Bölüm 22

13 1 0
                                    


partinin ardından 1 ay geçmişti. hepimiz üniversite sınavına deliler gibi çalışmış ve sınavlarımıza girmiştik sınav sonuçlarının ardından buluşacağımız konusunda anlaşmıştık herkes seçimini yapmıştı kot şortumu ve beyaz bluzumu giydikten sonra saçlarımı dağınık bir topuz yapıp güneş gözlüğümü taktım ve anahtarı alıp çıktım yavaşça bahçe kapısını kapattım ve ilerledim  çantamdan kulaklığımı çıkartıp telefonumdan bir şarkı açtım kaan'ın evine yaklaşınca Batu'yu gördüm görmemiş gibi yaparak ilerledim "sürgün gibi çekmediğim kalmadı senden ellerimle yazdım bu sonu şimdi yerle bir şehrin yolu" şarkıyı mırıldanırken eve yöneldim zile basınca şarkıyı kapattım  kapıyı kaan açmıştı ve surat ifadesi beni korkutmaya yetmişti  içeri geçip oturduğumda herkesin suratının asık olduğunu gördüm tekrar kapı çalınca batu olduğunu düşündüğümden kapıyı ben açmadım batuda gelip oturunca "pek kutlamaya benzemiyor" dedim gülümseyerek son 1 aydır hiç görüşmemiştik elimdeki dergiyi masanın üstüne bıraktım  kimseden ses çıkmadı "ne'oldu" dedim bitkin bir sesle "kaan" dedim sanki dokunsam ağlayacak gibiydi "kaanla ipek ayrıldı, burakla arya yurt dışına gidiyor ezgi fethiyeye" derin bir nefes alıp "hani hepimiz aynı üniversiteye gitmek için uğraşacaktık" dedim kimseden ses çıkmadı aslında ona sinirlenmemiştim ipek çantasını alıp kalkınca kızlarda peşinden gitti  batu ve burakta ayaklanınca arasta peşlerinden gitti kaan bana ben kaana bakarken durdum "arkadaşlık, dostluk,kardeşlik herneyse demekki buraya kadarmış yolunuz açık olsun" şu hayatta en çok değer  verdiğim insanlarda giderse geriye ne kalırdı? bu küçük bir çocuğun elinden en sevdiği bebeğinin elinden alınması gibiydi  ne yapacağım? nasıl yapacağım? eve gidip yemek yedim biraz kumsalla vakit geçirip kitap okudum ardından kapanmaya zorlayan gözlerime itiraz etmeden  uyudum kaktığımda saat 23:34'dü erken saatte uyumanın sonuçlarını herzamanki gibi gördüğüm için uykum hiç yoktu  merdivenlerden yavaşça inip mutfağa doğru ilerledim bir bardak su içtim odama giderken akmış olduğunu farkettiğim makyajımı çıkardım  odama gitmek istemeyen ayaklarımı zorlayarak odaya gittim yatağıma oturup e lime telefonu aldım "kutsal delilerden 13 mesaj"watsapp grubumuza girdim 

*burak:gitmiyorum

*ezgi:gitmiyorum 

*buket:hala gitmiyorum

*kaan:gitmiyorum

*mert:gitmiyoruuum

*aras:heyo bande gitmiyorum 

*arya:gitmiyorum :*

*ipek:burdayım

*tuğçe:burdayım

*kaan: biz seni bırakmıyoruz

*burak:piremsesi bırakmak yasak!!

işte benim kardeşlerim dedim o anda. kalkıp sevinç dansımı yaparken gruba bir mesaj attım

*oley yalnız ölmeyeceğim

*buket:kız töbe de

*hayal:töbe

*kaan: hayal gel kırıntıdayız

volkan duysaydı beni gebertebilirdi ama umurumda bile değildi üzerime kot şortumu ve kırmızı t-shitimi giydim parmak uçlarımda aşağıya inip spor ayakkabılarımı giydim taksi çağırıp kırıntıya gittim masada sadece buket tuğçe ezgi burak ve kaan vardı yanlarına oturdum "biraz eksiğiz sanki" dedim tuğçe "biz hep bu kadardık" dedi  ve oturuğumuz masaya büyük her yeri maytap dolu bir pasta geldi üstünde "kutsal deliler" yazan bir pasta burak "deliler bayramımız kutlu olsun dedikten sonra pastaya çatalını batırıp yemeye başladı burak pastadaki kremayı buketin burnuna sürmek isterken buketin yere eğilmesiyle heryerinin krema olması bir oldu biz gülmekten yerlere yatarken herkes bize bakıyordu kaan "birazdan buradan atılacağız" dediğinde bir anda ciddiliğe büründük "hayal" gelen sesle arkamı döndüm "Çağatay" şaşırmıştım tamam gereksiz bir şaşırmaydı ama beklemiyordum ayağa kalkıp "güzel tesadüf" dedi gülümsedim "ne işin var burada diye sormayacağım" dedi daha sonra ekledi "iki sokak arkada oturuyorum" çok kasıntı duruyordu siyah kot pantolonu üzerindeki koyu mavi t-shirti ve kot ceketi onu çok yakışıklı gösterebilirdi ama kasıntı bir çocuktu. "arkadaşlarımı yalnız bırakmayayım" diyerek yanından ayrıldım ve yanlarına geri döndüm  herkes bana odaklanmışken "boluda tanışmıştık burada oturduğunu söylemişti oradan tanıyorum yani" dedim tek nefeste ama gözler dağılmamıştı "hangi üniversitedesiniz bakalım" ve hemen sonra çığlıklarımız duyuldu "İstanbul üniversitesi" buketin çığlığı tekrar kulağımıza gelince burak "hass" dedi ve kaçmaya başladı burak bir heyecanla buketin üstüne kolasını dökmüştü ve sonra buket burağın üstüne kola dökünce ödeşmiş olmuşlardı aslında ama sonradan olaya bizde dahil olduk ve herkes üzerine bir şeyler döktü sonra da kafeden atılmamak için hemen çıktık kaan "kim benim üstüme pasta fırlattı" derken kahkahalara boğulmuştuk ezgi "vallahi kendimi çok kaptırmışım kaan pastayı bir anda fırlatıverdim" herkes tekrar gülünce  "yalnız ben eve gidemem" dedi tuğçe  annesinden ben ezgilere gidiyorum diye izin almıştı evlerimizin olduğu  sokağa girdik.

4 YIL SONRA

volkan ve bulutun karşısında oturdum ve "zaten okulum bitti" dedim bulut kararında ısrarcı bir şekilde "hayır dedim" dedi 

"ben bunu yapmazsam hepimizin hayatı mahvolabilir" 

"hayal,yeter artık ben her ne olursa olsun seni o adamla evlendirmem"

"2 yıllık anlaşma sadece, hepimiz için iyisi bu" 

"hepimiz için iyisi bu falan değil babam şirketi batırmasaydı başımıza bunlar gelmezdi" 

"yapacak başka hiçbir şeyimiz yok" dedi volkanda sessizliğini bozarak gerçeği bulutta anladı ve 

"akşam babamlarda konuşacağız buna orada karar vereceğiz"

şirketten hızla çıktım. sırf babam şirketi batırmak üzere olduğu için bir şeyler yapmalıydım .karşı şirketten gelen teklifleri kabul etmeliydim bu seçeneklerden en iyisi de hiç tanımadığım bir ailenin hiç tanımadığım bir oğluyla evlenmekti. tamam hayatım iğrenç bir hal alabilirdi ama başka yapacak hiçbirşeyim yoktu eğer ben bunu yapmazsam benimle birlikte diğerlerininde hayatı mahvolabilirdi. sokakları hızlı hızlı yürüyerek ardımda bıraktım ve çocukluğumun geçtiği yalanlarla dolu o eve girdim  "babam nerede?" kapıyı açan annem bahçeyi gösterdi. bahçeye geçtim ve yanına gittim "o adamın teklifini kabul edeceğim" dedim benimle aynı fikirde olan babam başını salladı ve "en iyisi buydu,ama en önemlisi senin mutluluğun" kapının çalınma sesi kulağımı doldurdu  daha sonrada bahçe kapısından volkan ve bulut girdi 

"kabul ettim"



YENİ BİR UMUTHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin