Bölüm 15 - Eski Dostlar

4.4K 485 13
                                    


Bölüm şarkısı: Charlie Puth - We Don't Talk Anymore




"Ailenle yemek yiyeceğime inanamıyorum."

Colin gergin bir şekilde, restorana girerlerken konuştu. Adam gerginliğini saklamak için uğraşsa da yeterince başarılı olamıyordu.

Restoranın dışındaki kamera ordusunu zar zor geçerken yorulan Lizzy, "Sen beni ailenle tanıştırdın," dedi. 

"O yüzden senin de, benim ailemle yemek yemen en doğrusu."

Colin bir şey demedi ve Willow ve Lily'nin oturduğu masaya doğru ilerlemeye başladı. Cam kenarında oturduklarından, dışarıdaki gazetecilere mükemmel bir gösteri sunacaklardı.

"Lizzy! Sonunda, açlıktan ölmek üzereydim!"

Masanın yanına geldiklerinde Willow konuşuverdi. Lizzy gülümseyerek ayağa kalkan kardeşine, annesine ve Oliver'a sarıldı.

Colin ise hepsinin elini sıktı.

"Yemeğe başlayabilirdiniz. Trafik çok fazlaydı, üzgünüm."

Willow başını iki yana salladı. "Ben de başlayalım dedim ama Oliver siz gelmeden sipariş vermeme konusunda diretti."

Colin ve Lizzy, Oliver ve Lily'nin karşılarına oturdular. Willow ise baş köşedeydi.

"Hepimizin aynı anda yemesi en doğrusu olurdu," dedi Oliver, özellikle Willow'a bakarak. Willow gözlerini yuvarladı ve Lizzy güldü.

Garson geldi ve herkes siparişlerini verdi, Colin ise sıra dışı şekilde sessiz duruyordu.

"Ee Colin, neler yapıyorsun?"

Lily cana yakın bir şekilde sordu. Adam birden bakışlarını kadına kenetledi ve bir şeyler düşünmeye çalıştı.

"Bir oyuncuyum," dedi Colin, hafifçe kekeleyerek. Bunun üzerine Willow ve Lily güldüler.

"Onu biliyoruz," dedi Willow, adama yardım etmek istercesine. 

"Annem daha farklı şeyleri kast ediyor. Hobilerin gibi..."

"Oh..." Colin derin bir nefes verdi. Normalde her ortama ayak uydurmaya alışıktı ancak Lizzy'nin ailesinin etrafında olmak onu germişti.

Kadınların başarılı ve yetenekli olduklarına şüphe yoktu ve onu beğenmezlerse, ya da Lizzy için yeterli bulmazlarsa...

"Merak etme Colin," bu sefer konuşan Oliver'dı. Bir arkadaş gibi bakıyordu ona. "Biraz dişli gözükseler de, hepsi fazlasıyla yumuşak kalplidir. Gerilmene hiç gerek yok."

"Doğru, tabii..." diye mırıldandı Colin gülümserken. Oliver'ın Lizzy'nin annesiyle yakın zamanda evlendiğini biliyordu Colin ve adamın da buna benzer bir zamandan geçtiği belliydi.

"Ah, ben... Su sporlarıyla biraz ilgiliyim, tabii şu aralar pek yapamıyorum. Onun dışında, yemek yapmayı severim. Dans etmeyi de."

"Ah, öyle mi?" Lily gözleri parlayarak sordu ve Lizzy suyundan bir yudum aldı. Annesinin Colin'den etkilenmeye başladığı belliydi.

Lizzy göz ucuyla kardeşine baktı, Willow son derece dikkatli şekilde Colin'i inceliyordu ve Lizzy Colin için neredeyse bir anlığına üzülecekti. Sonra adamın ailesinin yanında neler yaşadığını hatırladı ve o üzüntüsü geçti.

"Geçen yaz bir filmini izlemiştik," dedi Oliver, yemekler masaya gelirken. "Çok eğlenceliydi. Komedi rollerinde çok iyisin."

Colin güldü ve biraz rahatlamışa benzedi.

YILDIZLARLA DANSWhere stories live. Discover now