13 - Senin bu yaptığın?

En başından başla
                                    

Bir dakika kuzeni de mi gelecekti? Peki benim neden bundan haberim yoktu. Ah, bu Didem yok mu tatlı şebek ya..

"Çok özür dilerim. Geç uyandım," diyen tanıdık sesi duymam ile arkama döndüm.

"Nedense hiç şaşırmadım sorumsuz şey."

Didem ona sahte bir kızgınlıkla kızarken ben ayağa kalkarak "sen," dedim şaşkın bir ses tonuyla.

Bu okulda hayatımı kurtaran o sarışın çocuktu. Adı neydi? Ah, evet Doğuş'tu. Ama onun burada ne işi vardı? Didem ona mı kuzen demişti?

Oda aynı şaşkınlıkla karşılık verdi . "Hazan" derken kaşlarını yukarı kaldırıp ellerini o muhteşem sarı saçlarının arasından geçirdi.
"Seni ben nerden tanıyorum? " dedim, gülümseyerek. oda
Güldü "aşk olsun hemen de unutun beni " dedi. Alıngan bir sesle Dalgaya vurarak.

Didem şüpheyle gözlerini kısıp araya girdi. "Bir dakika ya siz tanışıyor musunuz?" Dedi merakla.

"Sanırım" diyerek Didem'e baktım. "Okula ilk geldiğim gün tanıştık. Beni düşmekten kurtardı." Dedim sevecen bir dile "şans eseri kurtarıcım oldu."

Doğuş sağ elini muzip bir şekilde saçlarından geçirip mahcup bir ifadeyle, " kim olsa aynısını yapardı." Dedi .

"Benim kuzenim çok yardımseverdir." Diye konuştu Didem, kuzeniyle gurur duyarak.

"Kuzenin mi?" dedim şaşkın bir ses tonuyla . "Evet Doğuş benim kuzenim Hazan" dedi. Doğuş da onaylar gibi kafasını salladı. Hep birlikte masaya oturduk Ezgi ile Doğuş aynı sınıftalardı ikisi de uzun süredir arkadaştı Didem ise Doğuş'un kuzeni olduğu için sürekli Doğuş ile görüşmesinden dolayı Ezgi'yle arkadaş olmuş sonuç olarak hepsi birbirinden sevecen Ezgi ile Doğuşta yanımıza oturarak birer kahve sipariş ettiler. Sohbet etmeye devam ettik. Karşımda Doğuş oturmuştu onunla sık sık göz göze geliyorduk.

Oldum olası sarışın erkeklere karşı bir ön yargım olurdu. Kendilerini hep önemser ve etraftaki herkesi aşağılarlardı bu nedenden dolayı sarışın erkeklere karşı hep bir garesim vardı. Kanım bir türlü onlara ısınmazdı ama şimdi Doğuş'a karşı  inanılmaz bir sıcaklık almış ve kanım ona ısınmıştı. Hoş çocuktu hemde fazlasıyla hoş biriydi. Ne kibirli ne de kendini beğenen tiplerdendi sadece o da kendi halinde biriydi işte. Bunları düşünürken birden yanaklarımın kızarmasına bir anlam verememiştim. Neden kızarmıştım ki şimdi ben.

Sohbet koyulaşırken Ezgi'nin esprileri bizi kahkahalara boğuyordu. Didem fark ettirmeden kulağıma eğildi. "Hayırdır," diye fısıldadı. Ben onu anlamadığım bir bakış attınca  o da hemen ağzındaki baklayı çıkararak "kuzenime büyü mü yaptın geldiğinden beri bakışlarını senden alamıyor." Deyince gözlerimle hemen Doğuş'u buldum. Ona bakınca birden utanmıştım. Doğuş da gülümseyerek dumanı tüten sıcak kahvesinden yudumladı.

Didem'in koluna vurarak, "saçmalama  canım" dedim gözlerimi abartıyla devirerek.
Küçük bir kahkahadan sonra "saçmalamıyorum  sadece görüneni söylüyorum. Görünen köy klavuz istemez hem güzel kızsın da kuzenim de fena sayılmaz hani " Deyip şımarıkça güldü.

Didem'e gözlerimi kocaman devirerek baktım bu kadar abartmayı sever miydi bu deli kız "canım arkadaşım biraz abartmıyor musun" dedim homurdanarak. "Alt tarafı hayatımı kurtardı ötesi yok. Olamazda."

ACIMASIZ  [ TAMAMLANDI ]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin