17.Bölüm "Kalsın Emir'im kalsın"

16.1K 1K 378
                                    

Öfkem benim zayıf noktamdı. Biliyordum farkındaydım. Ama her seferinde gene kendimi ona esir olmuş olarak buluyordum. Yine güçlü olamıyordum.

Gecenin soğuğunda titrek adımlarla yürüyordum. Kaşımdan sızan kan umrumda değildi. Belki bu bir oyundu ve ben kaybetmiştim, bu da umrumda değildi.

Sonunda istediğim şeyi yapmış. O herifin fiziksel olsada yakmıştım. Keşke konuşamaz hala getirebilseydim diye geçiriyordum içimden. Belki çocuklar olmasa bunu da yapardım. Kavga ettiğimizi görünce gelmişlerdi. Bense hiç birini dinlemeden çıkıp gitmiştim. Peşimden gelen Umut neler söylemişti onu bile hatırlamıyordum.

Her neyse!

Bu gece kazanan bendim.

Peki devamında? Hemen sevinme bence Fırat. Sen oyun oynamayı bilmezsin.

Amaçsız bir kahkaha attım. Hayır Sezar moralimi bozamazsın.

Belki bir anlıktı ama kazanmıştım işte.

Dağılmış üstüm başım, ara ara kan olmuş yüzüm ve durduramadığım gülmelerimle dışarıdan gören birinin deli sanacağından emindim. Eh haksız da sayılmazdı belki biraz deliydim.

Yurda geldiğimde güvenliğin garip bakışlarına maruz kalmıştım. Deli olduğumu düşünen insan sayısı giderek artıyordu ha!

Sarsak adımlarla merdivenleri tırmandım. Sessizce kapıyı açıp içeri daldım. Ayakkabılarımı bile son derece sessiz çıkartmıştım. Emir masasında oturmuş ders çalışıyordu sırtı bana dönüktü. Halıya ayağımı basıp yatağıma adımladım. Ceketimi çıkartırken ismimi duymamla sıçradım.

"Fırat!"

Kafasını bama çevirmesiyle gözleri büyüdü.

"Hassiktir bu halin ne?"

"Bir şey değil ya." dedim kafamı çevirerek.

"Nasıl değil?" dedi biraz sesini yükselterek. Yerinden kalkıp bana doğru geldi. Çenemden tutup kendine çevirmesini ise hiç beklemiyordum. Öylece kalakalmış ona bakıyordum.

"Kim yaptı bunu?" dedi kaşlarıni çatarak.

Senin yavşak üstü kankan.

"Boşver." diye fısıldadım.

"Veremem Fırat. Delirtme adamı söyle."

"Hep sen delirtiyorsun. Biraz da ben delirteyim." dedim. Kelimeler sanki benden bağımsız çıkmıştı.

"Otur şuraya yarana bakayım." dedi kırgın bir tonda.

"Gerek yok dersen diğer kaşına da ben vururum bilesin." dedi cevap vermeme müsade etmeden.

Oflayarak başımı olumlu anlamda salladım.

Yatağıma oturur oturmaz yanıma oturdu. Bedenini bana çevirip elini uzattı. Parmağı kaşımın üzerinde oyalandı. Yarama bakmakktan çok seviyor gibiydi. Fakat bunu düşünmek canımı yakıyordu.

Bir şey demek için ağzımı açmıştım ki kalkıp bir kaç dakika içinde geri geldi. Elindeki pamukla yaramı temizlerken büyük bir ciddiyetle kaşlarını çatmıştı.

"Yalnız Doktor bey, hala doktor değilsiniz farkında mısınız?" diye alay ettim.

"Senden daha çok doktorum en azından." diyerek gülümsedi.

"Kimle kavga ettiğini söyleyecek misin?" diye sordu.

"Belki dayak yedim sadece nereden biliyorsun?"

ANAFOR (BOYXBOY)Where stories live. Discover now