34 | mektup

9.4K 422 160
                                    

| mektup |

Hoppla! Dieses Bild entspricht nicht unseren inhaltlichen Richtlinien. Um mit dem Veröffentlichen fortfahren zu können, entferne es bitte oder lade ein anderes Bild hoch.

| mektup |

"Abi bak nefes duymadan halletmemiz lazım." mustafanın kafası çok karışmıştı, bu tahir ne işler çeviriyordu?

"Oğlum bak, karundan böyle şeyler saklanılmaz. Öğrendiğinde ne olur? Ayrılığa neden olur, etma."

Tahir yerinden kalkıp dizlerine vurdu. "Hiç bir şey olmaz, yarın sabah ilk işin mithat abiyle görüşmek olsun. Hayde iyi geceler."

"Neden benim işim oluyor oğlum? Sen ne fişkiye yaraysun o vakit?"

"Ben karumla sabah keyfi yapacağım abi, bırak da hazır aramız iyi ken bu anların tadını çıkarayım." tahir sırıtınca mustafa kafasına vurdu.

"Yürü hergele seni," kolunu tahirin omuzuna atıp beraber eve girdiler."Geçe kalma."

"Tamam abi, hadi iyi geceler."

"İyi geceler koçum."

Mustafa odasına, tahir nefesin odasına girmişti. Artık araları iyi olduğuna göre ayrı gayrı yatmalarına gerek yoktu demi, odaya adım atınca nefesin çırpınışıyla karşılaştı. Nefes almakta zorluk çeken bir kadın vardı gözünün önünde, elleri bi yerlere uzanıyordu ama tutunamıyor gibiydi. Tahir kaşlarını çatıp nefese yaklaşınca, nefesin yanaklarının ıslak olduğunu farketti. Bi anda nefes konuşmaya başlayınca anlam verememişti olanlara, o ordaydı ama nefes ona sesleniyordu.

"Gitme tahir, gitme.. gitme.."

"Burdayım nefes, bir yere gitmiyorum burdayım." Tahir nefesim yüzündeki terleri silmeye çalışırken nefes hala çırpınıyordu.

"Tahir gitme, sen gidersen ben hepten yalnız kalırım, gitme!"

"Nefes, güzelim hadi uyan.." tahire annesi bunu diyordu demek ki, bunu demek istiyordu. Nefes geceleri ağlıyor dediği buydu, nefes demek ki kabus görüyordu. "Nefesim, uyan, hadi uyan bir tanem.. ben burdayım.. hadi bir tanem.." nefesin yüzüne hafiften dokununca nefes gözlerini anında açmıştı. Tahirle göz göze gelince ellerini yüzüne getirip ağlamaya başlamıştı. "İyi misin? Su getireyim mi sana?"

Nefes kafa sallayınca tahir hemen odadan çıkıp aşağıya koştu. Mutfaktan bir bardağa su doldurup karısına getirdi. Nefes sakinleşmek için suyu içtikten sonra derin nefes almaya başladı. "Sen.. sen gidiyordun.."

"Ben hiç bir yere gitmiyorum," tahir nefesin bitirdiği su bardağını elinden alıp komidinin üstüne koydu ve yatağa daha iyi bir şekilde oturup nefesin kafasını göğüsüne yasladı. O sırtını yatağa dayamışken nefes tahire sokulmuştu, bir elini göbeğine uzatmıştı diğerini beline. Sakince atan kalp atışlarını dinliyordu. "Nefesim, bundan sonra seni arkamda bırakmayacağım. Ben nereye sen oraya, bitti da."

"Hep mi?"

"Hep," tahir nefesin saçını öpüp bi süre kokusunu içine çekti, deniz derin bir uykudaydı. Ayıcığını da yüzüne bastırmıştı parmağını da ağzına sokup uyumuştu. Nefesle tahir ise yatağın boş tarafına iç içe oturuyordu, nefes tahirin göğüsünde huzur bulmuştu. Tahir bi süre sonra devam etti. "Hatta yakında sen nereye ben oraya olacak biliyor musun?"  nefesten ses gelmeyince gülümsedi, uyumuştu. Nefes tahirin göğüsünde uyuya kalmıştı, tahir nefesin üstünü örtmek için ondan ayrılmaya yönelmişti ama nefes biraz daha ona tutununca kalkamayacağını anlayıp arkasına yaslandı. Kızı yanında, karısı yanında..

kızımız içinWo Geschichten leben. Entdecke jetzt