Üçüncü Mıntıka | Regulus Black + Açlık Oyunları

8: Üçüncü Mıntıka

"Artık asanı indirebilirsin, Joutsen. Buradaki kimse sana zarar verecek değil. Üçüncü Mıntıka'dayız yahu!" Koridordan geçerken Amy bana bunu söylemişti ama tedbiri elden bırakmak için henüz hazır değildim. Yüzünde sinsi bir ifade var mı yok mu diye kontrol etmek için yanından yürüdüm ve ona soru sordum "Patronusun şeklini gördüm. Burnumun dibine kadar geldi. Bir kuğuydu. Onu babam gönderdi, öyle değil mi?" bir an duracak gibi oldu ama yürümeye devam etti "Evet, baban gönderdi." kaşlarımı çattım "O halde neden beni karşılamaya o gelmedi?"

"Şöyle ki, sana geçidi açan kişi sen de tahmin edersin ki Sia'ydı ancak Sia son zamanlarda o kadar çok geçit açtı ki artık yorgun düştü ve geçidin gidiş ya da varış noktalarında ufak sapmalar oluyor." Yüzünü bana doğru çevirerek tebessüm etti "Baban da dahil evdeki herkes köşe bucak m
seni arıyor ama Dominic seni bulamazsa odasına geri döneceğini söyledi." gözlerim geçtiğimiz koridordaki odadan birinin çıkmasıyla kamaştı. Veelalardan Livia Cardew'di bu ve fazlasıyla parlak görünüyordu. Gözlerimi kısarak ona bakınca o da yanağımı sıktı "İşte buradasın!" koridorun ilerisine doğru seslendi "Dominic! Onu bulduk!" 

Karşı taraftan ses gelmedi ama biz yolumuza devam ettik. En sonunda Amy beni kapısında Üçüncü Mıntıka flaması asılı bir odaya soktu; babam bizi burada bekliyordu ve onu görür görmez asamı indirdiğim gibi üzerine koşarak boynuna sarıldım. Sırtımı sıvazlayıp, sıkarak sarılmama karşılık verdi babam da. Ona ve anneme sarıldığımda yaşımın hala daha ne kadar küçük olduğunu idrak edebiliyordum. Onların kolları benim güvenli limanlarımdı. Babam beni omuzlarımdan tutarak bir adım geri gitti ve beni tepeden tırnağa süzdü "Vay be! Bayağı büyümüşsün, delikanlı olmuşsun!" 

"Abartma, alt tarafı eylülün birinden beri görüşmüyorsunuz." dedi Amy, kendini odadaki bir koltuğa atarken. Livia heyecanlı bir tavırla sırıtarak "Çocuklar çabuk büyüyor." dedi ve babama baktı "Sizi baş başa bırakalım isterseniz. Joutsen hesap soracakmış gibi bakıyor." Babam, veelalara bakarak "Sia bayıldı." dedi "Ulrich yanında, onunla ilgileniyor ama Joutsen'ı geri gönderene kadar ayılması gerekiyor yoksa boku yeriz." Livia başıyla onaylayıp, tam kapıya yönelmişti ki babam "Livia," dedi "Ulrich'in işi başından aşkın. Regulus ile sen ilgilenir misin?" 

"Regulus mu?" diyerek araya girdiğimde babam dört parmağıyla ağzımı kapattı "Anlatacağım, sabırlı ol." Livia ve Amy çıkarken, babam beni Amy'nin kalktığı koltuğa oturttu ve o da yanıma oturdu "Kafan iksir kazanı gibi olmuş olmalı." başımla onaylayınca devam etti "Anlatmaya nereden başlayacağımı bilmiyorum, Joutsen. O kadar çok şey yaşandı ki! En iyisi sen aklına gelenleri sor." Aklıma o kadar çok soru geliyordu ki ben de önce hangisini sormam gerektiğini bilmiyordum. 

Bir süre sessiz sedasız düşündükten sonra aklıma ilk önce Valerie Katie geldi ve bu bağlamda ilk sorum "Livia'ya Regulus'la ilgilenip ilgilenemeyeceğini sordun. Bize Regulus'un intihar ettiği söylendi. Yoksa Regulus sahiden ölmedi mi?" oldu. Babam lafı dolandırmadan "Ölmedi." diye itiraf etti "Ona onu ölü gibi gösterecek bir iksir gönderdik. Tıpkı Romeo ve Juliet oyununda olduğu gibi, biz de bir oyun oynadık. Regulus sahte bir intihar mektubu yazdıktan sonra iksiri içti ve görüntüde öldü. Ruh Emiciler cenazesini ailesine teslim etmek yerine ana karaya gömmeyi tercih edince biz de Ruh Emiciler gider gitmez onu oradan aldık ve dosdoğru buraya getirdik."

"Burası," dedim biraz ürkerek "Amy bana burasının haciz edilmiş Purdy Köşkü olduğunu söyledi ama aynı zamanda Üçüncü Mıntıka dedi. Neden burada olduğunuzu anlayamadım. Kapıda bile Üçüncü Mıntıka yazan bir flama vardı. Neyin peşindesiniz siz?" Cevap vermeden önce güldü "Kesinlikle iyi niyetliyiz, bundan şüphen olmasın." dudak büküp omuz silkti. Sanki onu üzen bir şeyler vardı "Cloe Hyena'ya karşı adil bir şekilde kazanmak ne yazık ki mümkün değil ve biz de bunun için bir isyan planı yapıyoruz. Hyena, Birleşik Krallığı iki bölgeye ayırdı: Birinci Mıntıka yani büyücülerin bölgesi ve İkinci Mıntıka yani Mugglelar'ın bölgesi. Biz de kendimize bir bölge edindik ve buna Üçüncü Mıntıka dedik. Tabii Hyena'nın bundan haberi bile yok. Amacımız Muggle Açlık Oyunları saçmalığına son vermek ve mümkünse Mugglelarla yeniden barış yapmak."