KESİT -V

15.3K 660 186
                                    



Prenses model bir gelinlikte karar kılmıştık. Üstü danteldi, öyle şık öyle güzeldi ki... Adeta gelinliğime âşık olmuştum. Eminim ki Yiğit de görünce bayılacaktı.

Saate baktığımda sabırsızca beklemeye başladım. Yiğit tam iki saat geç kalmıştı! Mesaj atsam da yalnızca işlerinin yoğun olduğunu söylemişti.

Daha fazla dayanamayıp pencerenin önüne geldim. Onun yolunu gözleyecektim. O gelmedikçe içimdeki korku büyüyordu.

Yiğit'in arabasını görmemle birlikte kaşlarımı çattım.

Gelmişti!

Madem gelmişti, şimdi neredeydi?

Bakışlarım havuzu bulurken onu gördüm. Havuzun yanında duruyordu. Telefonla konuşuyordu. Konuşmanın oldukça hararetli geçtiği belliydi.

Kiminle konuştuğunu merak etsem de beklemeye başladım. Nasıl olsa odamıza girecekti değil mi?

Sabırsızca telefonu kapatmasını bekledim. Eve girdiğinde hemen yatağıma oturdum. Ona gelinliğimi anlatacaktım...

Öyle çok heyecanlıydım ki; bir hafta sonra evleniyordum! Bir hafta sonra evli bir kadın olacaktım... Hâlâ inanamıyordum!

Odanın kapısı açıldığında Yiğit'in bakışları beni buldu. Hemen ayağa kalktım. "Çok geç kaldın!" Diye söylendim. "İşlerim uzadı biraz." Kravatını çıkaracağı sırada ona yardımcı olup ben çıkardım.

Muzipçe gülümsedim ve ona doğru bir adım attım. "Özlemedin mi beni? Hiç sarılmıyorsun!" Dedim. "Özledim tabii." Ona sıkıca sarıldığımda yavaşça belime dokundu ve geri çekildi.

Şaşkın şaşkın ona baktığımda gömleğinin düğmelerini açmaya başladı.

"Bir şey mi oldu?" Diye sordum.

Her zaman bana sıkıca sarılan adam, kaç saattir görmemesine rağmen sarılmamıştı!

Yiğit cevap vermek yerine gardrobu açtı. İşleri bugün oldukça ağırdı. Elbet ki o da yoruluyordu. Anlayış göstermeliydim.

"Biz bugün Aylin'le harika bir gelinlik aldık." Ellerimi çırptım. "Bir görsen, sen de âşık olursun. Beni onun içinde görünce ne hissedeceğini deli gibi merak ediyorum!" Dedim.

Yiğit'in bakışları bana döndü. "Demek hemen beğendin." Yalandan gülümsedi. Bu gülücük kesinlike mutlu bir gülücük değildi!

Takım elbisesini çıkardıktan sonra eline aldığı eşofmanı giydi. Üstüne hiçbir şey giymeden yatağa oturdu.

Ben de onun kucağına oturdum. "Bir şey mi oldu? Sen neden mutsuzsun?" Dedim. "Öğlen çok mutluydun. Haftaya evleniyoruz biz, farkındasın değil mi?" Gözlerim üzüntüyle dolduğunda iç çekti.

Beni göğsüne bastırdığında başımı kaldırdım. Göz göze geldiğimizde bakışlarını kaçırdı.

Daha bugün evleneceğiz diye deli gibi sevinen biz değil miydik?

Kaç aydır hayal kurmuyor muyduk? Kaç kere sevinçten boynuna atlamıştım, kaç kere mutluluktan ağlamıştım?

Şimdi ne oluyordu, neden üzgündü? Daha bugün mutlu olan adam niye bana böyle bakıyordu?

"Asya..." Başka bir şey söyleyemedi.

Gözümden bir damla yaş düştüğünde kederle onun gözlerine baktım.

"Ne oldu, söyle! Ne oldu, yoksa benden vaz mı geçtin?" Korkuyla başımı iki yana salladım. Bu olamazdı!

Sırf ben çok seviyorum diye ben üzüldükçe bana kağıt helva alan adam benden vazgeçemezdi... Benim tek bir gözyaşıma kıyamayan adam benden vazgeçemezdi!

Yiğit gözlerime bakamazken yutkundu.

"Düğünümüz..." Derin bir nefes aldı. "Düğünümüz iptal oldu Asya!"


Son kesitimiz sizlerle...

Kitabımız şimdiden çok hoşuma gidiyor. Okuyunca vereceğiniz tepkileri heyecanla bekliyor olacağım.🤗

Gördüğünüz üzere; kitapta köklü değişiklikler olacak. Üç aydır ciddi bir emek sarf ediyorum, elbet ki buradaki hâliyle tıpatıp aynı olmayacak.

Paylaştığım beş kesit hakkında ne düşündüğünüzü buraya yazabilirsiniz...

Kitabımızın net olarak çıkış tarihi belli olmadığı için, sizlere kesin bir zaman veremiyorum fakat merak etmeyin...

Kitabımız inşallah çok yakında sizlerle olacak. Kitap çıkar çıkmaz da buradan duyuru paylaşacağım.

Artık kesitlerimiz de bittiğine göre; kitabımızı elinize aldığınızda görüşeceğiz...

Şu ana kadar bana destek olan herkese çok çok teşekkür ederim.😍

Kendinize çok iyi bakın, sizleri çok sevdiğimi de unutmayın!🧡


INSTAGRAM:

rumistt

rumeysagulhanhikayeleri

👆🏻👆🏻

FEVERANHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin