12Am I A Monster?

249 28 0
                                    

Jeniffer'ın tuttuğum yakasından yere fırlatırcasına bıraktım. Yerde bir süre süründünkten sonra bir kapı aralığına girip cenin pozisyonunda ağlamaya başladı. Bu haline gülsem mi ağlasam mı bilemiyordum. Hem ağlıyor hem de bana küfürler ediyordu. Ama sinirlenmiyordum. Sonuçta hıncımı çıkartmıştım ben değil mi?

Ben,Sasha,Harry,Zayn ve geriye kalan herkes Jeniffer'ın bu son halini izliyordu. Çoğunluk aralarında fısıldaşırken konuşmalarının benimle ilgili olduğunu anlayabiliyordum. Gözleri bana dönmüştü ve çoğu kişi de bir adım geri gitmişti. Canavar falan mıyım?

Kalabalığın arasından iki çırtlak ses duyuldu. Daha sonra herkesi iterek Jeniffer'a doğru ilerleyen iki sürtük daha geldi. Jeniffer'ın yanında diz çöktüler ve cırtlak sesli çığlıkları kesilmeden 'bunu kim yaptııııı?' ve'Onu yaşatmayacağım'  gibi aptal şeyler söylüyorlardı. Ağlamaklı sesiyle Jeniffer beni ispiyonladı.

"O yaptı! Arya! yaptı!O küçük bir sürtük! "

PARDON!! Gerçekten sürtük ben miyim? Hadi ama!!

Jeniffer'ın yandaşlarından biri olan pembe saçlı ve yüzü boya kutusu gibi rengarenk görünen bir kız üzerime doğru geldi ve gerçek anlamda kükredi!

"Seni küçük kaşar! Jeniffer'a n'aptın böyle! O savunmasızdı ve saldırdın değil mi?! Seni yaşatmayacağım!" Dedi ve ellerini boğazıma sarmak  için havaya kaldırdı fakat çabaları suya düştü. Çünkü Harry kız ile arama geçmişti ve beni koruyordu. Ve Zayn'e seslendi.

"Hemen Arya'yı ve Sasha'yı arabaya götürüyorsun! Hemen Zayn! Niall Sen benimle kal!"

Hayatım sizcede şu çirkin pembe dizilere dönmedi mi? Harry'den bu kadar korkacağım aklıma dahi gelmezdi. Asla hemde!!

Sasha ve ben ne olduğunu anlayamadan kendimizi dışarıda bulduk. Bahçedeki herkes içerdekiler gibi camlardan Jeniffer'ı izliyordu. Tam içerde ne olduğuna bakmaya çalışırken Zayn kolumdan çekerek arabaya götürdü. Ne kadar debelensemde bırakmıyordu. Çığlıklar atarak Zayn'den kurtulmaya çalışsam da fazlasıyla güçlüydü. Sasha hala sesini çıkarmıyordu. Sanki şoka girmiş gibiydi. Zayn'in tuttuğu sağ eliyle birlikte sürüklenirmişçesine yürüyordu. Gözleri sonuna kadar açıktı. Tek kelime etmiyordu. 

Sonunda Harry'nin külüstürünün önüne geldiğimizde Zayn arka kapıyı açtı ve bizi içeri fırlatıp tekrar kaçmayalım  diye kapıyı kitledi. Zeki çocuk. 

Bizi bir kez daha arabada mıyız diye kontrol ettikten sonra birkaç adımda bir bize bakarak partinin olduğu eve girdi. Kafamı Sasha' ya çevirdiğimde göz göze geldik ve bana sarılıp ağlamaya başladı. Ağlaması fazla saçma değil miydi? Ya da ağlaması gereken kişi ben olmalıydım sanırım. 

Biraç dakika boyunca Sasha'yı yatıştırmaya çalıştım. Kendine gelip ağlamasıda kesilince partinin olduğu evi dinlemeye başladık. Müzik sesi kesilmiş yerini bağırışlar almıştı. Sırf meraktan oraya gitmek istiyordum.  Fakat arabanın içinden çıkabilmenin pekte fazla bir yolu yoktu. 

Düşün Arya düşün! 

Pencere! Tabi ya! 

"Sasha bak. Ben pencereyi açacağım ve dışarıya çıkıp, Harry ve Zayn'i kontrol edeceğim. Arabada kalmak zorundasın. Beni bekle. Hemen dönerim tamam mı?"  dedim Sasha'ya onu teselli etmeye devam ederken. Başını onaylayarak salladı ve dizlerini karnına çekerek koltukta oturmaya devam etti. 

Bu sırada bende Harry'nin külüstürünün arka kapısındaki pencereyi açmaya çalışıyordum. Aslında pencerenin koluyla savaşıyordum. Tabiki de ben kazanmıştım. Camı başımın ve vücudumun geçebileceği kadar açtım ve camdan kafamı çıkarttım. Fazlasıyla koca kafalı olmalıyım ki başımı camdan çıkartmamla dengemi kaybedip kafa üstü yere düşmem bir oldu.Bir süre acıyla inledikten sonra yerden kalkıp partinin olduğu eve doğru sendeleyerek ilerledim.  Başım donduğunden basamakları çıkarken zorlansamda başardım ve Ağrı Dağı'na tırmanırmışçasına adımlar attım.Kafa üstü çok sert düşmüş olmalıydım. 

Los Angeles H.S. #auWhere stories live. Discover now