Söz Ver (Tamamlandı)

23. Kanunlardaki Boşluğun Verdiği Güç

Talk Talk - Such A Shame 

Fidan, uzun zamandır olmadığı kadar huzurlu hissettiğini düşünürken mutlulukla gülümsedi. İzlendiğinin farkında olmadan keyifle alışverişini tamamladı. İşini bitirince eve geri dönmek için abisiyle birlikte kullandıkları arabaya bindi. Binalardan ve trafikten uzaklaşırken uçsuz bucaksız bahçeleri imrenerek izleyen Fidan, bir anda arabasının önünü kesilince aniden fren yapmak zorunda kaldı. Önce ne olduğunu anlamadığı için şaşkın şaşkın etrafına bakındı. Arabadan inen adamı gördüğü anda ise korkuyla çantasına doğru uzandı.

"Yerinde olsam böyle bir hataya düşmezdim."

Fırat'ın sesiyle tepeden tırnağa ürperen kadın titreyen sesiyle "Biz ayrıldık hala ne istiyorsun benden?" dedi. Fırat, korkudan yüzü bembeyaz olan kadına baktı.

"Eskiden beni görünce heyecandan yüzün kızarırdı. Oysa şimdi korkudan bembeyaz kesilmişsin."

"Bir daha gelmeyecektin. Neden verdiğin hiçbir sözü tutmuyorsun?"

Genç kadının kolundan çekiştirip arabadan çıkartan Fırat, Fidan'ı kendi arabasına doğru sürüklemeye başladı. Fırat'ın yardımcısı ise hemen Fidan'ın kullandığı arabaya yöneldi. Fidan, hiç beklemediği bir anda karşısına çıkan adam yüzünden tamamen alt üst olmuş haldeydi. Arabanın arka koltuğuna iteklenmesinden sonra Fırat da hemen yanına oturdu.

"Sür!"

Fırat'ın diğer yardımcısı hemen arabayı çalıştırıp daha önceden belirledikleri yere doğru hareket etti. Sapa bir yere geldiklerinde Fırat, Fidan'ın kullandığı arabanın da yanlarına yaklaşmasıyla şoför mahallinde oturan adamına "Çevreyi kolaçan edin," dedi. Fidan, başını eğip titreyen ellerini bakarken Fırat, aniden kızın saçını kokladı.

"Seni ne kadar özledim bir bilsen."

Fidan korkudan olduğu yerde büzüşürken Fırat, aniden kadının saçlarını çekti.

"Benim karım fahişeler gibi direk dansı kursuna mı heves etti? Seni biraz serbest bıraktım diye namusu mu iki paralık edebileceğini mi sandın? Birileri seni görüp, Fırat'ın karısı pavyon karıları gibi olmuş dese neler olacağını hiç düşünmedin mi sen?"

Fidan, kendini kurtarmak için çırpınmaya başlayınca Fırat oldukça sert bir şekilde kadının saçını çekti.

"Rahat dur! Asabımı bozma benim."

"Ben, senin karın değilim. Ben, hiç senin karın olmadım."

Fidan, ağlamamak için kendini zor tuttu.

"Sen, benim karımsın. Benim namusumsun."

"Senin karının adı Özge'ydi. Senin olmayan namusunu da iki paralık eden karındı. Ben değilim. Bir hesap soracaksan seni aldattığı için git ona sor."

"Ömür boyu bu hatamı yüzüme vuracaksın değil mi?"

Fidan, saçlarını kökünden koparacak gibi çeken adamın dedikleriyle ağlamaya başladı.

"Senin hatan basit bir hata değildi. Neden bunu anlamıyorsun artık? Sen, bana verdiğin sözleri teker teker çiğnedikten sonra bana neyin hesabını soruyorsun? İkimizden birimiz ölmediği sürece beni rahat bırakmayacaksın değil mi? O zaman öldür beni. Öldür!"

"Bana bir şans vermen için sabırla bekliyorum. Ölüm yok. Ne senin için ne de benim için ölüm yok."

"Dünyadaki son adam sen kalsan bile dönüp bakmam ben, sana. Senden kurtulmak için ölmem gerekiyorsa durma öldür."