Söz Ver (Tamamlandı)

11. Bir Hiç İçin

Fırat, deli gibi kullandığı arabanın sarsıntıları sonucunda Fidan'ını ne kadar canının yandığının farkında bile değildi.

"Her şey benim yüzümden oldu. Gereken ilgiyi göstermedim. Ne için ha, ne için?"

Aniden fren yaptığında Fidan ve Ayşe de öne doğru savruldu. Acıyla inleyen Fidan, kendine öldürecek gibi bakan Fırat'ın kafasından hiç iyi şeyler geçirmediğinin farkında olarak tek kelime etmedi. Dikiz aynasından kendisine bakan Fırat'ın "Hepsi senin yüzünden," sözüyle Fidan bir kez daha kırıldı. Artık bundan ötesi olmaz diyordu her seferinde. Oysa kendisiyle dalga geçen hayatın hazırladığı farklı ve yeni bir sürprizle daha da çok incindiğini anladığı her seferde nefesi kesiliyordu.

"Rahat durmadın sonuçlarına bak. Seninle evlendiğim güne lanet olsun. Allah şahidim olsun bir daha en ufak bir sorun çıkar seni hiç acımadan öldürürüm."

Fırat, ani bir kalkışla hiç konuşmadan eve kadar hızlı bir şekilde kullandı arabasını. Eve vardıklarında Ayşe'ye dönerek "Yardım et şuna," dedi. Hızlı adımlarla arkasına bile bakmadan eve doğru yürüdü. Arabadan inmeyen Fidan "Kabak yine başıma patladı," dedi.

"Paçaları tutuştu şerefsizlerin. Benim de adım Ayşe'yse aha bak şuraya yazıyorum, ortada bebek falan yok."

Fidan, Ayşe'nin yazdığı hayali yazıya bakarak güldü.

"Eğer sana bir kez daha el kaldırırsa..."

Fidan, Ayşe'nin elinden tutup "Abla eğer öyle bir şey olursa aramanı istediğim biri var. Bir sıkıntı olmazsa sakın arama. Ben sana her şeyi anlatacağım, ama bu evde iken olmaz," dedikten sonra Ayşe'nin telefonuna Komiser Selim'in telefon numarasını kaydetti.

"Artık içeri geçelim. Şimdi ağzından ateş saçarak gelir."

Fidan, Ayşe ile birlikte ağır adımlarla eve girdiğinde duyduğu cümle yerinden kıpırdayamadı. Kadriye Hanımın sözleri Fidan'ı dehşete düşürmüştü.

"Sen, dışarılarda gezerken o deli, karına saldırdı. Kızın odasına girmiş gece. Özge ağlayarak odama geldi. Seni aradık çocuklar dışarıda olduğunu söyledi. Bebeğinin ölümü için git, o deliyi suçla. Özge'yi korkutmuş. Ağzı var dili yok diye yeğenimi sahipsiz mi sandın Fırat?"

Fırat, dün gece Fidan'la olduğunu bilmese çok kolay inanacağını bu sözlerin yalan olduğunu bildiği için düşüncelerini toplamakta zorlanıyordu. Kadriye Hanım ise Fırat sustukça her şey istediği gibi gidiyor sandığı için bire bin katarak konuştukça konuştu.

"Burada duracağına gidip hesap sorsana Fidan'a. Bizim acımız bize yeter diye gidip bulaşmak istemedim. Zaten bize bir laf söyletmiyorsun."

Kadriye Hanım yüksek perdeden konuşmasına devam etti. Ta ki Ayşe'nin desteği ile içeri giren Fidan'ı görünceye kadar. Kadriye Hanımın bir anda susması ile birlikte Fidan "Devam edin Kadriye Hanım," dedi.

"Neden konuşmuyorsunuz?"

Yukarıda odada olduğunu iddia ettiği Fidan'ın dışarıdan gelmesi ile birlikte yaşlı kadın bocaladığı için sessiz kaldı.

"Fırat, bir kez olsun esip gürlemeden beni dinle. Burada bir şeyler dönüyor. Bunu anlamak için Özge'nin yanına gidelim."

Fidan'ın oldukça yumuşak tuttuğu sesi ile girdiği transtan çıkan Fırat, kolunda duran genç kadının eline baktı.

"Oğlum, bu kadının aklını karıştırmasına izin verme."

Elini kaldıran Fırat "Sen hiç konuşma Kadriye Hanım," dedi. Daha sonra Özge'nin odasına doğru yürüyen adamı Fidan ve Ayşe de takip etmeye başladı.