17.BÖLÜM

195 50 348
                                    

      Tekrar bir aradayız dostlar! 😍💙 Tatlı mı tatlı bir bölümle geldim. Eminim ki beğeneceksiniz. Oy ve yorumlarınızı bırakmayı lütfen unutmayın. Keyifli okumalar! 😌

~~~

      Günümüz

      Sabah gözüme vuran ışık uyanmam gerektiğini gösteriyordu. Gözlerimi yavaşça aralarken yanımdaki kızımı gördüm. Onu gülümseyerek izlerken gözüm Güneş’in diğer tarafında yatan Tarık’a kaydı. Dün onu o halde gördükten sonra anlatacağını söyleyip beni geçiştirmişti. Uzun zamandır bu konuyu açmamıştım. Toparlanmasını beklemiştim. Ama dün banyoda kendi kendini tedavi etmeye çalışması beni üzmüştü. Benimle bu durumu paylaşabilirdi. Ben de salak gibi bu durumu fark edememiştim. Kremini sürmemizin ardından uyumuştuk. Ufak bir tartışma da yaşamıştık. Tanışmamızdan bu yana hiç tartışmamıştık. Bu düşünce yüzümün asılmasına neden oldu.

      Ayağa kalkıp banyoya geçtim. Elimi yüzümü yıkayıp valizlerin yanına geçtim. Bugün gidecektik. Yaklaşık bir hafta kalmıştık zaten. Valizleri toparladığımda hala daha saatin erken olduğunu gördüm. Mutfağa geçip kahvaltı hazırladığımda ufak tefek bir şeyler atıştırdım. Güneş’in kıpırdanıp gözlerini açtığını gördüm. Hazır olan masaya son bir defa bakıp kızımın yanına ilerledim. Alnından öptüğümde ellerimi saçlarında gezdirdim. Kocaman gülümsememle “Günaydın prensesim!” dedim. Güneş de bana gülümserken “Günaydın anne!” dedi. Güneş kanepede ayağa kalktığında arkasından Tarık’ın bizi gülümseyerek izlediğini gördüm. Göz göze geldiğimizde ona ifadesiz suratımı sundum. Güneş’in elini tutup banyoya yönlendirirken o da yüzündeki gülümsemeyi silmişti.

      Güneş’le banyoda işlerimizi halledip çıktığımızda kızım masaya geçti. Tarık da yanımdan geçerken omuz atıp gitmişti. Ergen işte! Sabır çektiğimde o da masaya oturdu. Ben zaten bir şeyler atıştırdığımdan kanepeye serdiğimiz çarşafları topluyordum. Tarık’ın sesini duydum.

      “Ayla, güzelim sen niye gelmiyorsun?”

      Ona döndüğümde kızımın bana baktığını gördüm. Ona bu durumu yansıtmak istemediğimden gülümseyerek Tarık’ı yanıtladım.

      “Ben siz uyurken yedim sevgilim. Malum sizin uykunuz benimkinden ağır.”

      Güneş kıkırdarken Tarık durumun bilincine varmış olmalı ki sadece gülümsemişti.

      Kahvaltıyı bitirdiklerinde ikili banyoya geçerken ben de hızlıca masayı topladım. Evde gözlerimi gezdirirken bir eksik olmadığını gördüm. Bunun memnuniyetiyle gülümserken Tarık’ın valizinden kıyafet çıkardığını gördüm. Güneş ise üstünü giyinmişti. Elindeki kıyafetlerle banyoya giden Tarık’ın peşinden gittim. Tek başına üzerini değiştirmesi onun canını daha fazla yakabilirdi. İçeri girdiğimde tahmin ettiğim gibi üzerindeki tişörtü çıkarmış merhemi sürmeye çalışıyordu. Yanına gidip krem tüpünü aldığımda huysuzca söylendim.

      “Ne zaman bir eşin olduğu bilincine varacaksın? Merak ediyorum.”

      Hırsla kremi sıkıp yaralarına sürerken önünü bana döndü ve bileklerimi tuttu.

      “Ben zaten bunun bilincindeyim. Sadece senin bu halimi görünce üzülmeni istemedim. Ki dün haklı olduğumu gördüm.”

Venüs'ün Afrazesi (Tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin