kendisiyle birlikte üzgün olduğunu anlasa da soru sormaktan geri duramıyordu. Yaprak kendisini engelleyemiyordu. Genç kızın aklına takılan tek soruda,
" Neden " di ve bu soru tüm sorularının da cevabıydı. Bir neden de saklıydı aslında tüm gerçekler ve bir neden de saklıydı gelecek mutluluk!

Genç kızın aklı o kadar karışıktı ki aslında. Hangi soruyu dile getireceğini kestiremiyordu. ' Gerçek babam kimdi ya da gerçekten annemi kullanıp sokağamı atmıştı? ' İşte şimdi de genç kızın aklını bu sorular işgal ediyordu. Sorular, sorular, sorular... Cevabı olmayan sorular aklını bulandırıyordu genç kızın.

Yaprak, annesinin yüzünü temizledikten sonra, onun yorgun olan bedenini yatağına yatırdı ve üstünü örttü. Kendisi de yatağının boşluk kalan köşesine oturup abisinin gelmesini beklemeye başladı. Bir an önce gelip bu durumu açıklamasını, sorularının cevaplarını almak istiyordu. Abisinin odada tek başına bırakmıştı ve o adamla neler konuştuklarını merak ediyordu. Gözyaşları iyice küçülmüş kalbine yolculuk etmek için, yanağından usulca akmaya başladı.

Kapısı sessizce açılınca, genç kız bakışlarını kapıya yöneltti. Abisinin üzgün gözlerle gelip sandalyeyi karşısına getirmesini ve oturması izledi sessizlik içerisinde.

Ahmet, odaya girerken ne diyeceğini bilmiyordu ama bu durumda kız kardeşinin ve annesinin yanında olması gerektiğini biliyordu. Özellikle de aklında bir çok sorusu olduğuna inandığı kız kardeşinin yanında olması gerekti. Genç adam, Yaprak' ın dizlerinin üzerinde duran ellerini aldı ve kendi ellerinin içine hapsetti. Titriyordu kardeşi.

Yaprak ise abisinden tek bir isteği vardı. O da konuşmasını istiyor, kendisine her şeyi anlatmasını, neden yalan söylediklerini bilmek istiyordu.
" Abi, anlatacak mısın neler olduğunu? " diyerek bir yerden söze başlanması gerektiğini belirtti. Sesinin titremesine engel olamamıştı. Zar zor bastırdığı gözyaşları yeniden akmaya başlamıştı. Genç adam ise gelen soruyla derin bir nefes aldı. Ardından kardeşinin ağladığını görünce, elini kaldırıp başparmağıyla gözyaşlarını sildi. Şefkatle ve sevgiyle...

Genç kız abisinin üzgün gözlerle, gözyaşlarını kurulamasını izledi. Durduramıyordu artık. Dinlemiyordu kendisini gözyaşları. Akma dedikçe daha da çok akıyorlardı. Bakışlarını yatağına kaydırıp, annesinin kızırıklarının yavaş yavaş moraracağı yüzüne baktı. Çenesinin kasıldığını gördü annesinin. Neye sinirlendiği ise muammaydı.

Ahmet, kız kardeşini izliyordu. Onun kendisine dönen bakışlarını görünce hafiften boğazını temizledi. Kardeşinin gözlerinde merakı görebiliyordu. Bu nedenle bir yerden söze başlaması gerektiğinin farkındaydı. Bakışlarını yatakta yatan annesine ardından da tekrar kardeşine çevirdi ve konuşmaya başladı.

"Neler olduğunu bende tam bilmiyorum canım. Annem yani gerçek annem beni doğururken fazla kan kaybedip vefat etmiş. Yıllarca hep kendimi suçladım bu yüzden. Eğer ben doğmasaydım annem yaşayacaktı. Ama büyüdükçe suçlamayı bıraktım. Anladım ki benim suçum değilmiş. " dedikten sonra duraksadı genç adam. İlk defa bunları dile getirmek zorlamıştı kendisini. Sesinin titremesine, çatallaşmasını de engelleyemiyordu. Elini kaldırıp alnını ovduktan sonra devam etti konuşmasına. " Annem kendisi doğum yapmadan önce intihar teşebbüsünde bulunmuş. Bunu başkalarının ağzından duyunca ne kadar ağladım anlatamam sana. Gelip babama hesap sordum. Neden intihar etti diye ve buna benzer bir sürü soru sordum. Ama sorularımı yanıtsız bıraktı. Sadece bana, küçücük çocuğa, 'haketti' dedi. Bununla ne demek istediğini anlayamadım. İşte büyüdükçe araştırıp nedenini öğrendim. Meğer annem babamla zorla evlendirilmiş. Babam seviyormuş annemi ama annem başkasını yani babamın arkadaşlarından birini seviyormuş. Babam bunu hiç umursamamış ve hırsla evlenmeye zorlamış ailesini. Aileside babamın durumu o zamanlar iyi olunca ve tehdit nedeniyle kızlarını vermişler. Babam evlendikten sonra zorla annemle birlikte olmuş ve bana hamile kalmış. Hamileliğini öğrenince yemeden içmeden kesilmiş annem. İstememiş beni! Nefret ettiği adamdan tecavüz sonucu bir bebeği taşımak, doğurmak istememiş. " dedi ve sustu Ahmet. Başını göğsüne doğru eğdiği anda gözlerinden bir iki damla aktı geçmiş yaralarına. Bilmek acıymış ama bildiğini dile getirmek daha da can yakıcıymış. Akan gözyaşlarını silip devam etti anlatmaya.

 KABULLENİŞ Where stories live. Discover now