Deniz Kızı 🌊 /TAMAMLANDI

🌊

Bölüm hakkındaki düşüncelerinizi yorum olarak yapmayı unutmayın.❤🌊

Aura Su'nun türkçe konuştuğu yerleri belirticem.❤🌊

İyi okumalar.❤🌊

Aura Su'nun üzerindekiler. (Çantası hariç)

Aura Su Saltzman

Bu gün lanet okulumun ilk günü. Sırt çantamın içine gerekli eşyalarımı koyup omuzuma attım. Kulaklığımı telefonuma takıp şarkı açtım ve kulaklığımı takıp odadan çıktım.

Alaric, arabayı çalıştırıp "Heyecanlı mısın?" Dediğinde gözlerimi devirip türkçe konuşarak "Göt veren!" Dedim. Alaric, gülerek "Sanırım heyecanlı olduğunu söyledin?" Dediğinde gülmemek için camdan dışarıya bakarak çıkan kulaklığımı taktım.

Alaric, arabayı okulun önüne park ettiği zaman kulaklığımı çıkarıp arabadan indim. Arabanın kapısını kapattığım zaman Alaric, yanıma gelip "İlk dersin benimle." Dedi ve yürümeye başladı.

Okulun koridorunda yürürken ergen erkekler gözleriyle beni yiyorlardı. Alaric, bana sınıfları ve okulu anlatıyordu. Peki ben onu dinliyor muydum? Tabiki de hayır! Sınıfa girdiğimizde boş tekli sıralardan birine oturup çantamı masanın üzerine koyup sıraya yaslandım.

Alaric, başını olumsuz anlamda sallayıp ders anlatmaya başladı. Sonunda teneffüs zili çaldığında çantamı alıp sınıftan çıktım. Koridorda diğer dersimin olduğu sınıfa doğru yürürken biriyle çarpışıp çantamı yere düşürdüm. Sinirle geriye çekilip türkçe konuşarak "Babanı!" Dedim.

Kumral saçlı çocuk çantamı bana verip "Üzgünüm." Dedi. Çantamı elinden alıp "Herneyse!" Dedim ve yürümeye başladım.

Sonundan sınıfımı bulduğumda Matt, bana doğru yürüyerek "Aura?" Dedi. Oflayarak "Evet?" Dedim. Matt, önümde durup gülümseyerek "Duyduğuma göre artık mesai arkadaşıyız." Dedi. Arkadaş? Yav, he he.

Alayla, "Aynen!" Dedim. Matt, "Görüşürüz Aura." Dedi ve gitti. Gözlerimi devirip sınıfa girdim. Sonunda okul bitince direk grill'e doğru yürümeye başladım. Grill'e girdiğimde içinde tek tük insanlar vardı.

Gözlerimi devirip bana el sallayan Matt'in yanına doğru yürümeye başladım. Matt, elindeki önlüğü bana uzatıp "Çantanı bar tezgahının altına bırakabilirsin." Dedi.

Önlüğü yarım katlayıp belimde bağladım. Çantamı bar tezgahın altına koydum. Bar taburesine oturduğumda kumral saçlı pisikopat gibi sırıtan bir adam bana göz kırpıp yanıma oturdu.

Matt, bir masaya içkileri bırakınca yanımdaki kişiye gözlerini büyüterek bakarak "Aura!" Dedi ve yanına gelmemi işaret etti. Ayağa kalkıp Matt'in yanına gidip "Evet?" Dedim.

Matt, korkuyla "Kai parker'dan uzak dur!" Dediğinde gözlerimi devirip arkama döndüğümde Kai ile burun buruna geldik. Türkçe konuşatak "Hassiktir lan!" Dedim ve gözlerimi büyüterek ondan uzaklaştım.

Kai, gülerek beni süzüp "Söylediklerinden daha da güzelmişsin!" Dedi ve Matt'e dönüp kızgın bir şekilde "Matt, ben sana güzel bir hanımefendi olursa benim hakkımda güzel şeyler bahsetmeni söylemiştim!" Dedi.

Matt, bileğimden tutup "Bizim işimiz var Kai!" Dedi ve beni sürüklemeye başladı. Matt, beni köşeye götürüp kolumu bırakarak "Sana öğretmem gereken çok şey var. Şimdilik sadece ondan uzak durman gerektiğini bil!" Dediğinde kapıya bakıp "Siktir!" Dedi.

Onunla birlikte bende kapıya baktığımda bir grup erkek grill'e girmişlerdi. Gözlerimi devirip Matg'e bakarak "Kimse bana bir şey yapamaz! Beni korumaya falan çalışma." Dedim.

Matt, kapıya bakmaya devam ederek "Umarım tekrar kavga çıkmaz! Aura, sakın bar tezgahından ayrılma." Dedi. Bu mal amına koyim! Gözlerimi devirip bar tezgahına yürümeye başladım.

Canım sıkıldım benim! En iyisi telefonumda kedi videosu izlemek. Lan telefonum cebimde yok! Umarım çantamdadır! Tazgahın altına eğildiğimde Kai'nin telefonumu kurcaladığını gördüm. Sinirle "Şerefsiz!" Dedim ve telefonumu elinden almaya çalıştım.

Kai, birden boğazımdan tutup beni yere yapıştırıp üzerime oturarak "Uslu dur!" Dedi. Lan bu ne yapıyorrrr!! Tam onun damarlarındaki kanını buharlaştırmaya başlayacaken Damon'un "Aura'yı hemen kendime aşık etmeliyim Stefan!" Dediğinde Kai ile aynı anda kaşlarımızı kaldırdık.

Bana tanıdık gelen bir ses "Bu hiç kolay olmayacak Damon! Fakat hemen onu kendine aşık edip sadece ikimiz üzerindeki laneti kaldırmalıyız yoksa kökenler ve vampirler Elena'yı kurban edip laneti kaldıracaklar!" Dedi.

Kai, üzerimden kalktığında Damon, "Basit bir kız için Elena'ın ölmesine asla izin vermem!" Dedi. Tanıdık gelen ses, "Alaric'den onun sevdiği şeyleri öğreneceğim! Senden elini çabuk tutup onu kendine aşık edip göz yaşını al." Dedi.

Alaric, anneme yaptığı şeyin aynısını bana da yapılmasına göz mü yumucak! Beni bu yüzden buraya çağırdı. Kai, "Gittiler!" Dediğinde fisıldayarak "Öldüreceğim hepsini!" Dedim.

Kai, "Salvatore kardeşler neden senin peşinde?" Dediğinde doğrulup "Onlar ne lanetinden bahsediyor?" Dedim. Kai, alayla gülerek "İlk ben sana soru sordum!" Dedi. Gözlerimi devirip sinirle "Sen benim soruma cevap verirsen senin soruna cevap verebilirim!" Dedim.

Kai, gülerek telefonumu bana uzattı. Telefonumu sertçe elinden aldığımda "Bir deniz kızı on bir ya da on iki yıl önce kökenleri ve bütün vampirleri lanetledi. Bu lanete göre vampirler asla insan kanı içemeyecekler her insan kanı içtiklerin de o kan onları direk öldürecek! Bu lanet sadece bir deniz kızının gerçek aşkı için döktüğü göz yaşıyla bozulacak. Eğer lanet on iki yıl sonra deniz kızı göz yaşıyla bozulmazsa görsel ikizi kurban edip bozulabilecek!" Dedi.

Alaric, manevi kızı dediği kız için mi öz kızını ölüme sürükleyecek! Adi şerefsiz! Çantamı alıp ayağa kalktım. Üzerimdeki önlüğü yere fırlatıp koşarak Grill den çıktım.

Hepsini öldürmekten beter yapıcam! Beni kandırmaya çalışmanı bedelini hepsine ödeticem!

Kai😍😍

Aura Su herşeyi öğrendi! Sizce neler olacak?

Yorum yapmayı ve vote atmayı unutmayın.❤🌊