Gözlerimi yavaşça açtığımda birkaç gündür karşılaştığım o harika manzarayla karşılaştım. Alp saçları dağınık, erkeksi vücudu gözlerimin önünde uyuyordu. Ah onu her zaman izleyebilirim. Ama içimde huzursuzluk var. Evli olmamıza rağmen bana hiç dokunmadı. Hiç. Sadece dün kulağımın arkasından öptü ve elimi tuttu. Bu kadar. Ona yetemiyor muyum yoksa? Çekici değil miyim? Yavaşça yataktan kalktım.

Bugün erkenden sınavım var. Hızla üstümü değiştirdim. Kitaplarımı kol çantama tıktım. Saçımı dağınık topuz yaptım. Tam çıkacaktım ki aklıma not bırakmak geldi.

"Aşkım; 

Bugün erkenden sınavım var.Seni uyandırmak istemedim.Öğlen yemekte görüşelim.

Not:Buzdolabında dünden kalan yemekler var.Onları ye.Ye ama bak!"

Sonuna kalp koyup koymamakta kararsız kaldım. En sonunda gülücük ve kalp koyup yastığımın üstüne bıraktım. Son kez Alp'e bakıp dışarı çıktım.

Oysa ne kadar çok istiyordum onunla aynı anda uyanıp, beraber kahvaltı yapmayı. Kokusunu özledim. Ben onu ne çok seviyorum böyle! Söylesem keşke artık.

☆╮╰☆╮╰☆╮╰☆╮╰☆╮╰☆╮╰☆╮╰☆╮╰☆╮╰☆╮╰☆╮╰☆╮

Lodos'tan...

Yavaşça ceketimi düzeltip arabadan indim. Büyük çiçekçiye girdim. Genç kadın beni gülümseyerek karşıladı.

"Buyurun efendim."

"Ben... sevgilime çiçek alacağım da öneriniz var mı?"

Kadın gülerek yanıma geldi ve gülleri gösterdi. "Gül önerirdim ama artık çok klasik. Bu yüzden orkide öneriyorum."

Beyaz bir orkide alıp bana uzattı. Tıpkı Ceren gibi. Aşkım gibi. Bembeyaz, tertemiz.

"Altı tane alayım o zaman."

Kadın şaşkınça bakıp altı tane orkide aldı ve süslemeye gitti. Eh zengin olunca parasını sormadan alıyorsun işte. Ailem sağolsun. Orkide zengin çiçeği hani. Çiçek yapılırken bir elimi cebime soktum diğer elime telefonu aldım.

"Hazırlan aşkım.Beş dakikaya kapındayım. -Lodos"

Mesajı yollayıp cüzdanımı çıkardım. Kadın büyük çiçeği bana uzattı. Cebimdeki elime onu alırken kadına 500 lira uzattım. Kadın yine şaşkınlıkla parayı alıp 155 lira üstünü verdi. Parayı geri ittim.

"Tavsiyeniz için. Üstü kalsın."

Ne yani hiç zengin müşterisi olmadı mı bu kadının? Bana çok kötü bakıyor. Dükkandan çıkınca telefonum titredi.

"Biraz bekleyeceksiniz prensim.Hala pijamalıyım. -Ceren."

Arabaya binip boş koltuğa çiçeği koydum. Mesaj yazmaya başladım.

"Pijama? Geçen gün aldığımız geceliğin sana çok yakışacağına eminim. -Lodos."

Gülerek mesajı yollayıp anahtarı kontağa soktum. Sanırım aşk buydu. Yani konuşmadan bile birine gülmek ya da güldürebilmek. İçinin titremesiydi aşk ya da ölesiye korkmaktı kaybetmekten. Telefonum bir daha titrediğinde 'mesajı sesli' oku seçeneğine aldım.

"Beni öyle görmek için daha bir çuval ekmek yemen gerek Lodos Bey. -Ceren."

Elimi direksiyona vurdum. Tüh be yine yutmadı. Bir gün o geceliği giyeceksin kızım. Şimdi olmasa da evlenince mutlaka giyeceksin. Hatta ben giydiririm belki. Bu fikirle keyfim yerine geldi ve müziği son ses açtım. Son hızla sevgilimin evinin önüne gittim. Dikiz aynasından saçımı düzelttim. Çiçekleri alıp yukarı çıktım ve kapıyı çaldım.

Benden SanaWhere stories live. Discover now