Ayrıca bizim yüzümüzden diğerlerinin gergin olmasını da istemiyordum.

İşte böyle de olgun bir insandım.

"Hoş buldum." dedi gülümseyerek.

"Nasılsın?"

"İyiyim, sen?"

"İyiyim."

Ortalık biraz daha gevşek olduğunda diğerleri de açılıp konuşmaya başlamıştı neyse ki.

Kendimi daha az kötü hissediyordum. Aurora ve Luke ile konuşurken onların yüzüne bile bakmıyordum. En azından şimdilik umrumda değillerdi.

Harry'nin sürekli beni incitmesine göz yumamazdım. Ne yaptığının farkına varması gerekiyordu. İstediği zaman güzel şeyler söyleyip istemediği zaman görmezden gelebileceği biri olamazdım.

Bu konuda üstündeki otoritemi sağlamam lazımdı. Yoksa asla akıllanmayacaktı.

Asla akıllanmazsa da asla beraber olamazdık. Her şeye rağmen bunun olmasını istemezdim sanırım.

Görmezden gelme uğraşlarım işe yaramış olmalı ki mutfağa gidince peşimden geşmişti.

Yani umarım düşündüğüm sebep için gelmiştir.

Karşıma dikildiğinde "Ne var Harry?" dedim.

"Mia ile barıştın mı?"

Ne yani amına koyayım, merak ettiği şey bu muydu?

"Düşününce yaptığı şeyin sikimde olmadığını fark ettim." diye açıkladım.

"Güzel bir karar olmuş." Başımı salladım.

"Diyeceğin başka bir şey yoksa içeri geçeceğim."

Gerçi ne diyebilirdi ki?

Diyebileceği her şeyi dört gün önce demişti. En fazla bir özür daha dilerdi o kadar.

"Benimle konuşmuyor musun?"

"Konuşuyoruz ya."

"Bundan bahsetmediğimi biliyorsun." dedi.

"Harry, ben seninle konuşurken bile gerçekten konuşuyormuş gibi hissetmiyorum. O yüzden saçma sorular sorma."

İçeri geçeceğim sırada kolumu tuttu.

"June, yapma böyle."

Amına koyayım Leonardo Dicaprio'nun peşinsen koşsam şimdiye tavlamıştım. Çektiğim çileye bak ya.

"Harry, bir karar ver artık tamam mı? Sadece siktiğimin bir tane davranışının arkasında dur ve bende nasıl davranmam gerektiğini anlayayım."

"Dört güne karar aramız iyiyken Mia ile barışman için konuşmam mı düşüncelerimde değişikliğe yok açıyor?"

"Sorunun Mia ile barışmam olmadığını biliyorsun."

Kollarımı birleştirmiş ona bakıyordum ki mutfağa Aurora girdi. "Sonra konuşuruz." dedikten sonra onu mutfaktan postaladım.

"Barıştınız mı?"

Aurora çekmecelerden bir şeyler çıkarmaya başladı. Tahminimce soğuk kahve yapacaktı.

"Hayır."

"Neden?" Omuz silktim.

"Bilemiyorum, artık onu anlamakta zorlanıyorum. Muhtemelen o da beni anlamakta zorlanıyor." Başını salladı. O kahveyi hazırlarken bardakları çıkardım.

fuckmates | stylesWhere stories live. Discover now