SESSİZ GÖZYAŞLARI ✓ [TAMAMLANDI]

∆ ¶ ~ 27 ~ ¶ ∆

Hoşgeldiniz :)

Dün akşam yayınladığı yeni kurgunun tanıtımını okuyarak fikirlerinizi belirtir misiniz?

Yıldızın içini doldurmayı unutmayın...

İyi okumalar.

••••••••••••••••••

Bade, Arel ve İlker'in kayıp ablalarını öğrendiği günden bu güne dört gün geçmişti. Akşam Arel'in ailesinin evine gideceklerdi.

Bade'nin dileği yemeğin güzel geçmesi olurken, Arel'in dileği Bade'nin üzülmemesi idi.

Akşam olduğu zaman, Arel çoktan hazırlanmış olan Bade'yi alarak yollarını ezbere bildiği villaya sürdü.

Bade elleri titrerken Arel'e bakıp "Ben buraya ait değilim." dedi.

Arel kaşlarını çatıp "Sana kaç kez söyleyeceğim. Ben seni sen olduğun için seviyorum, sen de beni ben olduğum için sevemez misin? Diğer her şeyi boş vererek."

Bade "Bende seviyorum ama bunlar çok fazla..."

Arel, Bade'ye sus işareti yapıp "Deme şöyle, ben senin kalbinden başka kalpte yeşermek istemiyorum. Bana bakan tek kişi sen ol istiyorum. Bunlar fazla diyerek lafı dolandırma artık."

Bade "Bende istiyorum ama..."

Arel yine Bade'yi susturmuştu. "Paramın olması mı tek sorunun?"

Bade başını yere eğip "Korkuyorum, sen de bir gün baban gibi düşürsen, o gün ne olacak?"

Arel "Öyle bir gün gelmeyecek."

Bade bu kesin cevap karşısında kısa bir süre başını kaldırıp Arel'in gözlerine bakmıştı. Başını tekrar eğecekken Arel çenesinden tutup buna engel olmuştu.

"Eğme başını... Hadi içeriye girelim."

Arel arabadan inip Bade'nin kapısını açtı. Bade yavaş adımlar ile arabadan inince Arel, Bade'nin beline elini yerleştirerek yürümeye başladı.

Kapıya yaklaştıkça Bade'nin titrediğini hissediyordu. Kapının tam önünde durup "Ben yanında iken kimse sana bir şey diyemez."

Bade belli belirsiz kafasını salladığı zaman kapıyı çalmıştı. Kapıyı açan temizlikçiye teşekkür ederek içeriye girdi.

Babası, Annesi ve abisinin masada oturarak onları beklediğini gördüğü zaman adımlarını o tarafa yöneltti.

Masaya oturdukları zaman Arel'in babası afiyet olsun diyerek yemeğini yemeye başladı. Bade bir kaç bir şey atıştırdıktan sonra elinde ki çatal ve bucağı tabağının kenarına nazikçe bırakmıştı.

Arel'in annesi "Kızım çok az yedin. Zaten çok zayıfsın biraz kilo al."

Arel'in babası direk lafa girmişti. "Bırak, formunu korumazsa nasıl oğlum gibi adamları davlar!"

Arel "BABA!" diye sesini yükselttiği zaman Bade konuşmaya başladı.

"Asılsız bir suçlamada bulunuyorsunuz... Benim paramın olması ya da olmaması oğlunuzu sevemeyeceğim anlamına gelmiyor!"

Arel sessiz kalıp Bade'nin kendini savunmasına gurur duyar şekilde baktı. 'İşte benim güçlü kadınım.' diye kalından geçirdi.

Arel'in babası oturduğu yerden sert bir şekilde kalkarken "BANA KARŞI MI GELİYORSUN SEN!" diye hiddetle bağırdı.

Bade de sessiz kalmamıştı bu sefer. Artık biliyordu sessiz kalsa daha çok üstüne geleceklerini, kendini savunması gerekiyordu yoksa onu ondan başka kimse savunmazdı.