Bölüm 3

1.5K 127 16
                                    

Bölüm şarkısı:
Ceylan Ertem - Esmer

🌙

Gözlerimi açıp koltukta yavaşça doğruldum. Neredeydim ben böyle etrafıma bakmaya devam ederken odada pencere olmadığını farkettim.

Dudaklarımı ıslatıp yutkunmaya çalıştım ama yutkunamadım boğazım kurumuştu.

En son eve gidiyordum.

Düşündüklerim doğru muydu?

Sanırım kaçırılmıştım..

Hızla koltuktan kalkıp kapıya doğru ilerledim kapının kulpunu elimle kavradım ama kilitliydi.

Kilitli olmadığını düşünmek benim aptallığımdı.

Yanaklarımı şişirip derin bir nefes verdim ve kapıya vurup bağırmaya başladım.

"Kapıyı açın," diye defalarca bağırdım ama gelen kimse olmadı. Ağlamamak için dişlerimi sıktım.

Kapının önünde oturup beklemeye başladım. Neden sakin olduğum hakkında hiçbir fikrim yoktu. Oysa benim şu an avazım çıktığı kadar bağırmam gerekiyordu.

Bağırsam ne değişecekti sanki?

Ne kadar kapının önünde beklediğimi bilmiyordum aniden gelen anahtarın açılma sesiyle hemen oturduğum yerden kalktım.

Kapıyı açan kişi hiç beklemeden "Yürü," diye emir verdiğinde kaşlarımı çattım. "Niye kaçırdınız beni?" diye sakince sorduğumda yüzüme aval aval baktı.

"Birazdan öğrenirsin, yürü hadi." dedi kapının önünden çekilirken dediğini yapıp odadan çıktım bir anda önüme geçip yürümeye başladı bende onu takip etmeye başladım.

Uzun koridorun neredeyse her tarafında kapı vardı yürümeye devam ederken diğer kapılardan farklı olan bir kapı gözüme takıldı.

O kapı neden diğerlerinden farklıydı?

Adımlarımı biraz yavaşlatıp etrafıma bakmaya devam ettim. Önümdeki adam arkasını dönüp bana baktığında dudaklarımı kemirmeye başladım. Önüne dönüp tekrar yürümeye devam etti.

Koridordan sağa dönüp ilk kapının önüne geldiğimizde hiç beklemeden kapıyı iki kez tıklatıp içeri girdi. Arkasından girdim ve içeriye bakmaya başladım.

İlk odağıma masanın önündeki koltukta oturan adam takıldı.

O adam,

Evi satın alan adam..

Gözlerimi kapatıp tekrar açtım.

Evet evet bu adam, o adam.

Koyu kahverengi gözleriyle denk geldiğimde hemen bakışlarımı sandalyede oturan adama çevirdim.

Orta yaşlarda olmalıydı saçının bir kısmında beyazlıklar vardı. Beni odaya getiren adama bakıp "Sen gidebilirsin Akif," dediğinde adının Akif olduğunu öğrendiğim adam hafifçe başını aşağı indirip odadan çıktı.

Kapıyı kapatmayı da ihmal etmedi tabii.

Ürkek bakışlarımı etrafta gezdirmeye başladım maksadım odayı incelemek değildi tabii ki sadece bana bakan gözlerle denk gelmek istemiyordum.

Orta yaşlarda olan adam sandalyesinden kalkıp yanıma gelmeye başladığında gözlerimi bir an olsun ayırmadan onu izlemeye başladım.

YARALI SERÇE Where stories live. Discover now