"Eğer biraz daha öyle bakarsan akşama yiyeceğiniz bir yemek olmayacak." Gülümsedim. Harry, o kadar güzelsin ki sana bakmadan duramıyorum. Yanına yaklaştım. Arkasına geçtim ve parmak ucuma yükselip boynuna öpücükler bıraktım. Kollarımı beline doladım ve kafamı sırtına yasladım. "Yapabileceğim bir şey var mı şef?"
"Aslında... Motive için beni öpebilirsin." Görmeyeceğini bile bile sırıttım. "Olabilir. Yemeğe sevgi katmak önemli sonuçta?" Ondan ayrıldım ve tatlı yapmak için gerekli malzemeleri çıkardım. Sebzeleri tamamen doğrayınca tencere çıkardı ve bir şeyler yaptı. Ne yaptığını bilmiyordum ama sebzeden nefret ediyordum. Ben ise aklımda olan bir tarifi yapmak için puding tozunu ve sütü bir tencereye koyup ocağın başına geçtim. Neredeyse yanımda sayılırdı. Kalçamla onu biraz itekledim.
"Rahat durur musun? Mutfaktayız." Pekala June. Kendine hakim ol. Yaklaşık bir buçuk saatte tatlıyı yapmıştım ve soğuması için buzdolabına atmıştım. Harry ise fırına bir şey koymuştu. Bir buçuk-iki saate pişeceğini söylemişti.
Saat beşe geliyordu. Hala vakit vardı.
Kolundan tutarak onu odama çıkardım. İstekli tavrıma karşı gülmekle yetindi. "Çok toplu olduğu için biraz dağıtalım diyorum?" Kollarımı boynuna doladım. Ne istediğimi anlayıp kalçalarımdan tutarak beni kucağına aldı.
Ağzını açmış bir şey diyecekti ki dudaklarına yapıştım. Alt dudağını dişlerim arasına alıp çekiştirdiğimde kalçamı sert bir şekilde sıktı. Ellerimi saçlarına geçirip çekiştirdim. Yavaş adımlarla yatağa yürüdü ve sırtımı daha yeni serdiğim çarşafla buluşturdu. Doğrulup tişörtünü çıkardı. Siktir. Bu sahneyi defalarca yaşamama rağmen alışamıyordum.
Şortunu da çıkarıp bir kenara attığında sadece iç çamaşırı ile kalmıştı. Tekrar üzerime eğildi. Dudağıma birkaç öpücük bıraktıktan sonra boynuma indi ve bir bölgeyi seçip kızartana kadar dişleyip emdi. En azından ben kızaracağından emindim.
Omzuma öpücük bırakıp tişörtümü çıkarmak adına hareketlendi. Yardım etmek için belimi yataktan ayırdım. Sadece sutyenimle kaldığımda göğüslerimi süzdü. Onu yatağa itip kasıklarının üstüne oturdum. Altımdaki sertliğini rahat bir şekilde hissediyordum. Kalçamı hareket ettirmeye başladığımda büyük elleri kıçımı buldu.
Saçları dağılmıştı ve biraz fazla öpüştüğümüz için dudakları kızarmıştı. Üstüne eğilip bir daha öptüm. Ardındansa dudaklarımı göğsünün üstündeki kuşların üstünde ve onların biraz altındaki kelebeğin üstünde gezdirdim. Kasıklarına indiğimde iç çamaşırını indirdim. Düşündüğüm şeyi yapmak üzereyken Harry kollarımdan tutup beni yüzüyle aynı hizaya getirdi. Daha önce yapmamıştım ve belki de rahatsız olacağımı düşünmüştü.
"June..." Beklentiyle gözlerine baktım. "Çok güzelsin." Deli gibi gülümserken altımdaki şortu çıkardım ve fırlattım. İç çamaşırlarımı da çıkarınca karşısında çıplaktım. Bir süre sadece birbirimize baktık. Hamleyi yapan Harry olmuştu. Üstüme çıktığında birbirine değen tenlerimizin alev alev yandığını fark ettim.
Kasıklarımdaki karıncalanma iyice kendini belli ederken sızlandım. Onu istiyordum.
"Prezervatiflerin yerini biliyorsun." dedim artık bir tane alıp takması için. Benim üzerimden komodine doğru eğildi ve çekmeceyi açıp içinden bir tane aldı. Paketi yırttığında elinden aldım ve oldukça sertleşmiş penisine geçirdim.
Giderek bu konuda ustalaşıyordum. Eğer bir gün hayat kadını olursam işime yarardı.
Parmağını vajinam üzerinde hareket ettirdi. "Harry... Hazırım, hadi."
dinner with new family
Começar do início
