2.20. Basamaklar

1K 81 203
                                    

1416 Senesi - Bahar Mevsimi

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

1416 Senesi - Bahar Mevsimi

ASPARGON HANLIĞI

Altınova Şehri - Hanedanlık Sarayı

Baş Hanzen İdil

Odamda aynanın karşısında oturuyordum. Üzerimde siyah dantellerle süslü, gece mavisi bir elbise, başımda koyu mavi taşlarla süslü bir taç, boynumda inci bir kolye vardı. Yıllar önce bu saraya geldiğimde küçük bir kızdım. Hayallerimi süsleyen bir çocuk için yetiştiriliyordum. Ona sunulacağım günü heyecanla beklemiş, yıllar geçtikçe ulaşacağım seviyenin hayaliyle ilerlemiştim. Şimdi bu hayale olabildiğince yakındım. Baş Hanzenlik, Hanımlıktan önce ulaşabileceğim en üst rütbeydi ve bu rütbe Korkut tarafından bir günde verilmişti bana. Diğerlerinden farkım olduğu herkese hatırlatılmıştı.

Gökben'in gelişiyle hayatımda değişeceğinden korktuğum hiçbir şey değişmemişti. Korkut bu endişelerimin yersizliğini her fırsatta göstermişti. O hatuna belki aşık olabilirdi fakat duygularının yönetiminin önüne geçmeyeceğini kanıtlamıştı. Bir gün o hatuna olan hevesi tamamen geçecekti. Bundan emindim. O güne dek kalbim acısa da sabırla beklemekten başka yapacak bir şeyim yoktu. Sabır beni bugünlere getirmişti. Bugünden sonrası için de beklemek benim için sorun değildi.

Yaman Han ölmeden önce Gökben'e çok kıymetli bir hediye vermişti. Fakat bunun hiçbir önemi yoktu. Müge Hanım'ın desteği benimleydi. Yaman Han ise tarih olmuştu. Korkut bana verdiği değeri herkese göstermişti. Elimi karnımın üzerinde gezdirirken bebeğimi düşünüp gülümsedim. Korkut'a daha nice evlatlar vermek istiyordum. Uzun zamandır beklediğim evladım içimde büyüyordu. Hareketlerini hissettikçe heyecanlanıyordum. Bahar sonu yaz başı doğacak diyordu ebe kadınlar. Az kalmıştı kavuşmamıza.

Aspargon'da artık yeni bir dönem başlamıştı. Korkut'un dönemi. Zaman hızla geçmiş, her şey tekrar devam etmişti Yaman Han'ın ölümünden sonra. Cenaze merasimi, tahta çıkış, yeni düzenlemelerin oturması derken bir ayı geride bırakmıştık. Korkut her zamankinden daha yoğundu artık. Ecrinok'taki kurultaylar çok daha kısaydı. Burada ise akşam yemeğine dek sürüyordu bazen. Ülkelere Yaman Han'ın ölümü ve Korkut'un yeni han olduğunun bildirimleri yapılmıştı. Yakında tebrik mektupları gelirdi her yerden. Melbros meselesinin ne olacağını merak ediyordum en çok. Yaman Han'ın ölümünün ardındaki sır perdesini anlatmıştı Korkut. Çok gergin bir anlaşma olacaktı. Hiddetlenerek sefer kararı almadığına şaşırmıştım fakat bir bildiği olmalıydı.

Odamın kapısı vuruldu. Gel sesimle kanatlar içeri doğru açıldı. Balamir'im kapıda göründü. Koşarak bana geldi ve sıkıca sarıldı. "Ders istemiyorum artık. Çok sıkıldım." Resmen üç yaşını bitirmişti ve Korkut'un en büyük evladı olduğu için eğitimi daha çok önemseniyordu. Ecrinok'a göre daha çok ders görüyordu ve hemen sıkılıyordu. Orada kalem tutma, çizgi çizme, strateji oyunları vardı. Burada ise yazı yazma ve okuma için çalışmalar başlamıştı. Oğlumu çok sıkmıyorlardı elbette. Anlayacağı şekilde geçiyordu dersler. Eğitmeni Sökmen Bey ders aralarında onunla oyunlar oynuyordu. Yine de oğlum için yeterli değildi bu.

Aynadaki KanHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin