"Farkındayım."

"Gözleriyle seni beceriyor desem daha doğru olur," diye düzeltti.

"Onun da farkındayım," diye tekrarladım.

"Bazen seni çok kıskanıyorum," diye itiraf etti ve sormama gerek kalmadan nedenini söyledi: "Kızları yatağa atmak için zerre uğraşmıyorsun, genelde uğraşan taraf onlar oluyor. Üstelik onlara numaradan bile iyi davranmıyorsun."

"Ben numara yapmam, neysem oyum." Hiçbir zaman kızları becermek için olmadığım biri gibi davranmamıştım ve davranmayacaktım. Karşı cinsten tek bir istediğim vardı ve bu bir kelime, dört harften oluşan bir istekti: seks. İstediğimi almak için iyi ve yalancı olacağıma, kötü ve dürüst olmayı yeğlerdim. Beni bu şekilde istiyorlar mıydı? Kendileri bilirdi. İstemiyorlar mıydı? Onu da kendileri bilirdi.

"Biliyorum, seni o yüzden kıskanıyorum ya zaten," dedi dürüstçe. "Kız mıknatısı gibisin. Hiçbir şey yapmana gerek kalmadan kızlar sana çekiliyor."

"Bir süper gücüm varmış gibi konuştun."

"Kesinlikle var!" diye iddiada bulundu. "Hatta bu bir bilim kurgu filmi olsaydı, süper kahraman adın Mıknatıs Adam olurdu."

"Mıknatıs Adam mı?" diye tekrarladım. "Kulağa fena gelmiyor."

Derken barın en solundaki kız, "Bakar mısınız?" diye seslendi oturduğu yerden elini havaya kaldırıp sallayarak. Ses tonu sabırsızdı. 

"Birileri sabırsız," dedi Giray, kızı kastederek. "Sen mi alırsın siparişini, yoksa ben mi alayım?" diye sordu.

"Ben hallederim," diye cevapladım.

"Kızla yatacağın anlamına mı geliyor bu?"

"Mesai sonuna kadar beni beklerse olabilir," dedim dürüstçe. "Ya da daha iyi bir seçenek çıkmazsa," diye ekledim.

"Bana sorarsan, o kız seni dünyanın sonuna kadar bekler."

"Göreceğiz," dedim ve kıza doğru ilerleyip, yanına ulaştım. "Buyurun, siparişinizi alayım," dedim ilgisiz bir sesle. Kızlara karşı ne kadar ilgisiz olursan, o kadar ilgilerini çektiğini biliyordum ama o yüzden böyle davranmıyordum. Gerçekten ilgisizdim.

"I-ıı şey... Aslında ben bana yardımcı olursun diye ummuştum."

"Ne konuda?"

"Ne içeceğime kadar veremedim de sen ne önerirsin?"

"Duruma göre değişir. Sarhoş olmak mı istiyorsunuz? Çakır keyif mi?"

"Buradan sonra planlarım olabilir," dedi imalı imalı, buradan sonra benimle planları olabileceğini ima ediyordu. "O yüzden sarhoş olmamayı tercih ederim."

'Ne gibi planlar?' diye sormamı istediğinin farkındaydım ama sormadım. "O halde mojito veya long island iced tea olabilir, alkol oranı oldukça düşük içkiler bunlar."

"Ben en iyisi seçimi sana bırakayım."

"Pekâlâ," dedim ve yanında ayrıldım. Kısa süre sonra mojitosunu hazırlayıp, "İçkiniz," diyerek servis edip bir kez daha yanından ayrıldım ve sonra sadece içkisini tazelemek için yanına uğradım.

Mesai sonuna gelirken kız hâlâ beni bekliyordu ve ondan daha iyi bir seçenek de çıkmamıştı.

"Seninki hâlâ bekliyor," dedi Giray vurgulayarak. "Bekleyeceğini söylemiştim."

"O. Benimki. Değil," dedim üstüne basa basa.

"Lafın gelişi öyle söyledim be oğlum. Eee onunla ne yapacağına karar verdin mi?"

"Verdim," diye yanıtladım ve kızın yanına ilerleyip, vardığım gibi, "Benim evim mi, seninki mi?" diye sordum.

"Seninki."

"Yarım saate işim biter." Her ne kadar mesaimin hemen hemen sonuna gelmiş olsam da sonrasında halletmem gereken işler vardı. "Sonra çıkar bana gideriz, uygun mudur?"

Başıyla onaylayarak, "Uygun," dedi hevesli bir ses tonuyla.

Ve böylelikle geceyi nerede ve kiminle geçireceğim belli oldu.


*


Not 2: Tenimdeki İmza dışında hangi kitaplarımı okudunuz, okuyorsunuz?

Ahali 1-2?

Ruhumdaki İmza?

Bende Son Durum: Servis Bekliyorum, Gözlerim Kapalı?

Not 4: Wattpad hesabımı ya da Instagram hesabımı @dem.irem takip ediyor musunuz?

TENİMDEKİ İMZA (İMZA SERİSİ #1)Where stories live. Discover now