2.Bölüm Yara

33.3K 1.1K 301
                                    

"BursinlsMyWorld" bölüm senin canım Kış Masalına olmadı buraya kısmetmiş.Umarım beğenirsin❤️Multimedyayı dinlemeden okumayın şiddetle tavsiye ederim.

"Binlerce fit yüksekteyiz. Uçağın küçücük camından dışarı bakarken birden içim ürperdi. Bulutların üzerinde o kadar yükseklikte saatlerdir uçuyoruz. Kocaman uçak dünyadan bakıldığında bir zerre gibi görünüyor. Bindiğimizden beri onlarca soru ve cevap beynimi kemiriyor. Uçak düşse benim ve diğer yolcuların kurtulması neredeyse sıfır ihtimal. Yağmur hiç takmıyor ya da öyle görünüyor. Uyudu uyandı yemek yedi, habire konuşuyor mesleğinden dolayı olsa gerek. Dinliyorum ,dinliyor gibi görünüyorum çünkü niye gittiğimizi hâlâ anlayamadım ki kafamı toparlayamıyorum. Benim İngilizcem gayet iyi ,keza Yağmur'un da öyle. Düşünme Zeynep bırak gitsin diyorum olmuyor. Galiba ben bu hayata soru sormak için geldim diyorum bazen.

"Yağmur ne kadar neşeli bir kız. İmreniyorum. Herkesle kaynaşabiliyor. Bir bakıyorum kırk yıllık dost gibi konuşuyor. Beni de çekmesi cabası ,o kadar lafımı yedikten sonra hâlâ benimle arkadaş kalması çok enteresan. Ben olsam basardım tekmeyi görüşmezdim. Tek kusuru Mehmet amcamın Yağmur'u aşırı korumasından dolayı diye düşünüyorum; erkeklere biraz zaafı var. Nerede yakışıklı bir erkek görse kendini kaybediyor ve onunla tanışmak için ya da kendini fark ettirmek için olmadık şeyler yapıyor. Korkarım birgün başına iş açacak.

"Kokpitten gelen sese kulak veriyor herkes benim gibi.İnişe geçiyormuşuz. Talimata uyup kemerimizi bağlıyoruz.

Nihayet saatlerdir bulutların üzerinde uçtuktan sonra ,karaya inmek biraz rahatlattı beni. Bilmediğim bir ülke ilk kez geliyoruz. Bizi almaya Selim diye biri gelecekmiş Mehmet amcam sıkı sıkı tembih etti. Selim abiniz gelmeden bir yere ayrılmayın diye. Nereye ayrılabiliriz ki ? Bilmediğimiz bir yer burası. Havaalanında oturduk bekliyoruz. O etrafına bakarken kendine bakanlara gülümseyip başıyla selam veriyor. Bana çok garip geliyor bu kızın bazı hareketleri. Elimde telefonum internete girdim nerde kalacağız ?Dil eğitimi alacağımız yer neresi ? Kendimce tanımaya çalışırken "Yağmur ! Zeynep!" sesiyle ikimizde sesin geldiği yere baktık. Elli yaşlarında bir adam kır saçlı, hafif toplu ,bizim yanımıza geliyor:

"Hoşgeldiniz, sen Yağmur sen Zeynep olmalısın ikinizin küçüklüğünü biliyorum. Ne kadar değişmişsiniz büyüyüp güzelleşmişsiniz. Hele Zeynep sen aynı an... Ee  sen aynı duruyorsun kıvırcık saçlarından seni tanımamak mümkün değil. Eveet yolculuğunuz nasıl geçti ?"

"İlk kez gördüğüm bir adam ama küçüklüğümüzü biliyor. Yüzüne baktım dikkatle hiç bir şekilde tanıdık gelmedi. Dayanamayıp konuşmaya başladım.

"Hoşbulduk. Yolculuğumuz güzel geçmedi çok sıkıcıydı. Saatlerdir uçuyoruz ve hemen gidelim muhabbet edecek durumda değiliz, değilim!"

Yağmur bozuldu hemen kendini attı ortaya her zamanki gibi:

"Selim abi hoşbulduk. Siz Zeynep'in kusuruna bakmayın çabuk sıkılır o her şeyden. Ben hatırlayamadım sizi ama siz bizi biliyorsunuz. Neyse gidelim artık siz de beklemişsinizdir bizi."

Selim denilen adam yeni fark etmiş gibi süzmeye başladı beni baştan aşağı. Hiç şaşırmadım nedense!Bozuldu da biraz ama bu boğucu yerde daha fazla kalmak istemiyorum. Bavulumun kulpunu çekip çıkışa doğru yürümeye başladım bir an önce dışarı çıkmam lazım. Selim ve Yağmur peşimden koşarcasına geliyorlar kaçıyorum sanki! Selim'in gösterdiği arabaya bindik birlikte. Direksiyona kendi geçti. Uzun yıllardır burada olmalı ki gideceği yeri gayet iyi bildiği belli. Hiç tanımadığım bir ülke çok garip bir duygu burada olmak. İnsanlar farklı caddeler ,sokaklar çok farklı. Derin bir iç çektim. Galiba İstanbul'u özledim ben şimdiden. Yağmur önde konuşuyor hiç susmadan. Selim arada dikiz aynasından bana bakıyor uzaylı görmüş gibi. Hiç sevmedim bu adamı tip !

SİYAHIN ÖTEKİ YÜZÜ "KİTAP OLDU" 4. Baskısıyla raflarda" #wattys2015 Where stories live. Discover now