∆ ¶ ~11~ ¶ ∆

3.9K 114 202
                                    

11. Bölüme hoşgeldiniz.

Lütfen destek olun.  Emek var, bir oyu çok görmeyin. İlginize teşekkür ederim ;)

İyi okumalar...

•••••••••••••••••••••••••••••••••••••

İrem ve Doğan'ı geçirdikten sonra Bade direk odasına yöneldi ama Atlas onu durdurup "Neden kabul etmedin ilk?" diye sordu.

Bade defterine "Alışveriş yapmayı sevmiyorum." diye yazarak gösterdi. 

Atlas sadece kafasını sallamıştı. Bade de direk odasına kaçtı. 

Atlas salonda ki iki kişilik kanepeye oturdu. Başını elleri arsına alarak düşünmeye başladı. Babasının amacını anlamaya çalışıyordu. Neydi amacı onu bu kızla evlendirerek ne yapmaya çalışıyordu?

Yavuz bey de biliyordu Bade'nin zarar göreceğini. Her şeyi bile bile ateşe atmıştı, her zaman olduğu gibi yine bencilce davranmıştı.

Bade zaten sevgi görmemiş biriydi. Gelecekte sevilecek olabilme umudunu almıştı elinden. Bunu yaptığına da hiç pişman olmamıştı.

Bade, Atlas ve Yavuz beyin oyunundaki bir piyondu. Acımasızca kullanılan bir piyon. 

Onun tadamadığı mutluluğu bile elinden alan bir oyun. Bu oyunun kazananı sadece bir kişi olacaktı.

Onun dışında herkes bir şeyler kaybedecek, acılar çekecekti. Bu acımasız oyun sadece bir kişiye bir şeyler kazandıracaktı.

Oyunda acımasızca kullanılan piyon, bu oyun bitiği zaman sah mat yapacaktı. 

Bu oyunu ne Yavuz bey kazanırdı, ne Atlas. İkisi de yaptığı kötülükler içinde boğulacaktı. 

Bade artık bu oyunun içindeydi. O bu oyundan çıkınca bir şeyler kazanacak tek kişiydi.

2 GÜN SONRA;

Bade ve İrem alışverişe çıkmışlardı. İrem sürekli elbise denerken Bade etrafa bakıyordu. Baksa bile parası yoktu ne ile alacaktı?

En kısa zamanda işe girmesi gerekiyordu. Yoksa hiç bir ihtiyacını karşılayamazdı. 

İrem giydiği kırmızı elbise ile Bade'nin önünde durup "Nasıl olmuş?" diye sordu. Bade baş parmağını yukarıya dikmişti. İrem kendi etrafında bir kaç tur dönerek "Bunu alıyorum." 

Bade ve İrem mağazadan çıkıp bir kafeye gittiler. "Bade ne içersin?" diye sormuştu İrem.

"Ben bir şey içmek istemiyorum." yazarak gösterdi. 

İrem kaşlarını çatıp "Sabahtan beri geziyoruz en azından susaman gerekirdi." sitemle konuşmuştu. Sonra "Sen bilirsin." diyerek garsonu çağırdı.

İrem konuya nasıl gireceğini düşünüyordu. Bu konuya nasıl girilirdi ki?

"Bade." Bade'nin dikkatini kendine çekince konuşmaya başladı. "Atlas, sana kötü mü davranıyor?"

Bade bunu anlatamayacağını biliyordu. Ne kadar iyi biri gibi gözükse bile Atlas'ın arkadaşıydı. Bu yüzden olumsuz anlamda kafasını sallamıştı.

"Size geldiğim zaman bacağını çok sert sıktı. Yalan söyleme bana." Bade yine olumsuz anlamda başını sallayarak defterini aldı.

"Bacağımı çok sıkmadı. Ben bir kaç gün öncesinde düşmüştüm o yüzden acıdı." yazıp göstermişti.

SESSİZ GÖZYAŞLARI ✓ [TAMAMLANDI]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin