1| kabul

8.5K 962 695
                                    

selam!

İlk bölümle karşınızdayım evet. Bu kurgu neden bilmiyorum ama bir şekilde, sanki uzun zamandır istediğim bir kurgu gibi oldu. Oldukça içime sindi. Konu beni bağlıyor fakat yazıya dökebilecek miyim bunu zaman gösterecek. Umarım beğenirsiniz, sizi seviyorum💕

Medya: BTS - Black Swan

İyi okumalar

•••

Koşuyorum.

Canımı dişime takmış koşuyorum. Neyden, kimden kaçtığımı bilmiyorum, nereye gittiğimi bilmiyorum ama, koşuyorum.

Her yer karanlık, bir ormandayım. Önümü görmemi sağlayan tek şey ay ışığı. Arkamda bir şey var beni takip eden. Ne olduğunu bilmiyorum ama, korkuyorum. Her yerde sarmaşıklar var. Yüzüme çarpmaması için, elimi yüzüme siper ediyorum. Her adımımı atışımda yerden yükselen çatırtı seslerini umursamıyorum. Yaprakları ayaklarımın altında bir eziyete mahkum ediyorum. Tek yaptığım, tek umursadığım şey, beni takip ettiğini düşündüğüm şeyden kaçmak.

Sonra bir şeye takılıp tökezliyorum. Dengemi toparlayamıyor ve yeri boyluyorum. Nefes nefeseyim, yerde öylece duruyor ve soluklanıyorum. Tam o vakit, bir kahkaha sesi duyuyorum. Öylesine yüksek, öylesine içten bir kahkaha ki ağaçlarda pinekleyen kuşlar bir bir uçup kanat seslerini ormana yayıyor. Hemen ardından bir kahkaha daha atıyor, aynı ses. Fakat çok korkunç bir tınısı var. Sanki aynı anda üç kişi kahkaha atıyor gibi. Biri orta yaşta bir erkeğin sesi, biri ince sesli bir kadına ait, diğeri ise bir yaratığın çıkarabileceği kadar ince, tiz ve çatlak. Bu üç ses de aynı anda, aynı şekilde kahkaha atıyor. Sanki, bu üç ayrı ses de bir bedenden çıkıyormuş gibi planlı ve eş zamanlı.

O kadar korkunç ki bu kahkaha, kulaklarımı tırmalıyor, tüylerimi diken diken ediyor. Duyduğum adım sesleriyle ayağa kalkıyorum hızla. Yapraklar çıtır çıtır eziliyor. Ses gittikçe bana yaklaşıyor ve çok hızlı. Arkama bakmadan koşmaya başlıyorum. Sesler gittikçe yaklaşıyor ve kulaklarım uğuldamaya başlıyor. Kahkahayı atan o sesi tekrar duyuyorum sonra. ''Kaçma!'' diye bağırıyor bana, ama sinirli değil. Aksine kaçmamdan keyif alırcasına alaylı bir tonda söylüyor bunu.

Fısıldaşmalar duyuyorum ardından. Birileri bir şeyler diyor. Ne dediklerini anlamıyorum. Bir şeyler konuşuyorlar. Fısıltılar her yerde. Ayaklarım koşmaktan yorulmuş vaziyette. Ama o şey hala arkamdan geliyor. Her an bana yetişebilir.

Sonra bir anda, bir boşluğa geliyorum. Ormandan çıkmışım. Fısıltılar yok oluyor, o şey peşimde değil, o ses yok. Simsiyah bir yerdeyim şimdi. Boşluk sanki. Fakat ayaklarım yere değiyor. Bastığım yer bile simsiyah. Hemen ardından, bir ışık hüzmesi görüyorum. Küçük bir yuvarlak. Kaşlarımı çatıp ona ilerliyorum. Birkaç adım atıyorum fakat, bir sonraki adımımda bastığım yer çatlıyor. Ayağımı çekiyorum hemen. Geriye bir adım atıyorum fakat, orası da çatlıyor. Nefeslerim hızlanıyor sonra. O sesi tekrar duyuyorum. Eğleniyor benimle. Üç ses tek bir bedenden çıkıyor gibi düzenli yine.

BLACK SWAN | tkWhere stories live. Discover now