-19-

11.9K 677 122
                                    

Taksiye parasını verir vermez eve koştum. Zili çaldığımda nefes almayı hatırladım ve nefes aldım. Nereden çıktı bu  ateş? Bir günde ne oldu böyle?

"Oğlum. Gel. Odasında." dedi Filiz teyze. Yaşlı gözlerinde endişeyi gördüm. Benim gibi.

Koşarak basamakları çıkıp tanıdık kapıdan içeri girdim. Bu evin kokusunu mu özledim ben? "Ah polyanna." dedim ve elimi alnına koydum. Gerçekten yangın vardı sanki içinde. Gözleri kapalıydı ve o güzel saçları terden ıslanmıştı. Yavaşça saçlarını elledim.

"Ne zamandır böyle?" dedim Filiz teyzeye.

"Yemekten sonra. İki saat oldu." dedi Filiz teyze çaresizce. Yavaşça ellerini tuttum.

"Teyzem. Sakin ol sen. Bak sonra sana bir şey olacak. Ben halledeceğim." dedim yavaşça. Filiz teyze dolu gözlerini kırpıp odadaki koltuğa oturdu. Hira'ya döndüm. Evet annemin öğrettiği ilk yardım dersi... ah ne yapıyorduk?

Elimi karnına koyup diğer elimle baskı yaptım. "Burası acıyor mu?" dedim beni duyduğunu umarak. Tepkisi yana sallanan baş oldu. Elimi sağa kaydırdım.

"Burası?" dedim ve yine aynı tepkiyi aldım. "Güzel. Şimdi bugün neler yedin?" dedim.

"Sandviç... ve..." sesi kısık ve yavaştı. Onu böyle göreceğimi hiç düşünmemiştim. "Makarna." dedi Hira.

"Onu da çok az yedi." dedi Filiz teyze.

"Ah. Neden bu kadar az yiyorsun aptal kız?" dedim ve üstündeki yorganı açtım. Benim banyom duşakabindi ama... "Küvet var mı?"

"Duşakabin var." dedi Filiz teyze.

"Pekala. Ben Hira'yı kucaklıyorum. Teyzem sende bize su tut." dedim ve odaya özel banyoya girdim. Hira baygın gibi duruyordu. Ölü gibi...

"Yağız..." dedi fısıltıyla.

"Aptal kız. Gerçekten aptalsın!" dedim ve yerle aynı seviyedeki kabine girdim. "Bay...Hödük...gitme." dedi Hira yavaşça. Gözleri hala kapalıydı ve bunu bilinçsizce söylediğini düşündüm.

"Sen bu kadar aptalken nereye gidebilirim?" derken Filiz teyze suyu açtı ve ılık hale getirdi. Hira'nın üstüne tuttuğunda narin bedeni irkilerek bana sarıldı. Gösterdiği yaşam belirtisi gülmeme neden oldu.

"Teyzem. Onu şuraya as. Kıyafet ve havlu gerek." dedim. Filiz teyze zaten bunları bildiği için dediklerimi adım adım uyguladı. "İyi misin?" dedim su beni de ıslatmıştı. Ama Hira'nın serinlediğini hissetmeye değer...

"İyiyim... gidecek misin?" dedi Hira gözleri az da olsa açıktı. Çok şükür.

"Giden falan yok Bayan Kemik. Sadece iyileş!" dedim.

"Ama iyileşince gideceksin. Değil mi?" dedi Hira boynumdaki elini sıkarak. Derin bir nefes aldım. "Bunu isteyen sendin." dedim ve Filiz teyzeyi çağırdım. Suyu kapatıp üstümüze havlu sardı.

"Sen... soy istersen teyze. Ben dışarıda beklerim." dedim.

"Yok oğlum. Gizlimiz saklımız mı var?İç çamaşırı kısmında arkanı dönüverirsin olur biter." dedi Filiz teyze ve Hira'nın ıslak tişörtünü çıkardı. Atleti olmayınca üst vücudunu görmüş oldum. Yavaşça kaprisini çıkarınca süt beyazı bacakları da gözlerime keyif verdi. Yavaşça arkamı döndüm. Hastayken bile ne düşünüyorum böyle? Sapık mıyım ben? Genlerden geliyor bence. Evet evet. Kesin öyle.

"Dön oğlum." dedi Filiz teyze ve polyanna torununun yeni kıyafetlerini giydirdik. Şimdi çok daha iyi durumda.

"Düşmüş. Sağol evladım. Sende olmasan..." dedi Filiz teyze minnettar bir sesle.

Benden SanaWhere stories live. Discover now