Taking Over Me [HoO X Reader ]

CHAPTER [1] - Waiting For Tonight \\ Leo Valdez

Öncelikle bu okuyucu ve hoo karakterleri arasında olduğu için "......" kısımlarını koymak zorundayım çünkü kesin bir ad koyamam. Yani gidipte bütün okuyucuların adını yazacak değilim. ( aslında bir düşününce..... o.O ) Neyse. İyi okumalar...

Ha, bu arada istek varsa alabilirim. Mesela bir karakterle kitap mı okumak ya da dans mı etmek istiyorsunuz? ( her şey olabilir) O zaman bana başvurabilirsiniz :D

Akşam düzenlenecek olan bir partiye davetlisiniz ve kavalyeniz de Ateşli Yaratık Leo Valdez. Masmavi gökyüzünde asılı kalmış sapsarı güneş tüm içinizi ısıtır, yaz rüzgarı yüzünüzü yalarken gecenin heyecanını şimdiden yaşıyorsunuz. Kızgın kumlarda oturmuş, sahilin çevresindeki kulüpten müzik sesleri gelirken yanınızdaki sudan bir yudum alıyorsunuz ve gökyüzünün mavisini çalmış denizin kudretli dalgalarını izliyorsunuz. Tam o sırada birisi adınızı sesleniyor ve siz o kişiyi görmek için arkanızı döndüğünüzde güçlü ve sıcacık kollar sizi sarmalıyor. Burnunuza motor yağı kokuları ve is kırıntıları gelince kalbiniz kıpır kıpır arkanızdaki kişinin kollarına sarılarak karşılık veriyorsunuz.

" Leo." diyorsunuz bir gülümseme eşliğinde ve sarılmanın verdiği hisle iyice mayışıyorsunuz.

Leo iyice boyun girintinize gömülerek tatlı bir öpücük konduruyor omzunuza.

" Seni çok özledim." diyor boğuk sesi ile.

Gözlerinizi kapayıp o anın tadını iyice çıkarıyorsunuz. " Ben de seni çok özledim." diyor ve Leo'nun ellerini kavrıyorsunuz. Ardından kulağına, " Bu gece için sabırsızlanıyorum." diye fısıldıyorsunuz.

Leo'nun yüzüne iyice bir gülümseme yayılıyor ve sizi sarhoş eden bir öpücük konduruyor yanağınıza. Çenesini omzunuza yaslayarak kahverenginin en güzel tonlarını taşıyan gözleriyle, gözlerinize bakıyor ve adeta gözleriyle gülümsüyor size.

Dudaklarını tekrar teninize değdiriyor ve kokunuzu sizi çeker gibi iyice içine çekiyor. Sizi sarmalayan kolları gevşediğinde ona daha çok sarılmak istiyorsunuz ancak gitmesi gerektiğini bildiğiniz için bir şey yapamıyorsunuz. " Üzgünüm, meleğim. Gitmem gerek." diyor ve son kez yanağınıza bir öpücük konduruyor.

Ona aşkla bakarken öpücük göndererek veda ediyorsunuz Leo'ya. O da size veda ettikten sonra sahilden uzaklaşıyor. Arkasından bakarken denizin kokusunu içine çekiyor ve altınızdaki sımsıcak kumları kavrıyorsunuz.

Yaz mevsiminin getirdiği huzuru ve eğlenceyi yaşıyorsunuz o saniyelerde. Okuldan kurtulumuş, özgürlüğün getirdeği muntazam tatları deniyorsunuz tek tek. En sonunda güneş iyice teninizi ısırdığında, kalkmaya karar veriyor ve gerisin geri geldiğiniz yere gidiyorsunuz.

Evinize vardığınız vakit kendinizi yatağınıza bırakıyor ve gecenin getirdiği heyecanla uykuya dalıyorsunuz.

_____________________

Yatağınızın yanındaki komodinin üzerindeki alarm öttüğünde hızla uykunuzdan uyanıp, alarmı kapadıktan sonra aceleyle banyoya koşuyorsunuz. Güzel ve ferah bir duşun ardından banyodan çıkarak parti için seçtiğiniz elbiselere bakıyorsunuz. Ve seçtiğiniz elbise, kırmızı rengiyle göz kamaştıran harika bir parça. Elbiseye bakarken neden özellikle kırmızı seçtiğiniz geliyor aklınıza. Kırmızı seçmiştiniz, çünkü Leo'nun en sevdiği rengin kırmızı olduğunu biliyorsunuz.

Elbiseyi üzerinize geçirdikten sonra saçlarınızı yana atıp, salık bir şekilde bırakıyorsunuz. Ardından aynanın karşısına geçerek makyajınızı yapmaya girişiyorsunuz. Önce kirpiklerinize far sürmekle başlıyorsunuz. Sonra eyelinerı elinize alıp, tamamlıyorsunuz. En sonunda bordo rengindeki rujunuzu sürdükten sonra kendinize iyice çeki düzen veriyorsunuz ve büyük bir sevinçle evden çıkıyorsunuz.