Ruh Eşim{24} İyikimsin

408 23 15
                                    


Carla Morrison  🎶🎵 Disfruto 🎶🎵

Keyifli okumalar ❤

Üzerimde pijamalarımla gökyüzündeki yıldızların şahitliğinde hiç beklemediğim bir anda aldığım evlilik teklifi ayaklarımın yerden kesilmesine, bulutların üzerinde uçuyormuş hissine kapılmama neden olmuştu.

Evlilik teklifini kabul etmiş olmama rağmen parmağımda taşıdığım bir yüzük yoktu. Bu teklif benim için olduğu kadar Sinan için de sürpriz olmuştu. Herşey bir anda gelişmişti. Yüzük gibi önemsiz bir sembole de gerek yoktu. Önemli olan verilen sözlerdi yüreklerdeki duygulardı.

Sabaha karşı günün en serin saatlerinde, ıssız kasaba sokaklarında sessizlik hakimken eve dönmüştük. Sinan herşeyin yolunda olduğuna emin olmadan penceremin önünden ayrılmadı.

Dönüş yolunda Sinan'a

"Kemoterapi tedavisi ne zaman başlayacak?" diye sorduğumda

Tedaviyi kendi isteğiyle ertelediğini söyledi. Bunu duyduğumda gerçekten çok öfkelenmiş olsam da birkaç gün daha tedaviyi ertelenmesine karşı çıkamadım. Her ne olursa olsun hayat onun hayatıydı. Haklıydı adil bir mücadele değildi bu. Her gün biraz daha güçsüz kalacaktı bu süreçte.

Birkaç gün içinde önceden hazırlanmış olduğu eğitim için güçlü olması gerektiğini söyledi. Öğrencileri onu daha iyi görsünler istiyordu. İki günlük kısa bir fotoğraf eğitimi verecekti. Bunun için aylar önce rezervasyon yaptırmıştı fotoğrafçılık eğitimi almak isteyen öğrenciler.

Beni her zaman olduğu gibi derin bakışlarıyla etkisiz hale getirip bu erteleme için onayı almıştı.

•. •. •.

Neredeyse tüm gece göl kenarında Sinan ile birlikte dans edip yıldızları izlediğim için gün doğumunda gözlerimi açamadım. Daha çok uyumak istiyordum.

"Meltem! Öğlen oldu bu neyin uykusu?"

Annemin sesi sanki kilometrelerce uzaktan geliyordu.
Güçlükle gözlerimi araladığımda bunun nedeninin başımın üstündeki yastık olduğunu anladım.

"Hasta mısın yoksa?"

"Sadece uykum var. İzin ver biraz daha uyuyayım" diye adeta yalvardım anneme.

"Hayır kızım kalkman gerekiyor."

"Anne lütfen. Bugün pastaneyi biraz geç açayım."

"Hadi Meltem kalk artık. Hem bugün zaten pastaneyi açmayacaksın." diyen annem yastığı başımın üzerinden aldı.

"İyi ama neden?" dedim gözlerimi endişeyle aralayarak. Yine neyin içine sürüklenecektim. Neydi beni bekleyen tehlike

"Yaprak ve Fatih hepimizi yemeğe davet ettiler. Biliyorsun düğünden sonra gelin ailesini yemeğe davet eder."

"Biz ne alaka? Anne babası gider o davete!"

"Ahiret sorusu gibi ne çok soru sordun! Kız bir güzellik yapmak istemiş tanıdık birkaç kişiyi davet etmiş."

"Bitmedi şu törenleriniz düğün ritüelleriniz!" diye homurdanarak yataktan kalktım.

Birde yemek çıkmıştı. Ben tüm günümü Sinan ile geçirmek istiyordum. Tabi ki birkaç fincan kahve yardımıyla ayıldıktan sonra.

•. •. •.

Akraba kontenjanı her konuda olduğu gibi yine devreye girdi ve Yaprak'a yardım etmek için herkesten önce Fatih ve Yaprak'ın evindeydim. Yemekler, tatlılar, ikramlıklar...herşey tek tek hazırlandı.

RUH EŞİMWhere stories live. Discover now