31

7.4K 263 565
                                    

Onlar yokmuş gibi davranıp onları yalnız hissettirdiğinde ne tepki verirlerdi;
Hikari_Miku konu için teşekkürler!

Sakamaki;

Reiji; "Hey Y/N. Odama gelebilir misin? Yeni yaptığım çay tarifini ilk senin tatmanı istiyorum." Onu duymanıza rağmen dakikalarca cevap vermemenize şaşırır ve yanınıza gelir. "Y/N?" Hala ona cevap vermediğinizde omzunuzu dürterdi. "Ne var Reiji? Söyler misin ne var? Sen gidip saatlerce odanda deney falan yapsana.. Nasıl olsa bana ayıracak zamanın yok. Git o çayını da Ayato'ya içir." Hızla ve sinirle konuşup yanından geçip gittiğinizde şokla (Bim,A101,Kipa,Migros vb.. esprileri duyarsam hepinizi burada tüfekle tararım...syglr) arkanızdan bakardı. "Hayatımda ilk kez birinden trip yiyorum.."

Shu; O sonunda meşhur küvetinden çıkabildiği yanınıza geldiğinde  ona bakmadan yemeğinizi yemeye devam edersiniz. Arkanızdan gelip sarıldığında aynı tepkisizlikle ağzınızda ki lokmayı çiğnersiniz. O yavaşça yanağınızı öpmeye çalışır fakat başınızı çevirirsiniz. "Neden?" O size şaşkınlıkla sorduğunda sinirle ona dönersiniz. "Dün saatlerce randevuya gitmek için hazır bir şekilde seni bekledim ve sen ne yaptın? Küvette uyuyakaldın! Bak Shu çek şu kolunu şimdi çatalı saplayacağım kafana." Siz çekilmek isteseniz de izin vermez ve hızla sizi kucağına alırdı. O sizi öpmeye çalışırken kafanızı çevirirsiniz. "Bırak! Git küvetini öp!"

Ayato; O sizin yanınıza uzanmaya çalıştığında hızla bacağına sert bir tekme atarsınız. "Ne yapıyorsun be?!" O size çemkirdiğinde yorganı kafanıza çeker ve kendinizi yorgana hapsedersiniz. O yorganı çekelemeye başlarken siz de çekelemeye başlarsınız ve sonunda yorgan ortadan ikiye ayrılır. " Memesiz! İki gündür böyle davranıyorsun! Beni delirtmekten vazgeç ve konuş artık!" Siz de dayanamayıp ona çemkirirsiniz. "Laito ile iki gece önce gittiğiniz yere gidip kendine yeni avlar bulsana Ayato! Nasıl olsa ben senin için sadece bir kan bankasıyım." O oflar ve yatağa otururdu. "İki gece önce Mukami'lerin yanına gittik.. Laito tutturdu Kou'nun don koleksiyonunu göreceğim diye. Hep o sapık it yüzünden kavga ediyoruz biz Y/N. Ayrıca sen kan bankam değil sevgilimsin. Aptal mısın nesin anlamıyorum ki? Ben sana ne zaman kan bankası dedim?"

Laito; Siz ödevlerinizi yaparken bir an da arkanızdan size sarılmış ve boynunuza öpücükler kondurmaya başlamıştı. Siz kendinizi öne çekmeye çalışırken sizi daha sıkı tutmuştu. "Günlerdir benden kaçıyorsun Y/N. Seni çok özledim.." O size sarılmaya devam ederken siz bir anda sandalyenizden kalkmıştınız. "Sahte sevgi gösterilerine gerek yok Laito. Ben senin sevgililerinden biriyim sadece. Neden ilgiyi benden bekliyorsun?" O size birkaç saniye şaşkınlıkla bakardı fakat sonrasında yavaşça yanaklarınızı avuçlarıyla sarardı. "Sen benim tek ve biricik sevgilimsin Y/N. İlgi istediğim,ilgiye ihtiyaç duyduğum tek kişi.. bu yüzden trip atmayı kes ve beni öp."

Kanato; Siz tatlınızı yerken onunla konuşmamanız onu sinirlendirirdi. Çatalını hızla tabağına vurduğunda bile tepki vermediğinizi gördüğünde delirirdi. "Y/N! Benimle konuşsana! Günlerdir sadece karşımda oturuyor ve bana bakmıyorsun!" Onun aksine gayet sakin bir sesle konuşmaya başlamıştınız. "Sana baktığımda,seninle konuştuğumda bana zarar vermen için sana fırsat vermekten başka ne yapıyorum ki?" O size kızgınlıkla ve hüzünle bakardı. "Sana zarar vermem seni sevmediğim ya da sana ihtiyacım olmadığı anlamına gelmez. Benimle ilgilenmediğin zaman kalbim acıyor Y/N."

Subaru: Siz okul bahçesinde onu beklemeden yürümeye başladığınızda arkanızdan koşarken içinden size baya saydırırdı. Sonunda kolunuzu tutup sizi kendine döndürdüğünde hızlıca ona çarpmanın etkisiyle canınız acırdı ve ufak bir ses çıkarırdınız. "Günlerdir beni beklemeden evden ayrılıyor,yine beni beklemeden eve geri dönüyorsun. Bunun nedenini söyle!" O size bağırıp kolunuzu sıktığında dayanamamış ve sizde bağırmaya başlamıştınız. "Bu davranışlarından bıktım artık! Geçmişte zor şeyler yaşamış olmanı anlıyorum. Ama bunun acısını benden çıkarman ne kadar doğru? Senin yanında olmak istediğimde,her zaman beni kendinden uzaklaştırıyor ve bana bir hiçmişim gibi davranıyorsun! Böyle davranmana katlanmaktansa yok olurum daha iyi!" Cümlenizi bitirdiğiniz an da sizi öpmesiyle gözleriniz sonuna kadar açılmıştı. O ellerini yanaklarınızda birleştirmiş ve öpücüğünü derinleştirmişti. Dudaklarınız ayrıldığında gözlerinizin içine bakarak konuşmuştu. "Böyle düşündüğünü ve böyle hissettiğini bana daha önce söylemeliydin Y/N. Özür dilerim.."

Mukami;

Ruki; Siz elinizde ki kitabı okurken yanınıza gelmiş ve kafasını dizlerinize koymuştu. Size aşağıdan bakmaya başlamıştı. Siz onu görmemezlikten gelmeye çalışsanız da yıldızlar gibi parlayan gözleri ve hafifçe sağa doğru kıvrılmış dudağı buna izin vermiyordu. Bir eli yanağınıza değdiğinde başınızı çevirmiştiniz ama o umursamamış ve elini tekrar yanağınıza koymuştu. "Bana neden kızgın olduğunu bilmiyorum ama her ne yaptıysam özür dilerim Y/N. Seni çok özledim. Kitabı bırak ve bana bak lütfen.."

Yuma; Siz odanızda son ses şarkı dinlerken Yuma'nın size doğru yaklaştığını belli eden ayak seslerini duymamıştınız elbet. Siz onun varlığını umursamaya çalışırken,bir an da telefonunuzdan çıkan ses kesilmişti. Siz gözlerinizi açıp bakacağınız sırada sizi omzuna alan kişiye doğru bir çığlık atmıştınız.  Yuma sizi omuzlarına almış ve evde koşturmaya başlamıştı. "Yuma! Bak aşağı indir beni yoksa sonu çok kötü olur.. seni dinlene dinlene döverim!" O ise yavaşça poponuza vurur ve koşmaya devam ederdi. "Beni sevdiğini ve benimle ilgileneceğini söyleyene kadar indirmem!"

Kou; Siz televizyon izlerken bir an da kafasının görüş alanınıza girmesiyle yavaşça ona doğru bakar sonra tekrar bakışlarınızı karşıya sabitlerdiniz. O bir kedi gibi yanınıza sokulduğunda birkaç santim yana kayardınız ama tekrar yanınıza sokulurdu. "Y/N! Seni özledim! Sesini duymayı,kahkahanı.. günün sonunda herkesin dedikodusunu yapmayı özledim! Her ne yaptıysam konuşarak çözelim lütfen!"

Azusa; Siz her ne kadar Azusa'ya kızmak istemeseniz de son yaptığı olay canınızı çok sıkmıştı. Kolunda ki yeni yaraları gördüğünüzde kendinizi çok kötü hissetmiş ve onunla bir süre konuşmama kararı almıştınız. Soğuk yatakta tek başınıza uzanırken yanınıza gelip yavaşça yatağın diğer tarafına çökerdi. Siz ona arkanızı dönsenizde size doğru yaklaşıp bir elini belinize bir elini saçlarınıza götürürdü. O konuşmasa da siz konuşarak tüm sinirinizi oraya boşaltırdınız. "Kendine acımandan,bir hiçmişsin gibi görmenden nefret ediyorum. Sen benim için dünyada ki tek değerli varlıksın. Seni gördüğümde tüm acılarımı unutuyorum Azusa. Fakat sen aynılarını benim için hissetmiyorsun.. belki de sana daha çok acı çektiriyorum.." gözyaşlarınız yanaklarınızdan süzülmeye başladığında yavaşça şakağınızı öper ve gözyaşlarınızı silerdi. "Şuan hala buradaysam sebebi sensin Y/N. Sen yanımda olmadığın zamanlar bir hiçmişim gibi hissediyordum evet.. ama sen geldikten sonra nedensizce seninle olmak,sana sarılmak istedim. Bundan sonra izlerime başka izler eklemeyeceğim. Söz veriyorum.. beni affedebilir misin?"


AY GENÇLER KUSURA BAKMAYIN AMA ELİM KOPTU GALİBA AMK

Diabolik Lovers TEPKİLERWhere stories live. Discover now