Bölüm - 22

32.8K 1.3K 192
                                    


Okuyan herkes buraya "❤️" simgemizi koyabilir mi?

Bölüm şarkısı; Cem Adrian - Mark Eliyahu - KÜL

Sorularınız için, canlı sohbetlerime katılmak için instagramdan: afroditt03 hesabını ve sualiipek hesabını takip edebilirsiniz 🌸

Seviliyorsunuz.

Ruhum ayaklanmış, elinde tuttuğu mızrakla yüreğime giden yolları deşiyordu

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


Ruhum ayaklanmış, elinde tuttuğu mızrakla yüreğime giden yolları deşiyordu. Zihnimin içinde yankılanan çığlıkların tetikleyicisi olan silahın korkutucu sesiyle boğuşuyordum dakikalardır.

Burnumun direğini sızlatıyordu kan kokusu. Gözlerimin önünden gitmiyordu Rauf'un parçalanmış boynu. "Kokuyor." Oturduğum koltuktan son hız kalkarak pencereye doğru koştum ve pencereyi açarak başımı camdan dışarı çevirdim.

Gitmiyordu kan kokusu. Üzerime yapışmış bir lanet gibiydi adeta. Kurtulamıyordum ben. Yıllardır içinde kaybolduğum cehennemden çıkamıyordum. Ruhumu prangalar altına alan geçmişim ellerini çekmiyordu yakamdan.

Neyin bedelini ödüyordum ben yıllardır? Ben kimin günahının affedilmesi için tanrıya sunulmuş olan bir kefarettim. "Kokuyor, kokuyor." Kaldırdığım ellerimi saçlarımın arasından geçirerek sıkıca asıldım ince tutamlara. "Lanet olsun buram buram kan kokuyor!" Gücümün yettiği kadar dudaklarımın arasından çıkan çığlığım bile susturamıyordu sesleri.

Patlıyordu mermiler teker teker. Sustu dediğim an baştan başlıyordu. Eziyet bitmiyor, vicdanım yakamı bırakmıyordu.

"Sus." Saçlarımın arasından duran ellerimi kulaklarımın üzerine kapatarak olduğum yere çöktüm. "Sus, yalvarırım sus!" Duvara dayalı olan alnımı kendime hakim olamayarak bulunduğu yere çarptım.

"Bade!" Belime dolanan kollarla ayağa kaldırılmıştım. "Kokuyor Behram kan kokuyor." Ellerimi kulaklarımdan çekeren başıma vurduğumda "Susmuyor sesler, susmuyor." diye bağırmıştım tekrardan.

"Tamam yavrum, gel buraya bakayım." Kollarının arasında döndürdüğü beni sımsıkı bastırmıştı göğsüne. Burnumdan ciğerlerime dolan mistik kokusu kasılmış vücudumu anında gevşetmiş, gözlerimi yorgunca kapatmıştım. "Eli kanlı bir katil oldum ben."

Belimde aşağı yukarı hareket eden elleri dudaklarımın arasından dökülen kelimelerle durmuştu. "Hala çok masumsun." Ilık nefesi saç diplerimi okşuyordu. Masum olduğumu hâlâ nasıl düşünebilirdi ki? Belinde duran kollarımı hızla ondan çekip göğsüne yerleştirmiş ve kendimi çekip çıkarmıştım kollarının arasından.

"Bak!" Havaya kaldırdığım ellerimi gözlerinin önünde doğrultarak konuşmaya devam ettim. "Parmak uçlarımdan akan, ruhuma bulaşan kan lekelerine bak. Bir katilin gözlerinin içine bak! Masum muyum ben?" Havada duran ellerimi son gücümle siyah gömleğinin örselediği göğsüne indirdim.

ME'VA / Kuğunun Ağıtı (askıya alındı.) Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin