𝐥𝐨𝐥𝐢𝐭𝐚' 𝐡𝐲𝐮𝐧𝐥𝐢𝐱

ᴛᴡᴏ

pov hyunjin ::

Okul zilinin çalması ile gözlerimi açtım. Sonunda lanet olası okul bitmişti. Genel olarak bir iki ders harici hiçbir dersi dinlemiyordum. Başına geçeceğim hazırda bir şirket vardı nasıl olsa.
Jisung çoktan kalkmış ve Minho aşkısının sınıfına yol almıştı. Minho'ya bak, düne kadar Jisung'u reddediyordu şimdi beraber yürümeyi teklif ediyor.

Eşyalarımı toplayıp çantamı sırtıma taktım ve hala hazırlanmamış olan Seungmin'e seslendim.
"Lan hadisene eve gidelim." Seungmin bana göz devirdi.
"Ben ders çalışacağım burada, sen git." Ne yani o kadar yolu tek mi gidecektim? Yok daha neler!?
"Evde çalışamıyor musun bebeğim?" Ona bebeğim dememle kusuyormuş gibi hareketler yapmaya başladı.

Yaranamıyorduk da.
"Misafir gelecekmiş burada çalışmam daha iyi." Bir iki dakika oflayıp yavlardım ama kendisinde keçi inadı olduğu için işe yaramadı. En sonunda 'İyi be!' diyip çıktım okuldan. Hayır yani çalışmasa ölmezdi. Jisung da sattı beni zaten..
Sevdiğim şarkılardan birini mırıldanarak yolda yürüyordum. Daha sonra biraz önümde yürüyen Jisung ile Minho'yu gördüm. Gülümsemem artarken yanlarına gidip ortamı bozmaya karar verdim.

Ama Jisung'un bu ortam için ne kadar uğraştığını ve ne kadar heyecanlandığını hatırlayıp bozmak istemedim ve onlara biraz daha yaklaşıp kenardaki arabanın arkasına saklandım. Zaten şuan yürümüyorlardı. Bir şey konuşuyor gibiydiler. Videolarını çekip daha sonra Jisung'a atarım diye düşündüm ve telefonumu çıkardım. Kamerayı açacağım sırada arkamda hissettiğim çıtırtı ile arkamı döndüm.

Felix bana anlamaz bakışlar atıyordu.
"Hyunjin ne-" Sesi fazla yüksek çıktığı için onu kolundan tutup yanıma çektim ve ağzını kapadım.
"Sessiz ol bir görevdeyiz." Elimi çektiğimde Felix kaşlarını çatmış ve eteğini sirkelemişti.
"Ne görevi ne saçmalıyorsun sen?" Ne yani şurada best friend foreverımın dateini izleyeceğim, bozmana izin veremezdim.

Benden cevap beklediğini farkettiğimde konuşmaya başladım.
"Jisung Minho ile eve yürüyordu. Onları izlemek istedim. Jisung'un Minho'ya hasta olduğunu biliyorsundur herhalde?"
Felix kafasını salladı. Tabii biliyordu, salak aşık olduğunu bu kadar belli etmese şaşardım.
"O zaman ben gideyim madem ne duruyorum." Felix ayaklandığında Minho birden arkasını dönmüştü. Tabii ben bunu farkettiğim için hızla Felix'i çektim ve yere düşmesini sağladım.

Ufak bir inilti bıraktığını duymuştum ama bakmamıştım. Şuan bütün dikkatim Minho'daydı.
"Hwang, seni geberteceğim." Felix'in fısıldamasını duymazdan gelerek izlemeye devam ettim. Anlamadığım şekilde Minho birilerine göz kırpıp yürümeye başlamıştı.
Jisung'un elinden tutup görüş alanımda olmayan bir sokağa çekmişti. Normalde heyecanlanıp gülerdim ama Minho'nun göz kırptığı yerden gelen iki çocuk bunu engelliyordu.

İçimde oluşan kötü hissi Felix'te hissetmiş gibiydi.
"Bir şey olacak." Ufakça söylenip hızla ayağı kalktığımda Felix beni durdurdu.
"Biraz bekleyelim Hyun, yanlış anlaşılma olabilir."  Felix'in söylediği ile biraz yerimde durdum.
O iki çocuğun o sokak arasına girmesi ile Jisung'un 'Ne yapıyorsunuz!' bağırışını duymam ve Minho'nun yavaşça o sokaktan çıkıp hızla yürümesi sadece üç dakika sürmüştü.

Sinir bedenimi ele geçirmiş gibi kolumu tutan Felix'i sertçe ittirip Jisung'un girdiği sokağa doğru koşmaya başladım. Felix'in arkamdan geldiğini topuklu botlarının sesinden anlayabiliyordum. Sokağa girdiğim gibi Jisung'u kenarda sıkıştırıp dövenlerin üstüne atladım. Birini dövmeye başladığımda diğeri  korkudan kaçmıştı. Onları dövebileceğimi biliyorlardı çünkü.. Nefeslenmek için durduğumda altımdaki de benden kurtulup hızla kaçmıştı daha doğrusu kaçmasına izin vermiştim çünkü işim onlarla değildi.

Biraz nefeslenip Jisung'a döndüm. Felix çoktan onu kaldırmış sıkı sıkı tutuyordu.
"Jisung sen iyi misin?" Koşarak Jisung'a sarıldım. Ona bir şey olacak diye o kadar çok korkmuştum ki.. Jisung'un kollarını boynumda hissedince sarılmamı sıkılaştırdım.
"İyiyim ben Hyunjin, iyi olmaya çalışacağım." Sesindeki titreme içimi ürpertirken aklıma Minho piçi gelmişti.

Jisungdan ayrılıp Jisung'u Felix'in kollarına bıraktım.
"Benim halletmem gereken ufak bir iş var." Felix'e söylediğim ile Felix kafasını salladı.
"Jisung bende, ona pansuman falan yaparım." Jisung gerek olmadığına dair bir şeyler gevelerken oradan hızla ayrıldım. O şerefsizi bulmam lazımdı.

Bol bol yorum atarsanız çok mutlu olurum. Oy atmayı unutmayın!💘
Sizleri seviyorum~ ♡'･ᴗ･'♡