Jimin kendine sarılan Shailen'e karşılık vermek için kollarını beline doladı ama üzerinde hissettiği ıslaklıkla Shailen'in ağladığını farketti hemen ondan uzaklaştı
"Ben üzgünüm yanlış bir şey mi yaptım?" göz yaşlarını silip gülümsedi
"Hayır, sadece biraz duygulandım bir sürü arkadaşım oldu." Taehyung bu hüzünlü ortamı dağıltmak için ellerini çırptı
"Neyse hadi biraz eğlenelim ya! Ne yapmak istersiniz?" kimseden çıt çıkmayınca Taehyung sinsice gülümsedi
"Lunaparka gidip gondola binmeye ne dersiniz." Jimin ilk defa böyle bir şey duyuyordu ve bu insanların nasıl eğlendiğini de merak ediyordu
"Ben varım." dedi heyecanla Taehyung cevap beklermiş gibi yüzlerine bakmaya başladı herkes onaylayınca hazırlanmaya başladılar. Jungkook, Yoongi ve Jimin şimdilik Taehyung'un kıyafetlerini kullanıyorlardı zaten yakında geri döneceklerdi. Hepsi hazır olunca birlikte lunapark denen yere geldiler insanlar neşe içerisinde bir oyuncaktan diğerine geçiyorlardı. Jimin gözleriyle oyuncakları taradı acaba hangisi gondoldu. Taehyung bilet denilen şeylerden almıştı bunlarsız içeri giremezlermiş. Biraz ilerleyip ileri geri sallanan bir geminin önünde durdular
"Gondol bu mu?" Jimin biraz tırsmıştı. Jungkook kolunu omzuna attı
"Merak etme, o kadar korkunç değil."
"Ben korkmadım ki." kıkırdayarak oyuncağa doğru ilerledi Jimin'de peşine takıldı Jimin, Jungkook ve Taehyung yan yana oturmuşlardı önlerine de Jin, Suga Shailen.
Shailen tam olarak Jimin'in önündeydi, birden oyuncak hareket etmeye başlayınca Jimin yavaşça bağırdı
Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
Jungkook ve Taehyung ona sakin olması gerektiğini söylemişti ama oyuncak git gide hızlandıkça Jimin cırlamaya başlamıştı ve Shailen'in saçına yapışmıştı. Shailen'de saçının acısından dolayı cırlamaya başlamıştı. Oyuncak durunca belirli bir saat daha cırladıktan sonra hızlıca Shailen'in saçını bıraktı
"Be..ben üzgünüm." Shailen saçını düzeltip kalktı
"Sorun değil de az kalsın saçlarımı koparıyordun." Jungkook dalga geçmek için Jimin'e yaklaştı
"Hiç korkmuşa benzemiyordun Jimin."
"Yani o kadar da korkunç değildi." herkes kahkaha atarken gondoldon indiler ve başka oyuncaklara da bindikten sonra eve doğru yürümeye başladılar. İçlerinden yürümek geçmişti Taehyung arabasını lunaparkın otoparkında bırakmıştı. Yolu akşam hava kararınca yarılamışlardı. Jimin yanlarından geçtikleri nehire baktı ve derince bir iç çekti. Shailen onun iç çekişiyle dikkatini Jimin'e vermeye başladı
"Suyu neden bu kadar seviyorsun?" Jimin gözlerinin sızlamaya başladığını hissetmişti
"Su benim hayatım çünkü."
"Yaklaşık on yıl oldu." Jimin ne demek istediğini anlamamıştı
"On yıl derken?" Shailen hüzünle nehire bakmaya başladı. Biri korktuğu için suya bakarak hüzünlenmişti diğeri ise kendi evini özlediği için.
"On yıldır suya girmiyorum." Jimin şaşkınlıkla Shailen'e bakmaya başladı
"Nedenini sormamda bir sakınca var mı?" diyer soracakken Taehyung araya girmişti
"Sorma Jimin! Muhtemelen öğrenmemen daha iyi olacaktır." Jimin anladığını belirtmek için kafasını salladı
"Tamam o zaman."
______________________________
Jimin kendini yatağa atıp gözlerini kapattı uykusu yoktu sadece Shailen'i düşünüyordu. Neden on yıldır suya girmediğini o kadar merak ediyordu ki. Boğazı kuruyunca kalkıp su içmesi gerektiğini anladı ve yattığı yerden kalkıp mutfağa girdi kendine bir bardak su doldururken Shailen de gelmişti
"Uykun var mı Jimin?" Jimin saçlarını karıştırıp gülümsedi
"Sanırım yok." Shailen masaya oturdu
"Bana da su verir misin?" Jimin dediğini yapıp ona da su doldurdu. Shailen suyun birazını içip bardağı tekrar masaya koydu ve bardakla oynamaya başladı
"Neden on yıldır suya girmediğimi merak ediyor musun?" Jimin çekingen bir tavırla karşısına oturdu
"E..evet."
"Amcam, amcam yüzünden oldu." Jimin her şeyi bırakmış ve Shailen'e odaklanmıştı
"Ben daha on bir yaşındaydım her şey güzel gidiyordu. Bir gün okuldan dönerken amcam arabayla yanımda durdu ve beni eve bırakacağını söyledi. Amcamdı sonuçta güvenle arabasına bindim ama o beni bir yamaca getirdi dibi okyanus olan bir yamaca neden buraya geldiğimizi sorduğumda burayı çok sevdiğini ve bana da göstermek istediğini söyledi yine güvendim ama üşümeye başlamıştım ona üşüdüğümü söylediğimde bende dedi ve seni ısıtacağım diyerek üzerime atıldı. Vücüdumun bazı yerlerini öpüp emmeye başlamıştı sonra bir hamle ile ondan kutuldum iki şıkkım vardı ya yerden kalkıp bana tecavüz edecekti ya da ben okyanusun serin sularına kendimi atacaktım. İlki olsaydı hayatım boyunca kendimi öldürmeye çalışacaktım bende ikinciyi seçtim o gün su kurtarıcım olmuştu ama her suya girdiğimde o anları tekrar tekrar yaşıyorum. Bu yüzden zor benim için suya girmek." Jimin yumruklarını sıkmıştı istemsizce
"Nasıl bir insan nefsine bu kadar kolay kapılabilir?" Onun için bir kızın canını yakmak bir kaç dakikalık zevk için feda edilebilir miydi?
"İnsanlar böyle Jimin. Ucubenin tekiyiz biz Jimin."
"Hayır sen öyle değilsin." Shailen gözlerini Jimin'in gözlerine odakladı umutla parlıyordu göz bebekleri
"İkimizde öyleyiz bu insanlardan olmak ne kadar kötü de olsa malesef ama öyleyiz." Jimin'de bir an anlatmak istedi her şeyi Su krallığı'nı, Güneş Krallığı'nı, Toprak Krallığı'nı ama yapmadı daha doğrusu yapamadı diğer arkadaşları onaylamadan böyle bir şey yapamazdı. Shailen kalkıp bardağı mutfak tezgahının üzerine koydu
"Ben yatacağım, iyi akşamlar." Jimin'de oturduğu yerden kalktı
"Ben de yatacağım sana da iyi akşamlar." dedikten sonra odasına gitti ve kapıyı kapattı. Shailen'in odasının kapısının sesini duyunca yatağa uzandı. Aklı Shailen'in başına gelenlerde kalmıştı. Keşke onu alıp buradan gidebilseydi ama Su Krallığı annesinden sonra insanlardan nefret etmeye başlamıştı babası onu asla kabul etmezdi. Düşüncelerini kapının açılması ve Jungkook'un içeri girmesi bölmüştü. Jungkook kendini Jimin'in yan tarafına attı ve horlamaya başladı Jimin'de daha fazla uyanık kalmayarak uyumaya başladı
______________________________
Bir ses sürekli Jimin'in kafasında yankılanıyordu. Din Dong Din Dong... Birden Jungkook'un sesini duymuştu
"Biri şu sıçmık kapıyı açsın." ama ses yine kesilmemişti bu sefer yanında bir hareketlilik oluşmuştu.
Jungkook kalkıp kapıyı açmaya gitti bu saatte kim gelmişti ki eğer gereksiz biriyse ona haddini bildirecekti. Kapıyı hızlıca araladı tam ağzını açmış karşısındakini azarlayacaktı ki kapının önündeki sarı saçlı kız kollarının arasına düşmüştü şaşkınlıkla donup kalmıştı. Kızın ağzından da sadece üç kelime çıkmıştı
"Bana yardım edin!"
Yeni bir kız geldi 😏😏😏 Ya ama ballı kurabiyelerim siz yorum yapmayıp vote atmadıkça üzülüyorum valla küstürmeyin beni ayda bir bölüm atarım 🙄🙄🙄
