∆ ¶ ~10~ ¶ ∆

4.1K 125 112
                                    

10. Bölüme hoşgeldiniz :)

Nasılsınız?

Biraz ilham konusunda sıkıntı yaşıyorum. Sadece bu kitabım için geçerli değil öteki kitabımda  da yaşıyorum.

Yani bölümler geçgelirse bıraktı yazmayı diye düşünmeyin.

Oy ve yorum gelmiyor bu yüzden de hevesim kırılıyor. 20 okuma 3 oy geliyor.

Emek var arkadaşlar bir yıldıza basmak ne kadar zor olabilir taş çatlasa 10 saniye.

İyi okumalar....

•••••••••••••••

Atlas ve Bade boş olan bir masaya oturmuşlardı.

Atlas, Bade için meyve suyu istemişti. Kendine de bir kahve istemişti. Siparişler geldiği zaman Atlas konuşmaya  başladı.

"Öncelikle seni buraya getirdi diye heveslenme." demişti sinirli bir tonda Bade sadece kafa sallamıştı.

"Benim çocukluk arkadaşım ile tanışacaksın eğer onu üzecek tek kelime etmeyeceksin!" biraz durup "Doğru sen konuşamıyordun değil mi? Hareketlerine dikkat edeceksin." demişti tıslarcasına.

Bade usul usul kafasını sallamıştı. "Seni buraya neden getirdim biliyor musun?" diye sormuştu.

"Sadece bunu demek için getirmedim." demiş "Eve kendin döneceksin. İrem ile benim arama girmene ceza olsun." diyerek sert bir şekilde ayağa kalkmış ve kafeden çıkmıştı.

Bade dolu gözleri ile etrafına bakmıştı. "Neden yapıyor bunu ben ona ne yaptım?" diye düşündü.

Kafeden çıkıyordu ki garson yanına gelmişti "Hesabı ödemediniz." demişti Bade'ye acır gibi bakarak.

Bade'nin yanında para yoktu daha doğrusu hiç parası yoktu. Defterini çantasından alıp "Yanımda para yok, bulaşık yıkayarak ödeyebilir miyim?" yazmıştı.

Garson biraz düşünüp "Patrona söylemek lazım." demişti. "Beni takip et." diyerek onu bir odanın önüne getirmişti.

Adam kapıyı çalıp içeriye girmişti. Patron bir Bade'yi getiren adama bir de Bade'ye bakıyordu. 

"Efendim bu hanım efendinin yanında parası yokmuş. Bulaşıkları yıkayarak ödemeyi teklif ediyor."

Adam bir süre Bade'yi süzüp "Tamam." demişti.

Bade iki saat çalışınca salmışlardı. Parası olmadığı için yürüyerek gidecekti.

'Bu kadar yolu nasıl yürüyeceğim?' diye düşündü. 

İki saattir bulaşık yıkıyordu ve kolları ağrımıştı. Dinlene dinlene eve gitmeye başladı. 

Saat yediye gelirken eve anca gelebilmişti. Zili çalıp kapının önünde beklemeye başladı. 

Atlas evde sinirli sinirli Bade'yi bekliyordu. Yolun uyuşuk uyuşuk yürüyen biri için bile dört saat süreceğini biliyordu. Bu saatten tam iki saat önce gelmiş olması gerekiyordu.

Zil çaldığı zaman kapıyı hızla açmıştı. Bade'yi gördüğü gibi sertçe içeriye çekmişti. "NEREDE KALDIN? SÜRTÜKLÜK YAPMAYA MI GİTTİN! TABİ BIRAKTIM DIŞARIYA HEMEN SÜRTÜN BİRİLERİ İLE DEĞİL Mİ!" diye bağırmıştı.

Bade defterini açıp "Param yoktu ben de orada çalışarak ödedim. Ben sürtük değilim." yazmıştı. Atlas yazıyı okuyup doğruluğunu anlamak için Bade'nin gözlerine baktı.

SESSİZ GÖZYAŞLARI ✓ [TAMAMLANDI]Where stories live. Discover now