-11. Bölüm-

77 51 8
                                    

Medya: Miray ve Helin

Arkadaşlar yeni bölümle karşınızdayım. Umarım beğenirsiniz.
Oylamayı unutmayın🌝🖤






Bilinmeyen Numara:
Saçlarını kurutmayı unutma! Hasta olmanı istemeyiz prenses.

Birincisi bu kimdi? İkincisi ise benim duş aldığımı ve saçlarımı kurutmadığımı nereden biliyordu?

Mesajın kimden gelebileceğini düşünürken aklıma telefon numarasını kaydedip WhatsApp'tan profil fotoğrafına bakmak gelmişti. 'Evet kesinlikle çok zekiydim.' Numarayı kaydedip fotoğrafına bakmak için WhatsApp'a girmiştim. Profil fotoğrafı yoktu. "Yaa!.. Neden fotoğrafın yok ki?" diye söylenirken gelen mesaj sesiyle tekrardan irkilmiştim.

Bilinmeyen Numara:
Bence benim kim olduğumu bulmakla vakit harcama onun yerine git saçlarını kurut.

Kim olduğu hakkında en ufak bir fikrim bile yoktu. Ama şu an biri veya birileri tarafından izleniyordum. 'Ah... Ne kadar güzel dimi? Bir bu eksikti.' Şu an korktuğumu belli etmesem de içten içe bir korku vardı sanki. Gerçi kim olsa korkardı. Düşünsenize kim olduğu belirsiz bir kişi tarafından izleniyorsunuz.

Aradan yarım saat geçmesine rağmen hala kim olduğunu merak ediyordum. Aklıma gelen tüm seçenekleri düşünmeye başlamıştım. Poyraz değildi yani aynı evde yaşıyoruz zaten. Hem böyle mesajlarla uğraşamayacak kadar üşengeç biriydi o. Biraz daha düşündükten sonra aklıma Helin ve Barış ikilisi gelmişti. Gerçi o ikisi birbirleriyle uğraşmaktan benimle mesajlaşacak vakit bulamazdı. Aklıma gelen bir başka kişi ise Emir'di. Ama Emir de bana bilinmeyen numaradan mesaj atacak kadar ruh hastası olmadığına göre bana mesaj atan kişi kimdi? Bir an aklıma Arda gelmişti ama benimle mesajlaşacak kadar beni umursayacağını sanmıyordum. Ee geriye kim kalmıştı ki? Benim çevremdeki kişiler zaten azdı. Okuldakilerle de samimi değildim ayrıca.

Düşünürken esnemeye başlamıştım. Bugün çok yorucu bir gündü benim için. Poyraz ve Emir'in dövülmesi, pansuman yapmak hele ki pansuman yaptığın kişi Emir ise. Sonra da arka arkaya gelen bilinmeyen numara mesajları...

Kendimi uykunun kollarına bırakmıştım. Umarım rüyamda sevdiğim kişileri görürdüm.

***

Sabah alarmla zar zor uyanmıştım. Evet bugün karne günüydü. Ne güzel bir gündü dimi? Sonunda 15 tatile gelmişti. Tatil için aklımda tek bir şey vardı. Kesin yapmalıydım...

Elimi yüzümü yıkadıktan sonra Poyraz'ı uyandırmaya odasına gitmiştim. Odaya girer girmez şok olmuştum. Evet Poyraz ben uyandırmadan uyanmış, hazırlanmış ve sırıtarak biriyle konuşuyordu. Gözlerime inanamıyordum.

Sessizce arkasından gidip üstüne atlamıştım. Poyraz hala telefondakiyle konuşuyordu. Kimdi ki bu? Beni takmıyordu bile. Sırtından tutup tekrardan sarsınca Poyraz "Miray bir dursana. Telefonla konuşuyoruz burada!." diye bağırınca inat edip "Yine hangi kızla konuşuyorsun Poyrazcığım?" dediğim anda telefonu bırakıp "Ya sana anlattığım kız vardı ya Maral onunla konuşuyorum işte." dedi fısıldayarak. Şu an büyük bir çuval inciri mahvettiğimi anlamıştım. Poyraz'ın anlattıklarına göre Poyraz kızdan hoşlanıyordu sanırım.

ZEMHERİWhere stories live. Discover now