∆ ¶ ~ 19 ~ ¶ ∆

3.3K 99 63
                                    

19. Bölüme hoş geldin :)

Canım sıkılıyordu, ben de bölüm yazıp atayım dedim, iyi yapmış mıyım ?

Destekleriniz bekliyorum hepinizi çok seviyorum.

iyi okumalar...

..............

Atlas, Arel'e karşılık vermeye çalışsa bile verememişti. O suçunu Bade'ye karşı işlemişti. Başkasının ona böyle bir tepki ile yaklaşmasına izin vermezdi.

İrem, güvenliğin önüne ilerleyerek. Güvenliğe olayı kısa bir şekilde izah etmişti. Güvenlik onları ayırırken İrem, Bade'nin odasına çıkmaya başladı.

Bade'nin odasının önüne geldiği zaman  kapıyı çalarak içeriye girdi.

Bade, acılan kapıya korku ile bakarken, İrem'in içeriye girmesi ile derin bir nefes almıştı.

İrem, Bade'ye yaklaşarak "İyi misin? Ben senin olayları sonradan öğrendim. Yoksa benim eve gel derdim. Zaten iyileştiğin anda benim evime geliyorsun. İtiraz etmeye hakkın yok."

Bade sadece ellerine bakıyordu. Bir süre sonra eline kağıt alarak "Ben Atlas'ı görmek istemiyorum. Bu yüzden olmaz." yazdı.

İrem gözlerini büyütüp "Sence ben, onu sana yaklaştırır mıyım?" diye sordu.

Bade "O gelir, bu gün buraya da geldi. Ben Arel ile kalmak istiyorum." yazdı.

İrem yazıyı okuduktan sonra "Şu Atlas'ı senin için döven çocuk mu?" İrem ağzından kaçırdığı şey ile ağzını tutmuştu.

Bade korku ile eline kağıdı alıp "Arel iyi mi?" yazmıştı.

Ayağı kırıldığı için doğru dürüst hareket edemiyordu. Yataktan çıkıp bir süre yürüyebilse bile beli bir süre sonra yere düşüyordu o yüzden sormayı tercih etmişti.

İrem "Valla bence onu değil Atlas'ı sormalısın. Çocuğun perti çıktı, baya değer veriyor sana." demişti.

Bade, Arel'in iyi olmasına sevinmişti. Atlas onu alakadar eden biri değildi. Onun duygularını zamanında önemsemeyen birini düşünmüyordu.

En yakın zaman da Atlas hakkında suç duyurusun da bulunmayı düşünüyordu.

Elindeki kağıda, "Ben Atlas hakkında suç  durusun da bulunacağım." yazarak gösterdi. 

İrem, yazıyı okuduğu gibi ayağa kalkmıştı. Bunu kaldıramazdı, sevdiği adamdan nefret etmeye çalışıyordu ama hapse giresini kaldıramazdı.

"Bade lütfen öyle bir şey yapma. Biliyorum sana kötü şeyler yaşattı. Beni azcık sevdiysen yapma bunu lütfen." demişti gözünden düşüp çenesin yol alan bir damla göz yaşı ile.

Her ne olursa olsun sevdiği adam değişmemişti. Değişmeyecekti de kendi de biliyordu. Atlas'ı af etmemesinin ne kadar zor olacağını.

Karnı aç olduğu halde, annesin trip attığı için yemek yemeyen çocukların yaptığı gibiydi Atlas'a olan küslüğü.

Bir yerde pes edecekti ya da aç kalacaktı. Kim ne derse desin İrem'in en çok Atlas'a, Atlas'ın da en çok İrem'e ihtiyacı vardı.

Her aşk ikinci bir şansı hak ederdi. Doğru biliyorsunuz, her aşk ikinci bir şansı hak eder. İrem ve Atlas da hak ediyordu.

Onların aşkı yeniden doğuş gibiydi. İkisi de yanacaktı, İrem'in inadı yakacaktı onları. Yanıp kül oldukları zaman onların aşkı küllerinden doğacaktı.

SESSİZ GÖZYAŞLARI ✓ [TAMAMLANDI]Where stories live. Discover now