Bölüm - 2

194K 4.6K 2.4K
                                    


Herkesin buraya " ❤️" bırakmasını rica ediyorum.

Kapının ağzında kaç dakikadır duruyorum bilmiyordum açıkçası. Ama şundan eminim ki içeri girip bu adamla iki dakika bile konuşmak istemiyordum.

" İçeri girmeyi düşünüyor musun ?" Katı ve gür sesiyle kaşlarım çatıldı ve tüm cesaretimi toplayıp içeri girdiğimde kapıyı da arkamdan kapatmıştım.

Yavaş adımlarla oturduğu masaya yaklaşıp, elimde duran dosyayı ona uzatmış ve "Asistanlık görüşmesi için gelmiştim." diyerek kendimden emin bir sesle konuşmuştum.

Uzattığım dosyayı elimden alıp, eliyle koltukları göstererek " Otur lütfen." demiş ve dosyamı incelemeye başlamıştı.

Uzun bir süre sonra " İyi şirketlerde ve biraz da zor patronlarla çalışmışsın, tanırım hepsini." konuşmaya başlamıştı Behram Bey. " Genç olmana rağmen güzel bir CV var. Her sabah benim evime geleceksin, beraber geçeceğiz şirkete." Dosyayı bana uzatıp, giymiş olduğu beyaz gömleğinin yakalarını düzeltip ayağa kalkmıştı.

Şaşkın gözlerle Behram Bey'e baka kalmıştım. Gözlerimi hızlı hızlı kırpıştırıp yerimden kalktığımda " Elmas Hanım'a telefon numaranı ve adres bilgilerini bir kağıda yazıp bırak. Akşam tüm program telefonuna mesaj olarak gelecektir." Bir bir yapılacakları anlatıp, saçlarını elleriyle düzelttiğinde aldığım nefes boğazımda takılı kalmış ve öksürmeye başlamıştım.

Lanet olsun sana Bade.

Allah aşkına ne oluyordu sana ?

Behram Bey hızlı adımlarla yanıma gelip, elini belime koyarak " İyi misin ?" demiş ve beni kalktığım koltuğa geri oturtarak, masanın üzerinde duran şişeyi dudaklarıma yaklaştırıp su içmeme yardımcı olmuştu.

Rezilsin sen Bade.

Elimi ' yeterli.' anlamında yukarı kaldırdığımda, şişeyi dudaklarımdan çekmiş ve önümde diz çökmüş, tekrardan " İyi misin ?" diye sormuştu. Küçük bir tebessüm edip başımı olumlu anlamda sallayıp "Teşekkür ederim." demiştim.

Behram Bey geri ayağa kalktığında, bende kalkmış ve " Ne zaman başlayacağım peki ?" diye sormuştum birden bire. Ellerini siyah kumaş pantolonun ceplerine sokup, derin bir nefes aldığında " Yarın başlayabilirsin." bezmiş bir şekilde yanıtlamıştı sorumu.

Kendini beğenmiş, pislik.

Ben bayılıyordum zaten sana.

Terli ellerimi iki yanımda yumruk yapıp, şirince gülümsediğim de " İyi günler." Diyerek odadan hızlı adımlarla çıkmıştım.

Hemen Elmas Hanım'ın yanına gidip bir kağıt, kalem istemiş, telefon ve adres bilgilerimi yazmıştım.

" Hayret, Behram Bey kolay kolay asistan beğenip işe almazdı." Elmas Hanım elini çenesine yaslamış ve bana ışıldayan gözlerle bakarak konuşmuştu.

Bu haline gülüp başımı iki yana salladığımda hiç bir şey demeden son kez göz atmıştım doldurduğum kağıda. " İyi yanından kalkmış herhalde." Gözlerini pörtlete pörtlete konuşup bir şeyler ima ediyordu.

Sevmiştim bu kadını. Komik biriydi ve samimiydi, en azından burada sinirden delirmeme engel olabilecek biri vardı.

Doldurduğum kağıdı Elmas Hanım'a uzatmış ve " Yarın başlayacakmışım. Ne yapmam gerekiyor ? Yani her gün uygulanan bir rutini var mı Behram Bey'in ?" Ard arda sorular sormaya başlamıştım.

ME'VA / Kuğunun Ağıtı (askıya alındı.) Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin