GERİ DÖNÜŞ

2.5K 67 0
                                    

Zar zor da olsa ayağa kalktığımda yerde akıp giden kanı görünce sakin kalamadım. Regl dönemime daha 2 hafta vardı, peki bu kan? O şey yüzünden mi? Bu kadar çok mu acıtmıştı canımı..

Su tuttum ve akan kanı temizledim. Odama geçtim hemen, dolabımdan bir ped daha çıkararak iç çamaşırıma koydum, giydim. Üzerime elbiselerimden birini geçirdim hemen. Saçlarımı kurutmadan yatağa uzandım. Şimdi ben ne yapmalıyım? Nasıl ayakta durabilirim? Ne yapabilirim.. Sertan beni tekrar bulur mu? Bu ev, kira, yiyecek. Hayatla daha yüzleşmem bitmemişti. Okula yaklaşık 2 aydır gitmemiştim, kitaplara gözüm değince aklıma geldi. Öğrenimimi de dondurmamıştım. Masada her zaman para ayırdığım kutuyu almak için yavaşça ayağa kalktım, açtım. İçinden 200 e yakın ayırdığım para öylece duruyodu. Bu beni birkaç gün idare edecekti, biraz olsun rahatladım.

Dışarı çıkıp vakit kaybetmeden iş aramak istedim, okula dönmek. Ama daha ayakta bile zar zor dururken, bu mümkün müydü? Bikaç gün daha dinlenmem şarttı.

Yakup amcanın verdiği tabağı dolaba götürdüm, akşam için saklamam lazımdı. Buzdolabını açtım, sebzelerden başka hiçbir şey kalmamış. Buzlukta annemin hazırladığı et ve tavuklar duruyordu. Birlikte akşam keyfi için aldığımız dondurmalar da.. Her şey, her kelime başında annem vardı bu evde. Ve artık yanımda değildi. Yanıma kalan tek şey, acısı. Yokluğu. Onun odasına girdiğimde, dolabının kapağı açık, içindeki tüm kıyafetler gitmiş. Koklayabileceğim hiç ama hiçbir şeyi kalmamış.. Acılarıma bi yenisi daha eklenmişken kapı arkasında asılı duran sabahlığına gözüm ilişti. Koşarak aldım, kokladım. Misler gibi annemin kokusu.. Sinmiş üzerine, burnumun direği sızladı kokuyu çeker çekmez. Ağladım..

Dayanamadım daha fazla, kucağımda kokusuyla odama döndüm. Yattım, o kokuyla uyumuşum, gözlerimi huzurla kapatmışım.. Annemin kokusu bile yetiyordu her şeye. Acaba görüyor muydu yaşadıklarımı? Üzülüyo muydu benim için?

Ağzımdaki kuru bi tatla uyandım. Kapkaranlıktı her yer. Işığı yaktım, salona geçip televizyonu açtım. Boş boş bakındım. Dolaptan tabağı çıkardım daha sonra, yanına bulduğum bikaç salatalığı doğradım. Televizyonun karşısında yedim. Bi süre daha oturdum öylece, bomboş. Kanalları gezdim, değiştirdim. Hiçbir şey yoktu.

Kutudaki paralardan bi kısmını aldım, üstümü değiştirdim. Anahtarı alarak çıktım evden. Köşedeki markete gittim, doğru sigara reyonuna. Gözüm şaraplara ilişti, aldım rastgele. Kasaya geçip, ödedim. Eve döndüm tekrar, balkona çıktım. Balkonda annemle düzenlediğimiz köşemiz vardı. Şemsiyeli koltuk almıştık, önüne ufak yuvarlak bi masa. Balkon mermerine askılık yapıp çeşit çeşit saksılar almıştık. Annem teker teker çiçek ekmişti hepsine, rengarenk açmıştı hepsi. Her sabah sular, severdi. Şimdi hepsi solmuş, kurumuş.. Koltuğa geçtim, sigara yaktım. Şarabı da bir kadehe koydum, içtim. Daha önce hiç yapmadığım şey. Çıkayım da şarap alayım falan dediğim olmamıştı. Bilmiyorum, aklıma gelmeyen şeyleri yapmaya başladım. Umrumda da değil. Hiçbir şey umrumda değil artık açıkcası. Bikaç saat oturdum öylece. Evin önünde bir ışık belirdi, sonra bikaç gürültü. Bakmadım. Kimse kim. Şuan hiç meraklı melahat havalarına bürünecek halim yoktu.

Bikaç dakika sonra kapıya biri olağanca gücüyle yumruklar atmaya başladı. Korktum, açıp açmamakta kararsız kaldım. Elime mutfaktan tahta bi kaşık aldım, artık bunla kimi öldüreceksem..

- " Kimsin?"

- " Nur. Aç kapıyı."

Koray'ın sesini duyar duymaz dondum. Başımdan aşağıya buz gibi sular indi sanki.

- " Git burdan. Koray, rahatsız edeceksin herkesi. Git."

Gülmeye başladı.

- " Açmazsan kırıcam bu kapıyı. Rahatsız etmeyelim kimseyi bence de."

Açtım kapıyı, korkarak. Gömleğinin düğmeleri açık, gözleri kan çanağı gibi karşımdaydı. Nefesi kokuyodu, sarhoştu.

İçeri geçti, geri çekildim. Kapıyı kapattı. Gözüme baktı,

- " Burda mı kalalım? Evimize mi dönelim?"

- " Evimiz mi? Koray sarhoşsun sen, şimdi git, ben yarın gelirim tamam mı?"

Zaten hatırlamayacak diye, gitmesi için ne gerekiyosa söylemeye hazırdım.

- " Yok. Tek başıma gitmem. Sen de gelceksin. Şaka gibi! Evden kaçan eşime geri dön diye yalvarıyomuş gibi hissediyorum." dedi gülerek.

- " Evet çok komik Koray, hadi şimdi git."

Elini duvara yasladı, başımın hemen yanına. Yaklaştı tekrar.

- " Seni almadan gitmem."

SUS VE ÖP!Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin