17: Annelerin İşbirliği

138 21 91
                                    

Ben "Biraz da olsa uyuyup, dinlenmelisiniz. Gece yarısını çoktan geçtik." dedim, Dominique kafasının içine mırıldandığımı dile getirdi "Biraz uyuyup, dinlenmeliyiz. Ölen haraçların duyurusu yapılalı çok oldu. Vakit epey geç olmalı." Augustin'le aynı anda bir kenara çöküp oturdular ve çocuk, kıza "Belki de birimiz uyurken, diğeri nöbet tutsa daha iyi olur." dedi "Aslında... Ben Lucas kadar rahat olamayacağım. Onu da anlamak zor; Biz birbirimizi öldürürken herif orada uyuyordu... Sen istersen uyu, ben nöbet tutacağım. Fazla gergin hissediyorum."

"Bence bu kötü bir fikir." dedi Dominique "Seni, beni ve Lucas'ı saymazsak, arenada sanırım dokuz haraç kaldı ve bunlar artık en güçlüleri, güçlü olmasalar bile bir planları var. Dinlenmeli ve onlarla olası bir karşılaşma anı için ikimiz de hazırlıklı olmalıyız. Theodore Owen zaten fazlasıyla güçlü, bir de karşısına yorgun çıkarsan seni indirmesi muhtemelen sadece iki saniye sürer." Çocuğun omuzları düştü "Tamam, dinlenelim ama hiç ya uyurken saldırıya uğrarsak diye düşünmüyor musun?"

"Tabii ki bu ihtimali de düşünüyorum ama mağaradayız ve en ufak bir çıt sesi bile korkunç yankı yapıyor. Arenada bulunmamız sebebiyle derin bir uykuya dalabileceğimizi sanmıyorum. O yüzden olur da biri bize yaklaşırsa onu rahatlıkla duyabiliriz... Sadece biraz dinlenelim istiyorum. Zaten karnımız aç; iyice tükenmek istemiyorum." Haracım çok da temiz olmasa da içecek su bulmuştu ama oyunlar başladığından beri ittifakıyla anlaşma sağlayamadığı için tek lokma yiyememişti. Sadece o değil, diğer haraçlar da yemek bulma konusunda çok başarısızlardı ve sponsorlar bunun için hiçbir şey yapmıyorlardı. Bana kalırsa, ziyafetin eli kulağındaydı. 

İkisi, mağaranın meşalelerin aydınlatmadığı bir köşesine kıvrılınca "Sen rahat ol, Minique." dedim "Gözüm üzerinde ve sana yakın bölgeleri de takip ediyor olacağım... Sadece derin uykuya dalma ve ihtiyaç anında beni duy yeter." refleks olarak başıyla onayladı ki ne yazık ki bunu bazen yapıyordu ama umarım benden başka kimse dikkat etmemiştir. Gülerek "Sallama şu başını." dedim "Birinci Muggle Açlık Oyunları'nın kafasından sesler duyan, deli haracı olacaksın bu gidişle." Birinci... Düşününce, bu korkunçtu çünkü birileri bir şey yapmazsa Açlık Oyunları yıllar boyu sürebilirdi. İnsanlar neden savaşmaya ve masum insanları öldürmeye doymuyorlardı bir türlü?

Annem bir hışımla mutfağa girince irkildim, o da bana kızdı "Saat kaç olmuş! Sen daha yatmadın mı?" Çok sinirli göründüğü için mikrofonumu kapatarak "Hayır," diye yanıtladım, sakin bir ses tonuyla "Oyunlar bitene kadar uyuyamam, anne. Dominique'in canı bana emanet." Annem öyle mi dercesine kaşlarını kaldırdı, dudakları kasıldı ki bu ateş edecek demek oluyordu "Üzülerek söylüyorum ama her haraç arenada tek başınadır. Bir ittifakı olsa bile. Ayrıca bu kulaklık, mikrofon olayı hiç hoşuma gitmiyor, Joutsen. Başını çok büyük bir belaya sokuyorsun... Koskoca on beş gün o kızın yanındaydın; sen onun için yapabileceğin her şeyi zaten Haraç Merkezi'ndeyken yaptın. Ya bir şey olur da Dominique'in kulaklığı yakalanırsa diye hiç düşünmüyor musun sen?.. Baban olsaydı bu kadar başına buyruk hareket edemezdin." 

Birincisi: babam burada değildi. İkincisi: babam kendisi başına buyruk hareket eden bir adamdı zaten. Annem tabletimi tutup, koltuk altına sıkıştırdı "Yatağına, Joutsen. Hemen! Sabah uyandığında tabletini alabilirsin." İtiraz ettim "Hayır! Dominique'e göz kulak olmak zorundayım." Annem karşıma oturdu "Bak, Joutsen... Bu düzen benim de hiç hoşuma gitmiyor ancak bunu yapamazsın, yapmana müsaade edemem. Sen sana verilen görevi layığıyla yerine getirdin ve bundan sonrası haracının elinde. Zamanında Büyücü Açlık Oyunları hepimize herkesi kurtaramayacağımızı öğretti. Sana pes et demiyorum ama şu durumda elinden gelen bir şey yok. Haksız rekabet ortamı oluşturmak dışında bir şey yapmıyorsun. Sırf senin haracın ölmesin diye diğer haraçların ölmelerine göz yumuyorsun. Unutma ki Dominique ne kadar masumsa diğerleri de o kadar masum. Senden tüm haraçlar için adil olmanı ve Açlık Oyunları'nın seni de yiyip bitirmesine izin vermemeni istiyorum. Belli ki bu oyunlar bitecek ve o arenadan sadece bir kişi çıkacak."

Üçüncü Mıntıka | Regulus Black + Açlık OyunlarıWhere stories live. Discover now