1. BÖLÜM.

52.9K 1K 54
                                    

Melek, adı gibi Melek bir kızdı.
Babasına destek olabilmek için liseden sonra okulunu bırakmıştı. Çok güzeldi Melek. Bir bakanın dönüp tekrar bakacağı, unutulmayacak güzelliği olan bir kızdı.
Nişanlısı Taylan, ile beş yıl önce taşındıkları bu mahallede tanışmışlardı.Taylan'da son derece yakışıklı bir gençti. Mahallede ki kızların hayalinde ki eş annelerinin de gözde damat adayıydı.
İkisi de maddi durumu kötü, dar gelirli ailelerin çocuklarıydı.
İkisi de ailesine yardım edebilmek için küçük yaştan beri çalışmak zorundaydı.
Melek, çok istemesine rağmen liseden sonra okumamıştı.
Üç tane daha kardeşi olan Melek, onların eğitimi ve evlerinin geçimi için babasıyla beraber gece gündüz çalışıyordu.

Taylan ve Melek, uzun zamandır nişanlıydı ve en kısa zamanda evlenmeyi düşünüyorlardı.
Maddi sıkıntıları yüzünden bu zamana kadar düğünlerini ertelemişlerdi .
Melek, çok çalışıp hem ailesine katkı sağlıyor. Hemde çeyizini hazırlıyordu.
Evlendikten sonra da çalışmaya ailesine yardım etmeye devam edecekti.
Taylan'la bu konuda konuşup anlaşmışlardı.
Melek, evlendikten sonra ailesini zor durumda bırakamazdı.
Üç tane daha kardeşi okuyordu.
Babasının tek maaşı onlara yetmiyordu.
Bu yüzden her zaman onlara destek olacaktı.

Melek, için lüks içinde yaşamak çokta önemli değildi.
Mütevazi bir evleri olsun.
Kimseye muhtaç olmayacak kadar gelirleri olsa yeterdi.

Taylan, Melek, gibi düşünmüyordu. O her şeyleri tamam olsun istiyordu.
Eşinin hiç bir eksiği olmasın istiyordu.
Çok çalışıp Meleği lüks içinde yaşatmak istiyordu.
Üç yıldır nişanlıydı iki genç.
Hem ekonomik durumları hemde Meleğin ailesi kızlarının küçük yaşta evlenmesini istemedikleri için nişanlılık dönemleri uzun olmuştu.
Taylan, Meleği çok seviyor ondan başkasını gözü görmüyordu.
Annesi ise Meleği hiç bir şekilde istemiyordu. Çünkü Hayriye, zengin bir gelin istiyordu.
Oğlunun zengin bir aileye damat olmasını istiyordu.
O kız yüzünden oğlu zengin ailenin kızı olan sevgilisinden ayrılmıştı.
Güya Meleğe aşıkmış beyefendi.
Aşkın karın doyurmayacağını ne zaman anlayacaktı aptal.
Oğlundan çok düşündüğü kendisiydi aslında.
Bir türlü kavuşamadığı zengin ve lüks hayata oğlu sayesinde kavuşmak istiyordu.

Taylan, "Ben Meleği çok seviyorum anne.
Hiç bir para veya zenginlik beni ondan vaz geçiremez" desede nafile.
Kadın ne vaz geçmeyi düşünüyordu bu isteğinden nede onları rahat bırakıyordu.

Taylan, son zamanlarda daha çok çalışıyordu. Melek ve kendisi için güzel bir hayat istiyordu.
Annesinin Meleği hiç bir zaman sevmeyeceğini biliyordu.
İkisine huzur da vermeyecekti.
Taylan, bu yüzden ayrı ev istiyordu.
Annesinden uzak olmanın iyi olacağını düşünüyordu.
Hayriye, Meleği sevmiyordu ama, planını uygulamak için yapabildiği kadar Melek'le iyi geçinmeye çalışıyordu.
Herkesin onun gelinini çok sevdiğini düşünmesini istiyordu.
Ne olursa olsun bir yolunu bulacak Melek'ten kurtulacaktı.
Tek zengin olma umuydu oğlu. Onu zengin bir kızla evlendirmek onun sayesinde kendi de paralı bir hayat yaşamak istiyordu.

O gün Taylan, iş çıkışı Meleğin iş yerine gelmiş onunda çıkmasını bekliyordu.
Çıkış saati geldiğinde herkes teker teker çıkmaya başlamıştı.
Ayrıca iş yerinden çıkan kızlar Taylan'dan gözlerini alamıyordu.
Taylan, hiç birine dönüp bakmıyordu ama Melek yine de çok kıskanıyordu.
Bir süre bekledikten sonra nihayet Melek, gelmiş ve Taylan'ın elinden tutmuştu.

"Bana bak Taylan, sana bakan o kızların saçlarını yolacağım ona göre.
Seni yiyecek gibi bakıyorlar" dedi Taylan'a kızgın bir şekilde bakarak.

"Melek, güzelim boş ver onları. Ben zaten en güzeliyle nişanlıyım.
Senin güzelliğin yanında onlar her zaman sönük kalır"

Taylan ve Melek, beraber kendilerine ev bakacaklardı.
Melek, mütevazi bir mahallede uygun fiyatları olan evlere bakmak istiyordu.
Taylan, ise hep lüks dairelere bakıyordu.
Bir türlü ikisinin de istediği özelliklere sahip ev bulamamışlardı.
Bugün yine iki saat ev aradıktan sonra mahalleye döndüler.
Hayriye Hanım ve Melek'in annesi Zuhal, onları kapıda bekliyorlardı.
Hayriye,yine iyi anne iyi kaynana rollerine devam ediyordu tabi.
Hayriye, yılışık iki yüzlü bir kadındı.

CANIMI BİLE VERİRİM TAMAMLADI. #Wattsy2019Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin