24 - Film Gecesi

En başından başla
                                    

"Kantindeyiz kanka buraya gel."

"Tamam," deyip telefonu kapattım.

Kantine gitmek için harekete geçerken etrafı kolaçan ettim. Gözlerim okulun en uç köşesine takıldı. Bankların olduğu yerde Ateş ve grubu oturmuş derin bir sohbet havasına girmişlerdi. Hep aynı yerde oturup keyiflerince takılırlardı, o sırada gözlerim bir çift deniz mavisi gözleri karşılarken o gözler içtiği sigara dumanını takip ediyordu. Banka oturmuş etrafını saran onca kişiyle ilgilenmiyor kafasını hafif eğik sigarasını tütüyordu. Bir yanında Mert Diğer yanında bizim sürtük Defne'yi görünce yüzümü buruşturdum bu kız az önce yanımdaydı hangi ara Ateş'in kokusunu almış da hemen onun yanına belirivermişti. Kızların kahkahaları kulaklarıma kadar gelirken, erkeklerin sigara içtiğini görüyordum. Etrafıma baktığımda bütün okulun o gruba kaçamak bakışlar attığını fark ettim,
O tarafa fazla baktığımı fark edip yürümeye başlayacaktım ki Ateş kafasını ani bir hareketle kaldırdı ve mavi gözleri kahverengi gözlerime takıldı. Sigarasını dudaklarına götürürken kıstığı gözleriyle bana bakmaya devam ediyordu. Vücudumu sebepsiz bir titreme ve ürperti alırken elimde duran telefonu sıktım. Ateş bana bakmaya devam ederken neden ona bakıyor olduğumu anlamıyordum sadece bakıyordum. Defne ellerini Ateş'in yüzüne getirdiğinde ne yaptığını anlamamıştım. Ateş bakışlarını yavaşça benden alıp Defne'ye çevirdi.

Içimin huzursuz olduğunu görünce hemen bakışlarımı çekip hızlı adımlarla okula girdim.

Gözlerim kantinde Didem'i bulurken onun yanında Burak vardı. Ben şok olmuş bir şekilde onlara bakarken Burak ne alaka diye düşünürken Didem'in bana el salamasıyla yanlarına gittim.

"Merhaba," diye konuştum şaşkınlığımı gizlemeye çalışarak

Ikiside aynı anda "merhaba," dediler.

Didem sevecenlikle beni öperken yanında bana yer ayırdı.

Burak'ın burada ne işi var diye geçirirken meraklı gözlerle Didem'e baktım.

Burak sevecenlikle ayağa kalkarak, "ben bizimkilerin yanına gideyim" deyip müsade istedi.

"Tamam canım, haberleşiriz" diye ekledi Didem.

Canım mı diye geçirdim içimden bunlar hangi ara bu kadar samimi olmuşlardı ki?

Didem mahçup bir şekilde gözlerimin içine bakıp, "kanka sana birşey söyleyeceğim" deyiverdi.

Tek kaşımı kaldırdım ve bütün dikkatimi Didem'e verdim.

"Aslında bunu sana Yiğit'in doğum gününde söylemem gerekiyordu ama .." deyip ağzının içinde gevelemeye başladı.

"Kızım çatlatma insanı söyle artık!" Diye konuştum hee geçen saniye merakım zirveye tırmanırken.

"Biz.. Burak ile birlikteyiz" dedi derin bir oh çekerek.

Gözlerimin kocaman olduğundan eminim. Didem'e sarılıp onu tebrik ettim. "Bu harika," deyip çığlık attıp arkadaşımın mutluluğuna ortak oldum.

O sırada kantine nöbetçi öğretmen gelerek, "Müdür bir duyuru yapacakmış" deyip kantinde kim varsa hepsini dışarı çıkardı.

Didem ile kol kola dışarı çıkarken bütün öğrencilerin dışarda sıraya girdiğini gördüğümüz sırada bizde hemen onların yanına giderek sıraya girdik. Bir kaç dakika sonra müdür elinde megafonla birlikte dışarı çıktı.

"Günaydın arkadaşlar," diye başladı otoriter bir sesle.

Kalabalıktan gürültülü bir şekilde "günaydın," sesi çıktıktan sonra müdür sessizliği sağlayıp konuşmasına devam etti.

ACIMASIZ  [ TAMAMLANDI ]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin