1.4

5K 62 19
                                    

Sabah kalktığımda evde kimse yoktu. Bende fırsattan istifade istediğim şeyi yiyebilicektim. İstediğim şeyse çikolataaa.

Saat sabahın sekiziydi. Sabah sabah çikokata yemek sağlıksız olucaktı ama bu umrumda dahi değildi.

Ben mutfağa indiğimde hemen fırının içinde olan çikolata kovasını aldım ve kapağını açıp çikolatayı derin derin kokladım. Yani çikolata yemek her zaman kısmet olmuyodu. Ekmeği ve kaşığı alıp yemek masasına oturdum. Küçük bir yudum ekmek alıp çikolatayı kaşığı tepe takla dolduracak kadar alıyodum. Ama biraz yedikten sonra bıraktım çünkü çok yediğim için midem bulanmaya başlamıştı. Güzelim çikolatayı midemden dışarı çıkarmak istemezdim.

...

Saat sabahın sekizinde bunlar nereye gitmişti. Yani bunlar derken üvey annem ve kardeşimden bahsediyorum. Normalde pek takılmazlar hatta sanırım kardeşim üvey annemi pek sevmedi. Ama ben sanırım ona yavaş yavaş aşık oluyordum. İyi anlaşmamalarına rağmen ikisi birden nereye gitmişti. Telefonlarına da ulaşılamıyordu. Gerçekten kafayı yemiş bunlar. Habersiz nereye gidiyolar ya insan bi mektup bırakır, bir kağıda yazar biz şuraya gidiyoruz diye. Sabahın köründe gene beni sinir etmeyi başarmışlardı.
Artık bende sabahın köründe evden gidicem ve gece yarısına kadar gelmicem.

...

Çikolatayı yerine fırına koydum. Orası bizim tatlı dolabımızdı. Kaşığı da suya tutup bulaşık makinesine attım ve salona geçip rahat mı rahat koltuğuma kendimi bıraktım. Ama şansa televizyonun kumandası televiyonun yanındaydı. Kalkıp onu aldım ve yine yerime yayıldım.

...

1-2 saat sonra kapı çaldı oflayarak yerimden kalkıp kapıya yöneldim. Açtığımda üvey annemle kardeşimi beklerken kargocuyu görünce şaşırdım. Bu eve bir kargo olduğunu söyledi. Babamın adınaydı. Kızıyım diyip imzaladım ve kargoyu aldım. İçeri geçip kargoyu masanın üzerine bıraktım. Ama içimdeki ses onu açmamı söylüyodu. Ama açarsam babam bana kızar diye de korkuyodum. Ama ben yinede tehlikeyi göze alıp açmayı seçtim.Açtığımda üstünde bir kart ve hediye paketli bir kutu vardı. Kartı elime alıp okumaya başladım;
"Canım kızım, eğer bu kartı okuyorsan kargo eline gelmiş demektir. Benim yurt dışında olan işim uzayacak gibi. Sanırım 1-2 yıl kadar yurt dışında olucam ve sizin yanınıza gelemicem. Burda bir kira tutup geçinirim. Beni merak etmeyin. Arasıra internetten falan konuşuruz. Kardeşine ve üvey annene selam söyle, sizi şimdiden özledim... " yazıyordu. Ben kartı bir kenara bırakıp kutuyu açmaya başladım.

Kutunun içinde çeşit çeşit tatlılar vardı. Sanırım bunları gittiği yerden almıştı. Yani babam benim tatlı krizimi bilirdi. Tatlıyı çok severdim. Hele şu patlayan şekerler varya onlara bayılıyorum. Neyse kutunun dibinde bir tane daha kart buldum. Onu da açtım ve okumaya başladım. İçinde "senin tatlı krizin için" yazıyordu. O kartıda kenara bırakıp, kutuyun kapağını kapayıp odama koştum. Hemen bu kutuyu saklıyacak bir yer bulmalıydım. Yoksa hepsini o tatlı tanrısı kardeşim yerdi.

Babam ona tatlı tanrısı derdi. Bende onun bu lafına gülerdim. Babamın iki tane tatlı hastası kızı vardı. Bu büyük bir başarıydı. Küçükken kardeşimle kavga ederdik. Ben daha çok tatlı hastasıyım derdi. Bende hayır ben dedikten sonra biribirimize dalardık. Öz annem bizim bu durumumuzu gördükten sonra gülerdi ve bizi ayırmaya çalışırdı. Ah o eski güzel günler...Neyse onlardan ötürü üzülmicem çünkü sonuçta onlar geride kaldılar.

...

Öğlenden sonra saat 13:30 sularında üvey annem ve kardeşim kapıdan içeri geldiler ben de koltukta film izliyodum. Korku filmleri her zaman favorim olmuştur. Çok severim.

Onlar geldikten sonra yanıma oturdular. İkiside çok yorulmuşa benziyolardı. Üvey annem yanımda 2-3 dakika oturduktan sonra kalktı ve ben acıktım diyerek mutfağa gitti. Bende arkasından hiç zaman kaybetmeden ayağa kalktım ve mutfağa gittim. Ona sormam gerken bir hesap vardı. Daha doğrusu onlara. Ama kardeşime sonra sorabilirdim. Sonuçta üvey annemle her zaman yanlız kalmıyoduk.

Mutfağa girdiğim anda kapıyı kapattım ve üzerimize kitledim. Üvey annem şaşırdı ve endişeli bir şekilde "noldu?" diye sordu.
Bende onun yanına giderek onu tezgahla arama aldım. Korkulu ve endişeli gözlerle gözlerimin içine bakıyordu. Yüzümü onun yüzüne biraz daha yaklaştırıp gözlerimi gözlerine diktim."Sabahtan beri nerdeydiniz?" diye bir soru sordum. 5-10 saniye bekledim, cevap gelmeyince bir daha sordum. Bu sefer soruma cevap verdi. "Ben annemin yanına gitmiştim, hasta olduğu haberini aldım." dedi. "Peki kardeşim de seninle miydi?" dedim."O benimle annemin evine kadar gelmedi. Benimle gelmesinin sebebi ise bir arkadaşına uğricak olmasıydı. Ben annemin evinden çıkmadan önce onu aradım ve gelirken de beraber geldik" dedi.

Başımla onayladım ve "anladım" dedim. Sonra onu bırakıcağımı düşündü sanırım ama ben başımı ona doğru biraz daha yaklaştırdım. Kafasını biraz geri çekti ama ben biraz daha yaklaştıktan sonra kafasını geri çekmeyi bıraktı. Bende fırsat bu fırsat diyip dudaklarımı dudaklarıyla birleştirdim. Şu sıralar onu deli gibi öpmek istiyordum. Bana karşılık verdi hatta ellerini enseme dolayınca bunu istediğini anladım.

Bende ellerimi tezgahın kenarından çekip beline koydum. Onu biraz daha öptükten sonra ellerimi dizlerinin arkasında getirdim ve onu kaldırıp tezgaha oturttum. Yavaştan elleri ensemdeki saçlarla oynamaya başladı. Buda benim hoşuma gitti ve biraz daha hızlı öpmeye başladım. Gerçekten şu anda içimde bir ateş yanıyordu. Tam zevk almaya başlamıştım ama mutfağın kapısı çaldı kapıyı tıkladan kardeşimdi"hey siz orda ne yapıyorsunuz hadi ben açlıktan öldüm" diyordu.

Dudaklarımı onun dudaklarından ayırdığım zaman çok içten bir ofladım. Üvey annemse bu oflamaya karşı kıkırdadı.

Gidip kapıyı açtım. İçeri girdi ve buz dolabını açtı. Bende mutfaktan çıkıp odama gittim.

Kendimi yatağa atıp yorganımın altına sokuldum. Bir yastık aldım ve ona sarıldım. Onu öperken kendimi çok iyi hissetmiştim.
Böyle düşünceler içinde uykuya daldım. Bu kadar erken uykumun gelmesi sabah erken kalktığıma bağlıydı. Sabah erken kalkmaya hiç yanaşmaması gereken biriydim. Çünkü erken kalkarsam uyku düzenim bozuluyodu.

(Bu günkü bölümü biraz erken attım ve diğer bölümlere göre daha uzun. Gece yazarken uykum geliyo ve aklıma bişey gelmiyo. Neyse benim merak ettiğim bir şey var. Acaba benimle aynı yönelimi olan birileri bu kitabı okuyormudur. Ya da herhangi bir LGBTİ+ Bireyi bu kitabı okuyo mudur? Sabahtan beri iki de bir aklıma geliyo bende sorayım dedim. Eğer LGBTİ+ bireyi okuyorsa onlarla tanışmayı çok isterim. Tabi destekleyenlerle de. Bu arada ben lezbiyenim. Hiç LGBTİ+ bireyi olan arkadaşım yok. Gerçekten olsun çok isterim. Neyse daha fazla uzatmayalım. Bidahaki bölüm görüşürüz. Sizi seviyorummm. Bu arada yazım yanlışı falan varsa söyleyin düzelteyim. Çünkü yazarken elim koptu...💜💜)

Üvey AnnemHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin