DÖRDÜNÜCÜ BÖLÜM

543 57 109
                                    

Taehyung sabah uyandığında, baş ucunda tanımadığı adamı gördüğünde korkmuştu. O korkuyla eline ne geçtiğini bilmeden, tanımadığı adama -Jimin'e- atımaya başladı. Tanımadığı adam kendisine yaklaşmaya başladığını fark ettiği gibi, odadan koşarak kaçtı. Kendisine bir şey yapıp, zarar vereceğinden korkutuyordu. Çığlıklar atıp, etrafa saldırmaya başlamıştı. Evin duvarlarına ve camlarına vurup "açın."diyip, pencereleri zorluyordu.

Jimin ne yapacağını şaşırmıştı. Taehyung'un kollarından tutmaya çalışarak konuşmaya çalıştı.
"Sakin ol, Jin şimdi gelicek." Desede Taehyung, Jimin'i duymuyormuş gibi bağırıyordu. Adeta delirmiş gibi, "Açın." Kelimesinden başka bir şey demiyordu.  

    O sırada Jin evini izlerenlere işaret dili ile "Ne bakıyorsunuz gidin." Demiş ve dağılımlarını sağlamıştı. Kalbi deli gibi atıyordu, hastanede buraya kadar koştuğundan dolayı. Kendini toparlayıp seri adımlarla evine yürüdü.

Anahtarını çevirip evine girmesiyle, vakit kaybetmeden üst katta baktı. Odası boştu. Çığlıkları duymadığı için, nerede olduklarını tahmin edemiyordu. Hızla odasından çıktı ve arkasını döndüğü gibi, Taehyung'un kendisine doğru koşarak geldiğini fark etti. Yanılmıştı Jin. Taehyung korkudan ve ağlamaktan dolayı Jin'i fark etmemişti bile.

Jin'in gözü Taehyung'un arkasında takılı kaldı. Jimin'i kan ter içinde, Taehyung'un peşinden koştuğu için perişan bir durumdaydı. Taehyung'un krizi onu korkutmuştu ve Jin'i gördüğüde gibi nefes nefese olduğu yere çöktü. Olanlar yüzünden gözleri dolmuştu. Bu olanlardan dolayı duygusallaşmıştı.

Jin, Taehyung'un kapıyı açmak için geldiğini anladığı gibi, hızlı davranıp kapıyı her taraftan kilitledi. Taehyung açılmayan kapının ardından, daha da korktu. Bulduğunu camlara eliyle vurup "Açın." diyip yardım istiyordu. Jin soğuk kanlı bir şekilde, Taehyung'un camları açmasına izin vermedi.

Taehyung, Jin'in geldiği daha fark etmemişti ve eline ne geldiyse yerlere atıp yardım istemeye devam ediyor. Arkasındaki kendine engel olmaya çalışan, tanımadığı adam sanıyordu.

Jin, Taehyung'un delirmiş gibi, durmadan etrafa bir şeyleri atıp, kırıp yardım istemeye devam ederken. Jin böyle olmayacağını anladı, seri hareketlerle Taehyung'un arkasından sarılıp kollarından tuttu.

Taehyung'un bu sefer daha çok bağıracağını anlamasıyla tek koluyla, Taehyung'un bedenini zaptetmeye çalışarak. Diğer eliyle de ağzını kapatmaya çalıştı.

Taehyung yerinde durmadan debeleniyor zıplıyordu, kendisini saran güçlü kollardan kurtulmak adına.
Ama Jin, Taehyung'u bırakırsa kendisine zarar vereceğini bildiği için, ne olursa olsun bırakmayı düşünmüyordu. Çünkü Taehyung şuan da ağır bir krizin içindeydi.

Taehyung arkasındakinin -hala- tanımadığı adam olduğunu sanıp, iki eliyle ağzındaki eli çıkartı. Kurtulmak adına tuttuğu kolu bütün gücüyle ısırmaya başladı. Jin canı acısada ne bağırdı ne de kolunu çekti. Sadece Taehyung'un biran önce sakinleşmesini diledi Tanrıdan.

Taehyung ağzındaki kolu hala ısırmaya devam ederken, burnuna gelen kokuyla bir anda hissettiği korku yok oldu ve sakinleşmesini sağladı. Dün geceki tanıdık kokuyla aynıydı. Bu yüzden arkasındakinin Jin olduğunu anladı.

Jin'in olduğunu anlaması ve artık güvende hissetmesinden dolayı, Jin'in kolunu yavaşça ağzından çıkartı.

Jin acıdan dolayı yüzünü buruşturdu ve kolunu tuttup okşadı. Taehyung arkasına bakmadan salonu ikiye ayıran duvarın arkasından saklandı. Jin'in canını acıttığı için, kendisine kızıp vuracağını düşünmüştü.

Aşkın dile ihtiyacı yoktur. TAEJİNHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin